Amerika Birleşik Devletleri (ABD) yönetimi Rusya'nın Orta Menzilli Nükleer Silah Antlaşması'nın bazı kurallarına uymadığı gerekçesiyle bu anlaşmadan çekileceğinin sinyalini vermişti. En son ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Moskova'nın anlaşmayı ihlal eden faaliyetlere son vermemesi halinde çekilme prosedürünün 60 gün içinde başlayacağını açıkladı.
Rusya lideri Putin, Washington'un çekilmesi halinde karşılık vereceklerini söyledi.
1987 yılında imzalanan anlaşma, 500 - 5 bin 500 kilometre menzili olan füzelerin karadan fırlatılmasını yasaklıyor. Füzelerin savaş uçaklarından ya da denizden fırlatılması anlaşma kapsamında bulunmuyor.
ABD ve NATO, Moskova'nın orta menzilli füzeler geliştirerek ve bunları karaya yerleştirerek anlaşmayı ihlal ettiğini savunuyor.
Rusya'nın başta Ukrayna olmak üzere Doğu Avrupa ülkelerini bu füzelerle tehdit ettiği eleştirileri yapılıyor. Moskova ise ABD'yi anlaşmayı uzun yıllar önce ihlal etmeye başlamakla suçluyor.
ABD'nin Çin Denizi'nde askeri varlığını artıran Pekin'e karşı yeni orta menzilli füzelere ihtiyacı olduğunu dile getiren bazı uzmanlar, anlaşmadan çekilmenin iki süper güç arasında yeni bir silahlanma yarışına yol açabileceği görüşünde.
Hangi ülkede ne kadar nükleer başlık var?
Başkanı Donald Trump'ın Kongre'ye danışmadan nükleer füze fırlatma yetkisi bulunuyor.
Trump'ın “Benim masamda onunkinden (Kim Jong-Un) çok daha büyük ve güçlü bir buton var ve daha iyi çalışıyor.” ifadeleri ABD senatosunda tartışmalara yol açmıştı.
Bazı senatörler, askeri yetkililerin 'körü körüne her emri yerine getiremeyeceğini' belirtirken bir başka senatör şöyle konuştu: "Hiç kimse, insanlığın yarattığı en tehlikeli silahı tek başına kullanma gücüne sahip olmamalı."
Araştırmalara göre Dünya üzerinde 14.995 nükleer silah başlığı bulunuyor. Bu silahlar genelde 'caydırıcı güç' olarak görülüyor ve elinde bu silahları bulunduran ülkeler askeri güç olarak diğer ülkeler üzerine ciddi baskı ve hakimiyet kuruyor.
ABD ve Kuzey Kore dışında 8 ülke daha elinde nükleer silah bulunduruyor.
Rusya
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tek başına ülkenin nükleer cephaneliğini kullanmaya karar verme yetkisine sahip.
Ülkenin nükleer silah programının ayrıntılarıyla ilgili çok az bilgi var. Ancak açık kaynakların verdiği bilgilere göre, Putin, Savunma Bakanı ve Genelkurmay Başkanı ile birlikte yaklaşık 11 kg ağırlığında bir "Cheget" (nükleer çanta) taşıyor.
Putin’in hiç ayırmadığı ve nereye giderse beraberinde götürdüğü ‘nükleer çantası’ (nuclear briefcase) adı verilen çantada nükleer saldırılara karşı erken uyarı sistemi ve nükleer saldırı emrinin verileceği şifreler yer alıyor. Olası bir nükleer saldırısına karşı çabuk ve etkili bir şekilde cevap verebilmek için geliştirildi.
Uluslararası Silah Kontrol Birliği ACA’nin son verilerine göre, dünyada yaklaşık 7 bin 700 nükleer silahla en büyük nükleer cephanesi olan ülke Rusya Federasyonu.
Rusya'nın aktif olarak kullanabileceği "nükleer başlık" tipindeki silahlarının toplamı ise 4 bin 500 civarında. Bunlardan 3 bini savaş gemileri, denizaltılar, kara birlikleri ve hatta tren hatlarında seyyar platformlarda bulunduruluyor.
