İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "94 belediye başkanını görevden aldığımızda yaptığımız işlem anayasaya uygun. Anayasa içişleri bakanına bu yetkiyi veriyor. 45, 46 ve 47. maddeleri çok açık. Bu konuda İçişleri Bakanlığı bir takım soruşturmalarda ya da tutuklamalar olmuşsa bu hakkını kullanabilir." ifadelerini kullandı. Soylu, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Belediye başkanlarının seçimlere nasıl girdiği seçim hukukuyla ilgili"
"Biz 94 tane terörü bulaşan belediye başkanını görevden aldık." diyen Soylu, "Diyorlar ki 'görevden alma hakkını kullanma çünkü bunlar seçilmiş'. Seçilmek suç işlemek özgürlüğünü mü getirir? Bu kişilerin seçimlere nasıl girdiği, seçim hukukuyla ilgili. Biz bunların kanuna uyup uymadığını denetlemekle yükümlüyüz."
Soylu, önceki dönemde görevden alınan 94 belediye başkanıyla ilgili yargı kararlarının da bulunduğunu belirterek, söz konusu bazı kararların Yargıtay tarafından da onandığını hatırlattı.
Diyarbakır'da görevden alınan Selçuk Mızraklı hakkında soruşturmalar bulunduğunu belirten Soylu, "Şu anki Diyarbakır belediye başkanı...terörist cenazesine gideceksin, terörist adını sokağın adına vereceksin ve sakıncalı bulduğumuz isimleri gelir gelmez işe alacaksın, teröristleri gizli gizli tedavi edeceksin, ilaç vereceksin. Gelir gelmez ay yıldızlı bayrağı indireceksiniz. Biz buna devlet olarak müsaade edemeyiz." dedi.
"Diyarbakır'ın toplam 8 tane soruşturması var." diyen Soylu, "Olağanüstü şeyler var ve bunlar kuvvetli şeyler. Hafif şeyler olsa savcılar niye açsın? Buraları birer terör merkezi haline getireceksin, biz de bakacağız." ifadelerini kullandı.
Soylu, Mardin'de görevinden uzaklaştırılan Ahmet Türk ile ilgili olarak da, "Ahmet Türk cezaevindeydi, biraz önce gösterdiğim fotoğraflar onun belediye başkanlığı döneminde oldu. Eş başkanları görevlendiren kandildir." dedi.
Pejmürde
İçişleri Bakanı Soylu, İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yönelik kullandığı pejmürde kelimesine şu sözlerle açıklık getirdi:
"İstanbul haziran ayında bir karar verdi. Bu karar İstanbul'da bir belediye başkanını seçme kararıdır. Bu demokratik ve hukuki bir karardır. Burada İstanbul seçmeninin oy vermesinin bir tek sebebi var, benim elde ettiğim imkanlarla mahalli hizmetlerimi yerine getir. Bir belediye başkanı bunun için seçilir. Türkiye'yi idare etmek için seçilmez. Belediye kendi işini yapar. Biz bu Diyarbakır belediye başkanının neden görevden alındığını açıkladık. Kalkıp 'ben sizle aynı çizgideyim' demek..16 milyonun size selamını getirdim diyor..Ama bunları ben değerlendiremem, bunu İstanbul seçmeni değerlendirecek. Terörle iltisaklı olan kişilere destek verenleri ben içişleri bakanı olarak uyarırım. Biz terörle mücadele veriyoruz. Bunlara üç beş tane söz söyleme hakkımız da olsun.
"İstanbul için kayyum söz konusu değil"
İstanbul ve Ankara için kayyum meselesine değinen İçişleri Bakanı Soylu, şöyle konuştu:
"Ne İstanbul ne Ankara, herkesin kendine ait bir yetki çerçevesi var. Bir muhtarlığın kendi göre kuralları var, yasası var. Kaymakamın da öyle. Herhangi bir genel müdürün ya da valinin ya da bakanın da öyle. Birtakım kurallar ve yasalar çerçevesinde çalışır.
İstanbul ve Ankara'ya kayyum atanması için terör iltisakı lazım. Bu iki kente kayyum atanması söz konusu değil. Böyle bir şeyin söz konusu olması için terör iltisakı olması lazım. Terörle iltisaklıysanız, iltisakınız varsa devlet boş durmaz."