Oscar Rickett, Lubna Masarwa | Middle East Eye | Tercüme: Mepa News
İsrail'in geçen hafta Refah sınır kapısını ele geçirmesinin ardından Gazze'nin orta ve güney kesimlerinde yerinden edilmiş Filistinlilerin bir haftadan daha az bir süre yetecek kadar yiyeceği kaldı.
6 Mayıs'ta İsrail ordusu, Gazze'nin güneyi ile Mısır arasındaki sınır kapısının Filistin tarafının "operasyonel kontrolünü" ele geçirerek bölgeye yapılan yardımları büyük ölçüde kesti.
Birleşmiş Milletler Filistinli Mülteciler Ajansı (UNRWA) sözcüsü Juliette Touma Middle East Eye'a yaptığı açıklamada, o tarihten bu yana İsrail ile Kerem Ebu Salim (Kerem Şalom) sınır kapısından Gazze'ye sadece altı kamyon gıda girdiğini söyledi.
Touma, ihtiyaç duyulan minimum kamyon sayısının günde 500 olduğunu ve yakıt, yardım malzemeleri ve ticari malzemeleri taşıdığını söyledi. Aynı zaman dilimi içerisinde Gazze'ye 157 bin litre yakıt girdi. Touma her gün 300 bin litreye ihtiyaç olduğunu ifade etti.
Gazze'ye bu kadar az gıda girerken, gıda stokları azalıyor ve fiyatlar yükseliyor. Kuzey Gazze'de "tam anlamıyla bir kıtlık" yaşanırken, orta ve güney Gazze'deki kaynaklar birkaç gün içinde "gerçek bir krize" dönüşebilecek "berbat" bir durumdan söz ediyor.
Filistinliler bölgeyi terk ediyor
Birçoğu İsrail'in Gazze'ye yönelik savaşı nedeniyle birden fazla kez yerlerinden edilen Filistinliler, İsrail işgaline ve devam eden bombardımana maruz kalan Refah'ı terk etmek zorunda kaldı. UNRWA'ya göre, İsrail'in geçen hafta başlattığı saldırıdan bu yana yaklaşık 450 bin kişi Gazze'nin güneyindeki şehirden kaçtı.
Ancak gidecekleri güvenli ya da uygun bir yer yok. Birçoğu birkaç kilometre kuzeydeki Han Yunus'a ya da daha ilerideki Deyr el Belah'a gidiyor. Her iki kent de İsrail tarafından bombalanmaya devam ediyor ve Deyr el Belah büyük mülteci akınıyla baş edemeyerek bir çadır kente dönüşmüş durumda.
Deyr el Belah'ta yaşayan Filistinli gazeteci Muhammed elHaccar şunları söyledi:
"Yerinden edilenlerin yaşadığı bölgelerde yeni bir kıtlık görebiliriz. Yerinden edilen insanlar erzak eksikliği konusunda çok endişeli. Büyük bir kriz de içmeye uygun suyun bulunmamasından kaynaklanıyor."
Gıda ve su fiyatları arttı
Su kaynağı yok ve şişelenmiş su artık Gazze'ye girmiyor.
Mallar pazarlardan kayboldu. Patates ve diğer sebzeler bir haftadır bulunamıyor.
Deyr el Belah'ta matematik öğretmeni olan İman Muhammed Middle East Eye'a şunları söyledi:
"Domates, soğan, salatalık ve sarımsak gibi birkaç sebze ve mercimek, fasulye ve bakla gibi birkaç bakliyat kaldı. Tavuk yok, yumurta yok, kağıt mendil yok. Diğer pek çok şey de yok. Binlerce yerinden edilmiş insanın aniden gelmesi Deyr el Belah pazarlarında bir kaos durumu yarattı. Ekmeğin fiyatı iki gün içinde üç katına çıktı. Un fiyatı neredeyse üçe katlandı ve bugün beş katına çıkabilir. Gazze'nin çeşitli bölgelerinde son birkaç aydır devam eden büyük bir likidite ve nakit krizi var. İnsanlar bu kadar yüksek fiyatlarla bir şeyler satın alamıyor."
Han Yunus'ta yaşayan Filistinli gazeteci Ahmed Ebu Aziz, eskiden 12-13 şekel (3.2 dolar) olan bir kilogram şekerin fiyatının şimdi 95 şekel (25.5 dolar) olduğunu söyledi. Han Yunus'un çoğu bölgesinde gıda ve temiz suyun "çok nadir ve çok pahalı" hale geldiğini ifade etti.
Ebu Aziz, Refah'ın batısındaki Tel es Sultan'da bulunan Yasin Su İstasyonu'nun "eskiden yüz binlerce kişiye ücretsiz su dağıttığını", ancak İsrail tarafından hedef alındığı için artık su verilemediğini kaydetti.
Refah ve Deyr el Belah dışında benzer bir tesis bulunmuyor ve diğer orta ve güney bölgelerde "tatlı su yok, düzgün bir şekilde filtrelenmemiş tuzlu su var. Bu durum Han Yunus ve merkezi bölgelerdeki vatandaşları perişan edecek bir sağlık krizine yol açabilir."
