Aşağıdaki yazı, 'terörle mücadele' ve buna ilişkin konularda bir çok yayın sahibi, Demokrasi'nin Korunması Vakfı kıdemli araştırmacısı ve Long War Journal sitesi editörü Thomas Joscelyn'in ABD Ulusal Güvenlik Alt Komitesi'nde Guantanamo tutukluları ile ilgili ifade metnidir. Bu metin Mepa News okurları için Murat Şirin tarafından tercüme edilmiştir...
Başkan De Santis, üst düzey üye Lynch ve komitenin diğer üyeleri, beni şahitliğimi yapmam için çağırdığınız için çok teşekkür ederim.
Guantanamo ve oradaki tutuklular ile alakalı 10 senedir yazdım ve 2008'de tesisi de ziyaret ettim. Pek çok mahkum için ayrı ayrı dosyalar oluşturdum. Aralarında El Kaide'nin kıdemli komutanlarından, eski tutuklulardan ve savaşa tekrar katılan İbrahim El Kusi'nin de bulunduğu raporlar 'Long War Journal sitesinde yayınlarımın düzenli bir parçası oldular.
Benim şahitliğim ile ilgili anahtar noktalar şunlardır:
Guantanamo'nun ABD hükümeti için her zaman bir risk yönetimi problemi vardı. Önceki Birleşik Devletler yetkilileri mahkumları risk sınıflarına göre bölmek ve sınıflandırmak istiyorlardı. Ama bu aşırı derecede zor bir uğraştı. Bunu beceremeyen ABD yetkilileri böylece yüksek risk sınıfı taşıyan tutukluları bazen kategorize edemedi bazen de düşük risk sınıfı olarak kategorize etti. Böylece pek çok savaşçı sahada tekrar savaşa katıldı. Hatta pek çok tepe yönetici, Guantanamo'daki savaşçıların pek çoğu ile alakalı çok önemli istihbaratlar yakaladı. Tutukluların dosyaları pek çok kez gözden geçirildi, ancak yinede ABD istihbaratı çok fazla hata yaptı.
2010 yılı Ocak ayında, Obama'nın özel yetkilendirdiği bir askeri grup Guantanamo'da tutulan kişiler ile ilgili çalışmalar yaptı. Raporu hazırlayan grup, 240 mahkumunun serbest kalmaması gerektiğini bildirdi. Onun yerine bu tutukluların 156 tanesinin başka yerlere transfer edilmesini önerdiler.
9 Mayıs 2016 tarihi itibari ile Guantanamo'da sadece 80 mahkum kaldı. Onlardan sadece 15 tanesinin başka bir yere nakli onaylandı. Geri kalan 65 tanesinin ise transferi yüksek riskli bulundu. Obama yönetimi bu transferleri ve mahkumların durumunu takip etmek için 'Periyodik İzleme Grubu'nu kurdu. Bu grup 65 mahkumun 28'inin transferine onay verdi.
Bu ana kadarki en dikkat çekici değerledirme CIA'den geldi. CIA' e göre 204 eski mahkumun pek çoğu tekrar cihatçı aktivitelere yada gruplara katıldı. Bu mahkumların ezici çoğunluğu Bush yönetimi tarafından salınmış yada transfer edilmişti.
Özetle ABD tutukların transferi vasıtası ile oldukça büyük bir risk alıyor. Ancak tarih gösteriyor ki, ABD'nin bu tutukluları yollayabileceği üçüncü ülkelere güven duyabilmesi oldukça zor.
Guantanamodaki Tutukluların Nüfusuna Genel Bir Bakış
2010 yılı Ocak ayında hazırlanarak Başkan Obama'ya sunulan rapora göre; Guantanamo'da 240 mahkum bulunuyordu. Bunların 126 tanesi transferi onaylanmış mahkumlar. 30 Yemenli tutuklu gerekli şartlar sağlandığında transfer edilebilecek olan tutuklular olarak tutuluyor. 36 mahkum yargılanmak için bekliyor ve geri kalan 48 mahkum ise 2001 yılındaki Askeri Güç Kullanımı Yetkilendirmesi kararı gereği gözaltı kapsamında tutulmaya devam ediliyor.
Bazı mahkumlar için ara ara suçsuz oldukları yönünde fikirler ortaya çıkıyor olsa da nihayetinde onların Guantanamo'da tutulması fikri baskınlık kazanıyor. İlgili raporda, "Mahkumların transfer edilmeleri demek onların suçsuz oldukları yada tehlike oluşturmayacaklarını bildirmek demek değil." deniyor. Ayrıca şöyle devam ediyor:
"Pek çok mahkum azda olsa risk taşıyor olsada transferlerine onay verildi."
Yemenli tutukluların durumuna gelecek olursak, bu tutuklular için transfer onaylandı ancak bazı şartlara bağlandı. Öncelikle bu tutuklular Yemen'e transfer edilecekse mutlaka Yemen'de güvenlik istikrarı yakalamalı yada üçüncü başka ülkelerin bu tutukluları kabul etmeleri sağlanmalı.
