Türkiye'de yapılan çifte seçimler, Fransız medyasında geniş yer buldu. Fransız gazeteleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti'nin bu sefer iddialı bir muhalefetle karşı karşıya olsa da, tüm iddiaları kazandığını ve Türkiye'de "hiper-başkanlık" dönemine geçildiğini yazdı.
İnternet sayfasından İstanbul muhabirine bağlanarak okurların seçimlere ilişkin sorularını yanıtlayan Le Monde gazetesi, "Yeniden seçilen Erdoğan, hiper-başkan kostümünü giymeye hazırlanıyor" başlığıyla seçimleri değerlendirdi. Muhalefet başta olmak üzere tüm beklentilerin tersine, en yakın rakibi Muharrem İnce'yi yenerek, yüzde 52,5 oyla yeniden cumhurbaşkanı seçildiğini belirten Le Monde, AK Parti'nin yüzde 42 oy oranıyla, yüzde 11 oy alan MHP'li ortağıya birlikte, meclis çoğunluğunu da aldığını aktardı. Erdoğan'ın zaferini kutlayan konuşmasına "yüzde 88 katılım oranıyla seçmenin bir demokrasi dersi verdiğini" belirten sözlerine atıfta bulunan Le Monde, seçimlerin Erdoğan'ın 'hiper-başkan' isteğini onayladığını dile getirdi.
Liberation: "Ve sonuçta kazanan Erdoğan oldu"
Sol eğilimli Liberation gazetesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığı ve erken genel seçimlerde, bu sefer iddialı olan muhalefeti yenerek yeniden seçilmeyi başardığını belirtti:
"Ne ekonomik kriz, ne çifte seçimin yarattığı belirsizlik ne de muhaliflerinin yürüttüğü göz kamaştıran kampanya sonuç verdi. Erdoğan, yeniden bütün alanlarda tüm iddialarını kazandı. Başkanlık sistemine geçmek istiyor, bunun için ikinci tura kalmak istemiyordu. Oyların yüzde 52'sini alarak ilk turda yeniden seçildi. Sandığa katılımın yoğun olmasını istedi. Seçmenin yüzde 87'si sandığa giderek rekor kırdı. Pastadaki krema ise, genel seçimlerde beklenmedik bir başarı elde etmesi oldu."
Seçimlerin diğer kazananının yüzde 10 barajını aşarak parlamentoya yeniden girmeyi başaran HDP olduğunu belirten Libertion, cezaevinden aday olan HDP lideri Selahattin Demirtaş'ın batı medyası tarafından ön plana çıkarılan tek kadın aday Meral Akşener'i de geçerek yüzde 8 oy aldığını yazdı. Güneydoğu'daki Kürt oylarının ise HDP ve AK Parti arasında paylaşıldığını vurguladı:
"Edoğan'ın pragmatizmi kendisini tanıyanlar tarafından öne çıkarılıyor. Ve Erdoğan'ın bu pragmatik yanını 2023'e kadar garantilediği iktidarında göstermesini bekliyorlar. Fransız Anadolu Etüdleri Merkezi Başkanı Bayram Balcı, 'Sevelim ya da sevmeyelim, Erdoğan, Türk halkını okumayı biliyor' dedi. Popülist akımın sadece Avrupa'da yükselmediğini iyi gözlemliyor. Erdoğan'a ilk kutlama mesajlarından birisi de Macar Başbakanı Victor Orban'ın mesajıydı. "
Le Figaro: "Muhalefetin bu yenilgiyi hazmetmesi zor"
Sağ eğilimli Le Figaro gazetesi de Erdoğan'ın yeniden seçimleri kazanmayı başardığını, muhalefetin ise seçimlerde usulsüzlük yapıldığı iddialarını gündeme getirdiğini yazdı:
"Gece saat 22.00 sularında Erdoğan'ın yüzde 52.7 ile yeniden cumhurbaşkanı seçildiği, parlamento çoğunluğunu ise yüzde 42.4 ile aldığı ilan edildi. Bu rakamlar muhalefet için hazmetmesi son derece zor sonuçlar. Tek teselli, HDP'nin yüzde 10 barajını aşması. Değişime inananlar için küçük bir zafer."
Le Parisien: "Erdoğan hiper-başkan"
Türkiye'yi 15 yıldır yöneten Erdoğan'ın 5 yıllık yeni bir dönem için yeniden seçildiğini belirten Le Parisien gazetesi, Erdoğan'ın bu sefer "güçlü ve kararlı bir muhalefetle rağmen" seçim kazandığını belirtti. Erdoğan'ın, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turunda, güçlendirilmiş yetkilerle yeni bir görev için yeniden iktidara geldiğini belirten gazete, muhalefetin oylama sırasında usulsüzlükler yaşandığını savunduğunun altını çizdi. Le Parisien, Erdoğan'ın daha tüm sandıklar açılmadan zaferini ilan ettiğini de belirterek, Erdoğan'ın ülkeyi "hiper-başkanlık" sistemiyle yönetmeye hazırlandığını yazdı:
"Türkler, Tayyip Erdoğan'ın 2003 yılında iktidara gelmesinden bu yana en çok itiraz edilen bir seçimin ardından, ekonomik zorluklara, özellikle 2016'daki darbe girişiminin ardından gazeteci ve muhaliflere yoğun baskı uyguladığı otokratik rejimine rağmen, 64 yaşındaki 'Reis'i yeniden seçti. Bu çifte seçimler, parlamenter sistemden, başkanlık sisteme geçişi de onayladı. Geçen yıl kabul edilen değişiklikle cumhurbaşkanı, başbakanlık makamını kaldırıp, bütün yürütme gücünü üzerinde topluyor. Artık başkan ülkeyi kararnamelerle yönetebilecek."