Yerel basına göre 14 yaşındaki son kurban Vanesa ülkenin güneybatısındaki Tonneins kentinde okuldan eve dönerken beyaz bir erkek tarafından kaçırıldı. Vanesa'nın ailesinin Kolombiya kökenli olduğu ve Fransa'ya taşınmadan önce uzun yıllar İspanya'nın Grenada kentinde yaşadıkları bildirildi.
Savcılar tarafından yapılan açıklamada bütün günü arabasında esrar içerek geçiren 31 yaşındaki Fransızın genç kıza tecavüz ettiğini, boğarak öldürdükten sonra da cesedini terk edilmiş bir binaya attığını itiraf ettiği bildirildi.
Olayı planlamadığını belirten Fransız kurbanı da tanımadığını dile getirdi ve eyleminin tamamen cinsel güdüyle yapıldığını ifade etti.
Bir aylık bebeği olan ve partneriyle yaşayan katilin, 2006 yılında reşit olmamış bir kişiye karşı cinsel saldırıdan dolayı 15 gün ertelenmiş hapis cezası bulunduğu anlaşıldı.
Lola cinayetinde göçmenlik tartışması alevlenmişti
Genç kızlara ve çocuklara yönelik bu ikinci tecavüz ve cinayet haberi, kamuoyunda özellikle göçmenlere yönelik büyük tepkiye neden olan 12 yaşındaki Lola'nın öldürülmesinin ardından yeni bir şok dalgası yarattı.
Başkent Paris'te, cesedi bir kutuda morarmış halde bulunan Lola'nın öldürülmesiyle ilgili gözaltına alınan 24 yaşındaki bir kadına "cinayet", "tecavüz" ve "işkence" suçlaması yöneltildi. Cezayir asıllı kadının kaçak olarak yaşadığının ortaya çıkması ülkede göçmen politikalarını yeniden tartışmaya açtı.
Bu kez suçun bir Fransız tarafından göçmenlere karşı işlenmesi dikkat çekse de, konu daha çok emniyet tedbirlerinin yetersizliği sorunu üzerine odaklandı. Göçmen karşıtı söylemleri alevlendiren aşırı sağ muhalefet hükümeti suça karşı yumuşak davranmakla, tehlikeli kişileri sokaklardan uzak tutmayı başaramamakla suçluyor.
Kaynak: Euronews