Filistin İslami Direniş Hareketi Hamas'tan bir yetkiliye göre hareket, İsrail saldırıları nedeniyle yerle bir olan Gazze Şeridi'ni yönetecek teknokrat bir hükümetin kurulması koşuluyla yönetimden çekilmeye hazır.
The New Arab'a konuşan Hamas sözcüsü Abdüllatif el Kanu, Hamas'ın Gazze'nin yönetimini denetleyecek bir komitenin kurulmasına karşı olmadığını söyledi.
Bununla birlikte, Hamas'ın komitenin üyelerini ve yetkilerini onaylaması gerektiğini vurgulayan El Kanu, Hamas'ın yönetimden tamamen çekildiği düşüncesinin “yanlış” olduğunu ifade etti.
El Kanu, “Hamas, Hamas dışındaki tüm Filistinli grupların yer aldığı bir ulusal birlik hükümetinin kurulmasını tercih ediyor” diye ekledi.
“Ancak böyle bir düzenlemenin mümkün olmadığı ortaya çıkarsa, Hamas Gazze'de temel hizmetlerin sağlanmaya devam etmesini temin etmek üzere bir 'Toplum Destek Komitesi' kurulmasını desteklemektedir.”
Filistin Yönetimi Gazze'ye dönecek mi?
Konuyla ilgili bilgi sahibi bir kaynak, Hamas'ın Filistin Yönetimi'ne Gazze'de yönetimi devretmeye hazır olduğunu ancak hareketin 2007'de yönetimi ele geçirmesinin ardından atanan Hamas çalışanlarının görevlerinde kalması, maaşlarının ve haklarının korunması şartıyla bunu yapabileceğini ilettiğini açıkladı.
Konunun hassasiyeti nedeniyle ismini vermek istemeyen Hamas'a yakın bir kaynağa göre, memurların korunması konusu nihai bir anlaşmanın önündeki başlıca engellerden biri olmaya devam ediyor.
Hamas, sağlık, eğitim ve güvenlik gibi Gazze'deki devlet kurumlarının bel kemiğini oluşturan yaklaşık 40.000 çalışanın ayrımcılık yapılmaksızın yeni yönetimin yapısına entegre edilmesinde ısrar ediyor.
Bu bağlamda hareket, Filistin Yönetimi'nden ya da bölgesel arabulucular aracılığıyla bu çalışanların maaşlarının ödenmeye devam etmesini sağlayacak resmi garantiler talep etti.
Hamas, Filistin Yönetimi'nin maaşlar ve idari entegrasyon konusundaki taahhütlerini yerine getirmemesi nedeniyle çöken ve Mısır'ın aracılık ettiği 2017 uzlaşı anlaşmasındaki sürecin tekrarlanmasından endişe ediyor.
Hamas'tan bir başka kaynak New Arab'a Mısır ve Katar'ın şu anda Hamas ve Filistin Yönetimi arasındaki boşluğu doldurmada önemli bir rol oynadığını, Gazze'nin işlerini yönetebilecek ve siyasi ya da güvenlik boşluğunu önleyebilecek teknokrat bir hükümetin kurulması için yoğun müzakerelerin sürdüğünü belirtti.
Özellikle Mısır'ın Hamas'a, herhangi bir anlaşmanın sürdürülebilirliğini sağlamak ve Gazze'ye daha fazla yaptırım ve kısıtlama getirilmesini önlemek için Filistin Yönetimi ve uluslararası paydaşların onayını alması gerektiğini ilettiği bildiriliyor.
Silahlı direnişin geleceği
Çalışanlarla ilgili meselenin ötesinde, bir diğer önemli anlaşmazlık noktası da güvenlik ve Gazze'deki silahlı direnişin geleceği.
Filistin Yönetimi Gazze'nin güvenlik aygıtı üzerinde tam kontrol talep ederken Hamas, askeri kanadı İzzeddin el Kassam Tugayları'nın dağıtılmasına yol açabilecek her türlü hamleyi kesin bir dille reddediyor.
Hamas Sözcüsü El Kanu ayrıca Hamas'ın yeni hükümetle sivil ve idari konularda işbirliğine açık olduğunu ancak direniş faaliyetlerine müdahale edilmesine izin vermeyeceklerini açıkladı.
El Kanu, “Direnişin silahları pazarlık konusu değildir. Halkımızın fedakârlıklarına saygı duyarak iç istikrarı sağlayacak bir çerçevede çalışmaya hazırız” dedi.
El Kanu, Hamas'ın Filistin uzlaşısını sağlamayı amaçlayan her türlü çabayı kolaylaştırmaya kararlı olduğunu ancak direniş ilkelerini korumakta ısrar ettiğini vurguladı.
El Kanu, “Direnişin silahlarını, Kassam Tugayları'nı ya da diğer askeri kanatları zayıflatmaya yönelik her türlü girişim aşılamaz bir kırmızı çizgidir” dedi.
Bu gelişmeler, Gazze'nin devam eden İsrail ablukası ve 15 aydan fazla süren İsrail soykırım savaşının ardından kötüleşen yaşam koşulları nedeniyle artan insani ve ekonomik zorluklarla karşı karşıya kaldığı bir dönemde yaşanıyor.
Analistler herhangi bir anlaşmanın başarıya ulaşabilmesi için karşılıklı garantilerin tesis edilmesi gerektiğine inanıyor. Bunlar arasında Gazze'deki ekonomik durumun iyileştirilmesi, dolaşım ve ticaret üzerindeki kısıtlamaların hafifletilmesi ve güvenlik güçlerinin geleceği ve silahlı direnişin askeri yetenekleri gibi tartışmalı konularda bir uzlaşmaya varılması yer alıyor.
Kaynak: Mepa News, The New Arab