Guanatanamo'nun günümüzdeki tutuklu nüfusuna bir göz gezdirecek olursak orada sadece 80 mahkumun kaldığını görebiliriz.
19 mayıs 2016 tarihli tutuklu dağılımına bakacak olursak:
- 4 tutuklu transferi onaylanmış bir şekilde bekliyor.
- 11 Yemenli tutuklu uygun şartların oluşması halinde transfer edilecek.
- 32 tutuklu için yargılama işlemi bitti.
- 33 tutuklu ise 2001'deki Askeri Güç Kullanımı Kararnamesi gereği gözaltı şeklinde bekletiliyor.
Rakamlar sadece 15 mahkumun transferinin onaylandığını gösteriyor. 33 tutuklu ise çok yüksek risk iddiasından ötürü bulundukları durumda tutulmaya devam ediliyor. Özetle 65 mahkum Obama yönetimi tarafından hala çok yüksek riskli sınıfında bulunuyor.
Periyodik İzleme Grubu (PİG)'nun İşleyişine Genel Bir Bakış
Periyodik İzleme Grubu, hala tehdit unsurları içeren tutukluları Adalet, Savunma, İçişleri ve Devlet bakanlıklarından bazı yöneticilerle CIA önderliğinde takip etmeyi amaçlayan 2011 yılında Obama yönetimince kurulan bir oluşumdur. Bu oluşum mahkumları 4 ayrı biçimde inceliyor ;
- Başlangıç aşaması inceleme
- Dosya incelemesi
- Bütünüyle inceleme
- Sonraki bütünüyle inceleme
Bugüne kadar 28 mahkum PİG'in ön inceleme şeklinde incelediği mahkumlar oldu. Bunlardan ayrıca 4'ü bütünüyle incelemeye alındı ve işlemleri bitirildi. 28 mahkumdan 24'ü konsey kararına göre tutukluğun olduğu gibi devam etmesi istenen mahkumlar oldu, geriye kalan 4 mahkumun ise tekrar yargılanması gerektiği yönünde rapor belirtildi.
4 mahkumun PİG tarafından transferi onaylandı:
Abdulmalik Ahmed Vahab el Rahabi (Gözaltı Sıra Numarası 37): 5 mart 2014'te PİG Abdulmalik'in tutukluluk halinin olduğu gibi devam etmesini istedi. Onlara göre bu kişi Usame Bin Ladin'in yakın korumasıydı ve ayrıca Arab Yarımadası El Kaidesi'nin tepe yöneticileri ile oldukça yakın ilişkileri vardı.
Fayes el Kandari: Fayez'inde ayrıca El Kaide ile oldukça sıkı bağları vardı. Bu sebepten PİG onund a serbest bırakılmasını yada transfer edilmesini istemedi. Bir ara Kuveyt'te bir rehabilitasyon merkezine yönlendirilmesi düşünülse de Kuveyt'in Fayez'i ABD'nin istediği gibi tutamayabileceğine yönelik kaygılarından sonra bu fikir de hayata geçirilmedi.
Genel olarak PİG mahkumları El Kaide bağları nedeniyle ''tutulması zorunlu'' olarak etiketliyordu.
Mahkumların ezici çoğunluğu -185 tanesi- Bush döneminde salıverildi yada serbest bırakıldı. Sadece 19 tanesi için aynı uygulamalar, Başkan Obama döneminde gerçekleştirildi. 2008'de Savunma Bakanlığı, 37 eski mahkumun tekrar cihat sahalarına döndüğünü rapor etti. Penragon bu rakamın 2009'da 61'e yükseldiğini açıkladı. Eski Guantanamo mahkumlarının pek çoğunun El Kaide yada Taliban içinde canlı bomba saldırganı yada yönetici olarak görev yaptığı tespit edildi. 2002-2014 yılları arasında Guantanamo'da tutulan İbrahim El Kusii geçtiğimiz yıl Arap Yarımadası El Kaidesi'nin en önemli figürlerinden oldu. Kusi 2010'da mahkemeden özel bir teklif almıştı. 2 yıl sonra ailesini Sudan'a gönderdi.
Bir diğer Guantanamo 'mezunu' Hamid Abdurrahman Ahmed de 2002-2004 yılları arasında buradaydı. İspanyol otoriteleri tarafından yakalanıp Küba'da tutulmuştu. Tekrar İspanya'ya transfer edildikten sonra Ceuta şehrinde bir cihatçı grubun yöneticisi oldu. Fas ve Kuzey Afrika sahilleri arasında bulunuyor.
Rapor gösteriyor ki Obama yönetimi zamanında Bush yönetimine nazaran daha az mahkum salıverildi yada transfer edildi. Bu böyle ancak bunun olmasının nedeni cihatçıların serbest bırakıldıktan sonra yada Guantanamodan sonra önlenemez bir şekilde tekrar bu gruplarda aktif olması nedeniyle. Biz muhtemelen daha fazlasının böyle olacağını göreceğiz.