Fransa
Fransa’da da nükleer saldırı kararı Fransız Cumhurbaşkanı’nın elinde.
Cumhurbaşkanı aynı Rusya’da ve ABD'de olduğu gibi nükleer kodları yanında taşıyacak bir çantası bulunuyor ve olası ciddi bir tehdit karşısında bu silahlaları kullanma yetkine sahip.
İlk nükleer denemesini 13 Şubat 1960 tarihinde yapan Fransa, 24 Ağustos 1968’de de hidrojen bombası elde etti.
1968’de ise Amerika’nın yardımı olmadan ilk hidrojen bombasını üretti. Halen yaklaşık 300 adet nükleer başlığa sahip olduğu sanılıyor.
Birleşik Krallık
İngiltere'nin nükleer cephanesine 'Trident' deniliyor ve füzelerin atılmasına ilişkin karar verme yetkisi ülkenin başbakanına veya onun belirlediği milletvekiline ait.
Yeni bir başbakan göreve başladığında dört tane "son çare mektubu" yazıyor ve Birleşik Krallık'ın nükleer cephaneliğinin bir bölümünü oluşturan Vanguard denizaltılarına veriliyor.
Sözkonusu denizaltılarının ülke ile irtibatları kesilmesi ve ülkenin saldırıya uğraması halinde, o mektupta verilen talimatlar takip ediliyor. Mektupların içeriği çok gizli ve her seçimde yok ediliyor.
İlk nükleer denemesini 3 Ekim 1952'de gerçekleştiren Birleşik Krallık, 8 Kasım 1957’de de hidrojen bombası elde etti. Son verilere göre bugün İngiltere’de yaklaşık 225 adet nükleer başlık bulunuyor.
Çin
Çin'in nükleer lansman protokolü hakkında fazla bilgi bulunmuyor.
Çin, 16 Ekim 1964’te ilk füzyon, 17 Haziran 1967’de ise ikinci füzyon denemesini başarıyla gerçekleştirdi. 1964 ile 1996 yılları arasında 45 nükleer test yapan ülkenin şu anda 240 adet nükleer başlığa sahip olduğu tahmin ediliyor.
Hindistan ve Pakistan
Hindistan’da 'nükleer düğmesine basma’ yetkisi başbakana ait.
Ülkenin başbakanı, düşmana karşı bir nükleer saldırı yetkisine sahip tek organ olan Nükleer Komuta Makamının (NCA) "siyasi konseyine" başkanlık ediyor.
Pakistan’da Başbakan İmran Han, Nükleer Komuta Makamı’na başkanlık yapıyor ve dolayısıyla nükleer silahı kullanma yetkisi de ona ait.
Hindistan ve Pakistan, sırasıyla 18 Mayıs 1974 ve 28 Mayıs 1998 tarihlerinde ilk nükleer testlerini gerçekleştirdi.
Nükleer silahlanma yarışındaki iki ülkeden Hindistan 80 ila 100, Pakistan ise 90 ila 110 adet başlığı elinde bulunduruyor.
Hindistan, 11 Mayıs 1998’de gerçekleştirdiği füzyon testlerinin başarılı olduğunu iddia etse de, bu denemelerin verimliliği konusunda farklı görüşler var.
İsrail
İsrail'in nükleer politikaları hakkında çok az bilgi var. Ancak çok sayıda uzman ülkenin nükleer cephaneliğinin tek bir kişi tarafından kontrol edilmediğini ve "sıkı bir sivil kontrol sistemine" tabi olduğunu öne sürüyor.
Uluslararası toplum, bu ülkenin nükleer silahlara sahip olduğundan şüphe etmiyor. Ancak İsrail, nükleer silahlara sahip olup olmadığı hakkında hiçbir zaman resmi açıklama yapmadı.
İsrail’de nükleer başlık sayısını yaklaşık 80 adet olduğu düşünülüyor.