Filistin İslami Direniş Hareketi (Hamas), İngiltere'nin hareketi terör örgütü kategorisine dahil etmesine tepki göstererek bu kararın kınanmasını istedi ve böyle bir kararın İngiltere'nin yüz yıldan fazla bir süre öncesine dayanan, Filistin halkına ve onun sabit haklarına yönelik düşmanca tutumunun bir devamı olduğunu vurguladı.
Hamas konuyla ilgili bildirisinde şu ifadelere yer verdi:
"Ne yazık ki İngiltere eski taşkınlığını hala sürdürmektedir. Filistin halkından özür dilemek ve gerek Balfour deklarasyonuyla gerekse Filistinlilerin topraklarını işgal edip siyonist harekete teslim etmek suretiyle bu halka yönelik işlediği tarihi hatasını düzeltmek yerine, mağdurlar aleyhine saldırganlarla işbirliği yapmaktadır."
Hamas, 'silahlı mücadele de dahil olmak üzere bütün direniş yollarıyla Filistin halkının işgal edilmiş topraklarını kurtarmak için mücadele etme hakkının uluslararası hukuk tarafından kabul edilmiş bir hak olduğunu, asıl terörün siyonist işgal olduğunu, onun bu toprakların asıl sahiplerini öldürdüğünü, zorla göç ettirdiğini, evlerini yıktığını ve terör yoluyla onları hapsettiğini' ifade etti.
"Asıl terörist İsrail"
Filistin Enformasyon Merkezi'nin haberine göre, açıklamada Gazze'de çoğu çocuk yaşta olan iki milyondan fazla insanın 15 yıldan fazla süredir abluka altında tutulmasının asıl terör olduğunu vurgulayarak, birçok uluslararası insan hakları kuruluşunun da teyit ettiği üzere İsrail'in bu uygulamasıyla savaş suçları işlediğine dikkat çekildi.
Kendi mabetlerinde güven içinde ibadetlerini yapmak isteyen insanlara saldıranların terör işlediğini savunan Hamas başta BM teşkilatını kuran devletler arasında yer alan İngiltere olmak üzere bütün uluslararası toplumdan çifte standartçılığı bırakıp uyulmasını istediği uluslararası hukuka en başta kendisinin uymasını istedi.