İngiltere, Husilerin drone ve füze saldırılarına karşı koymak üzere Kızıldeniz'e bir uçak gemisi göndermeye hazırlanıyor.
Kraliyet Donanması, Husilerin dünyanın en işlek ticaret yollarından birinde "uzun vadeli bir çatışma" uyarısında bulunması üzerine, Amerika'ya dönecek olan USS Dwight D Eisenhower'ın yerini almak üzere devreye girmeye hazırlanıyor.
Silahlı Kuvvetler Bakanı James Heappey Salı günü yaptığı açıklamada İngiltere'nin "Amerikalılarla işbirliği yapabileceğini" ve Kızıldeniz'deki "boşluğu doldurmak" için devreye girebileceğini söyledi.
Birleşik Krallık'ın F-35 savaş uçaklarının konuşlanabileceği iki uçak gemisi bulunuyor. Bunlardan biri, konuşlandırılması halinde ilk muharebe operasyonuyla karşı karşıya kalacak olan HMS Prince of Wales. Diğeri ise daha önce bir kez savaşa gönderilmiş olan HMS Queen Elizabeth.
Salı günü İran destekli Husi güçlerinin komutanı Muhammed el Atifi, grubun Kasım ayından bu yana ticari ve donanma gemilerine karşı düzinelerce drone ve füze saldırısı düzenlediği Kızıldeniz üzerinde uzun bir çatışmaya hazır olduğunu açıkladı.
Tankerler ve konteyner gemileri, Yemen ve Cibuti arasında Kızıldeniz'e giriş noktası olan dar Bab el-Mendeb boğazından kaçınmak için yönlerini Afrika'ya çevirdiğinden, saldırılar küresel deniz taşımacılığında büyük gecikmelere neden oldu.
İngiltere ve ABD, USS Eisenhower'dan kalkan Amerikan F/A-18 Super Hornet jetleri ve Güney Kıbrıs'taki bir üsten kalkan RAF Typhoon'larını kullanarak Husilerin insansız hava araçları ve füze mevzilerine iki defa ortak hava saldırısı düzenledi.
Ancak Bakan Heappey, "Ike" lakaplı Amerikan uçak gemisinin yakında ABD'ye dönmesi gerektiğini söyledi. The House dergisine verdiği demeçte "Eisenhower sonsuza kadar orada kalamaz ve bu nedenle bölgede bir uçak gemisi varlığını sürdürmek ve orada bir kabiliyet sağlamak için Amerikalılarla işbirliği yapabileceğimiz bir şey var" dedi.
Kraliyet Donanması uçak gemilerinin "Eisenhower eve döndüğünde... ABD konuşlandırmalarındaki bir boşluğu doldurmak için bize ihtiyaç duyulursa" kullanılabileceğini söyledi.
Planlar, İngiltere'nin her ikisi de Portsmouth'ta bulunan 3.1 milyar sterlinlik uçak gemilerinden birini konuşlandırması için haftalardır yapılan çağrıların ardından geldi.
Telegraph gazetesi bu ay, HMS Queen Elizabeth'in, denizdeyken mühimmat, yiyecek ve diğer malzemeleri sağlayan RFA Fort Victoria'yı etkileyen personel sıkıntısı nedeniyle göreve hazır olmadığını ortaya çıkarmıştı.
Eski Birinci Deniz Lordu Lord West, daha önce Birleşik Krallık'ın ticari gemileri korumak için bir uçak gemisi konuşlandırmamış olmasının "kesinlikle olağanüstü" olduğunu söylemiş, ancak Bakan Heappey Salı günü yaptığı açıklamada "bölgede Ike'ın sağlayabileceğinden daha fazla uçak gemisi bulunmasına hiçbir ihtiyaç olmadığını" belirtmişti.
HMS Queen Elizabeth'in 2019'daki bir deniz testi, geminin sızıntı yapması üzerine iptal edilmişti. Ancak bir savunma kaynağı her iki uçak gemisinin de gerektiğinde konuşlandırılmaya hazır olduğunu söyledi. Amerikan F-35B jetlerinin 2021'de IŞİD'e karşı düzenlenen Shader Operasyonu sırasında HMS Queen Elizabeth'in güvertesinden havalanması sonrasında ABD ve Birleşik Krallık kuvvetleri arasındaki "birlikte çalışabilirliği" vurguladılar.