İman Muhammed, "eskiden UNRWA aracılığıyla aldıkları fasulye konserveleriyle geçinen siviller artık bunları bulamıyor. İnsanlar günlük yiyeceklerini temin etmek için başkalarından yardım istemek üzere el açıyor" dedi ve ekledi:
"Şu anda mevcut olan gıda, daha önce Refah sınır kapısından yardım olarak getirilenler. Ancak sınır kapısı kapalı kalmaya devam ederse yiyecek hiçbir şey kalmayacak. Pazarlar az kaynak ve yüksek fiyatlarla hala faaliyet gösteriyor, ancak bu boğucu kuşatma, tüm geçişlerin kapatılması ve yardımın engellenmesi altında daha ne kadar hayatta kalabileceklerini bilmiyorum."
Yerlerinden edilen Filistinliler, daha önce yardım olarak aldıkları yiyecekleri, diğer temel malları satın alabilmek için satıyorlar.
"İnsanlar hiçbir şey satın alamıyor. Biriktirdikleri biraz paraları varsa bile artık o birikimler de yok oldu." diyor İman Muhammed.
Gıda yardımları
Refik El Medhun Deyr el Belah'ta, Gazze'de sıcak yemek dağıtan kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan Rebuilding Alliance ile birlikte çalışıyor.
Grubun Refah ve Han Yunus'ta 10, Gazze'nin merkezinde ise 6 olmak üzere toplam 16 saha mutfağı bulunuyor. El Medhun çok yakında beş tane daha kurmayı planladıklarını söyledi.
Güney ve orta Gazze'deki durumu "perişan" olarak tanımlayan El Medhun, MEE'ye yaptığı açıklamada sınırdaki kısıtlamalar nedeniyle şu anda bölgeye dışarıdan yiyecek getirmenin "imkansız" olduğunu söyledi.
"Dünya Gıda Programı'nın [WFP] desteğiyle elimizde biraz yiyecek kaldı. Çeşitli bölgelerdeki yerinden edilmiş insanları beslemek için sıcak yemekler pişiriyoruz."
El Medhun ve meslektaşları ellerinde kalanla en iyisini yapmaya çalışıyorlar:
"Elimizdeki stokla çok tutumlu olmaya çalışıyoruz. Bu kuşatmanın ne zaman sona ereceği ve yardımların Gazze'ye ne zaman ulaşacağı belli değil. Bu durum bir hafta daha devam ederse daha fazla gıda sağlayabileceğimizi sanmıyorum çünkü talep çok yüksek ve Gazze'nin merkezine gelen yerinden edilmiş insan sayısı çok fazla."
Rebuilding Alliance saha mutfakları sebzelerini yerel pazarlardan alıyor, ancak fiyatlar artık çok yüksek.
Gazze'de hala tarım yapılıyor ama El Medhun'un da dediği gibi, Gazze'ye tohum ve gübre girişine getirilen kısıtlamalar ve kıyı bölgesindeki tarım arazilerinin çoğunun tahrip edilmiş olması nedeniyle verim büyük ölçüde düşmüş durumda.
Birleşmiş Milletler'in uydu merkezi Unosat'a göre savaştan önce Gazze'nin toplam yüzölçümünün neredeyse yarısını tarım alanları oluşturuyordu. Bu arazinin yüzde kırk beşi şu anda zarar görmüş durumda.
Yiyecekler bozuluyor
Cuma günü, WFP'nin Filistin ülke direktörü Matthew Hollingworth, örgütün ana deposunun "artık erişilemez" olduğunu söyledi:
"İki gündür güney geçişlerinden hiçbir yardım girmedi. Sadece bir fırın hala çalışıyor. Gazze'deki gıda ve yakıt ikmali sadece bir-üç gün sürecek. Bunlar olmadan operasyonlarımız durma noktasına gelecek."
Pazar günü Sina İnsan Hakları Grubu, sınır kapılarının kapatılmasının "büyük miktarda gıdanın" bozulmasına yol açtığını bildirdi.
Grup, Mısırlı bir kamyon şoförü tarafından çekilen ve doğruladığı bir videoya atıfta bulunarak, "Sınır geçişlerindeki uzun bekleme süresi nedeniyle gıda yüklü birçok kamyon hasar gördü ve atıldı." dedi.
Bu arada İsrailliler son günlerde sınır geçişlerinde yardımları tahrip ederken, İsrail donanması da Gazze açıklarında balıkçı teknelerine ateş açarken görüntülendi.
UNRWA'dan Touma "Gazze'nin günlük gıda yardımının düzenli akışına ihtiyacı var. Gazze'ye giden geçişleri kapatan herkes gecikmeden bu geçişleri yeniden açmalı." dedi
İman Muhammed, bir zamanlar çok sakin bir yer olan Deyr el Belah'ın "artık bir çadır kent haline geldiğini" ifade ediyor:
"Çadırlar her yerde, evlerin arasında, kamu yollarında, ara sokaklarda, tarım arazilerinde ve boş özel arazilerde. Her yerde bir çadır var. Atık sular çadırların arasındaki sokakları dolduruyor. Çadırlarda ve evlerde sivrisinekler ve böcekler yayılıyor. Kalabalık korkunç, dayanılmaz. Temiz hava yok, temiz su yok, sağlıklı gıda yok."
Bu şartlarda, sınırlar kapalı kalırken yerinden edilmiş Filistinliler beklemeye devam ediyor.