Birleşik Krallık önümüzdeki yıla kadar kendi F-35 jetlerinden oluşan iki filo ile "tam operasyon kapasitesine" ulaşamayacak, ancak her uçak gemisi de 36 jeti destekleyebiliyor.
Cameron Filistin devletine sıcak bakıyor
Dışişleri Bakanı David Cameron Salı günü Umman'a gitti ve burada Kızıldeniz'deki Husi saldırılarına karşı istikrar ve Orta Doğu'daki gerilimin azaltılması çağrısında bulunması bekleniyor.
Cameron daha önce yaptığı açıklamada İngiltere'nin bir Filistin devletini resmen tanıyıp tanımamayı değerlendirdiğini söylemişti.
Londra'da Arap büyükelçilerinin katıldığı bir resepsiyonda konuşan Cameron, hükümetin İsrail ile birlikte var olan bağımsız bir Filistin devletiyle sonuçlanacak iki devletli bir çözüm için çalışma "sorumluluğuna" sahip olduğunu ifade etti.
Cameron, "Her şeyden önemlisi Filistin halkına siyasi bir ufuk kazandırmaktır ki böylece iki devletli bir çözüme ve en önemlisi de bir Filistin devletinin kurulmasına doğru geri dönüşü olmayan bir ilerleme kaydedileceğini görebilsinler" dedi.
"Bu konuda sorumluluğumuz var çünkü bir Filistin devletinin neye benzeyeceğini, nelerden oluşacağını, nasıl işleyeceğini ortaya koymaya başlamalı ve en önemlisi de Birleşmiş Milletler de dahil olmak üzere bir Filistin devletinin tanınması konusuna odaklanmalıyız."
Dışişleri Bakanı Umman'da İngiltere'nin Yemen'e yardım ulaştırma konusundaki kararlılığını yineleyecek ve Husilerin Kızıldeniz'deki gemileri hedef almasını engellemek için İngiltere'nin attığı adımları anlatacak.
Haber, Joe Biden'ın Pazar günü Ürdün'ün kuzeyindeki bir Amerikan üssüne düzenlenen saldırıda üç ABD askerinin ölümüne neden olan Irak ve Suriye'deki İran destekli milislere nasıl karşılık verileceği konusunda bir karar verdiğini söylemesinin ardından geldi.
Saldırıdan İran'ın sorumlu olduğuna inanıp inanmadığı sorulan Biden şöyle konuştu: "Bunu yapan insanlara silah sağladıkları için onları sorumlu tutuyorum."
Washington saldırılara "sonuç odaklı " bir yanıt verme sözü verdi. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Sözcüsü John Kirby, ABD'nin ABD üssüne saldıran grubu henüz tespit edemediğini ancak militanların İran destekli olduğuna inandıklarını söyledi.
"Halen analizler üzerinde çalışıyoruz, ancak açıkça görülüyor ki bu iş Devrim Muhafızları ve aslında Hizbullah tarafından da desteklenen grupların tüm özelliklerini taşıyor." dedi.
Devlet medyasının Çarşamba günü bildirdiğine göre İran'ın Birleşmiş Milletler elçisi Emir Said İravani, Tahran'ın topraklarına, çıkarlarına ya da sınırları dışındaki vatandaşlarına yönelik herhangi bir saldırıya hızla karşılık verileceği uyarısında bulundu.
Ölümcül insansız hava aracı saldırısından sorumlu tutulan Ketaib Hizbullah, Salı günü yaptığı açıklamada Orta Doğu'daki Amerikan güçlerine yönelik saldırılarını askıya aldığını duyurdu.
Örgütün internet sitesinde "Irak hükümetini utandırmamak için işgalci güçlere karşı askeri ve güvenlik operasyonlarımızı askıya aldığımızı duyuruyoruz" denildi.
Kaynak: Mepa News, Telegraph