Irak güçleri Türk birliklerini tehdit ediyor

Irak askerleri, çoğu Iraklı Sünni ve Kürt grup tarafından memnuniyetle karşılanan Türk güçlerinin olası saldırısına karşı teyakkuzda.

Iraklı yetkililer ve Şii milis grupların komutanlarının ifadelerine göre, bir yıl önce kuzey Irak'a yerleşen Türk ordusu birlikleri, eğer IŞİD'i Musul'dan çıkarma operasyonuna iştirak ederse saldırıya uğrayabilirler.

Türkiye, yüzlerce ağır silahlı askerini Musul'un 12 km kuzey doğusunda bulunan Başika kentine konuşlandırmıştı. Bağdat yönetimi, çok defa Türkiye'yi protesto etmiş ve Türk askerlerinin Irak topraklarını terketmesi için talepte bulunmuştu. Ancak bu talepler herhangi bir karşılık görmedi. 

Türkiye Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Salı günü yaptığı açıklamada Irak'taki askerlerin 'işgal gücü olmadığını' söyledi ve ekledi; "Bu kadar parçalanmış bir ülkede, kimse Türkiye'nin varlığını sorgulamaya hakkı yoktur." Kürt Bölgesel Yönetimi’ni kastederek “Güneydeki Irak ve Barzani yönetiminin, özellikle yerel güçlerini eğitmeleri için Türkiye’nin ve Türk birliklerinin desteğini istediği biliniyor.” dedi.

Çoğu Iraklı Kürt ve Sünni grup, Türkiye’nin bölgedeki varlığını hoş karşılıyor. Politikacı ve analistlerin söylediğine göre Türkiye, Irak’taki İran varlığını da dengeliyor.

Üst düzey bir Şii milis kumandanının MEE’ye verdiği bilgiye göre Şii Merkezi Irak Yönetimi ve Şii milisler, Türkiye’nin Sünnileri koruma bahanesiyle IŞİD savaşçılarına Musul’un içinde tutunmaları için gerekli tesisleri sağlayabileceğini düşünüyor.

Bölgesel Savaş

Musul’u kurtarma operasyonu yaklaştıkça iki taraf arasındaki gerginlik de artıyor.

Türk Hükümeti, geçtiğimiz hafta Türk askerinin Irak’taki görev süresini bir yıl daha uzatan tasarıyı kabul etti.

Irak Başbakanı Haydar El Abadi buna, Türk güçleri Musul’a müdahale ederse bölgesel bir savaş ile karşı karşıya kalınabileceği şeklinde yanıt verdi.

Üst düzey bir Iraklı güvenlik yetkilisinin MEE’ye verdiği bilgiye göre, Irak hükümeti, Türk askerinin Irak’ta herhangi bir görevi olmadığını ortaya koymaya çalışıyor.

Yetkili, ayrıca Irak’ta bulunan Türk birliklerinin operasyonlar sırasında yapacağı herhangi bir müdahale veya hareketin karşılığında ağır bir tepki göreceğini de sözlerine ekledi.

MEE’ye röportaj veren Iraklı yetkililer, Irak hükümetinin bu “işgal güçleri” konusunu siyasi ve diplomatik yollarla çözmeye çalıştığını iletti.

Çarşamba günü, Irak Dışişleri Bakanlığı, Türkiye Büyükelçisi’ni Bağdat’a çağırarak konu hakkındaki rahatsızlıklarını dile getirdi.

Perşembe günü Irak, “Türkiye’nin Irak topraklarına ve içişlerine müdahalede bulunduğunu” söyleyerek BM Güvenlik Konseyi’ne acil toplantı çağrısı yaptı.

Iraklı bir güvenlik yetkilisi, konu hakkında hâlihazırda uluslararası toplum ile görüşmekte olduklarını ancak ABD önderliğinde yürütülen ve Türkiye’nin birliklerini Irak’tan çekmesi için gösterilen uluslararası çabalar sonuç vermezse askeri yöntem de dâhil bütün seçeneklerin masada olacağını söyledi.

Irak güvenlik güçleri, ABD liderliğindeki uluslararası koalisyon ve aynı zamanda 2014 yılında IŞİD’in Irak’ta kazandığı bölgeleri geri almak için kurulan ve Şii milislerden oluşan PMF tarafından destekleniyor.

Irak, 2 yıl önce IŞİD’e karşı kaybettiği toprakların yüzde 70’ini yeninden ele geçirdi.

İşgal Güçleri

Badr, Asaib Ahl-Haq ve Kattaib Hezbollah-Iraq gibi öne çıkan Şii gruplar, PMF’nin ana çekirdeğini oluşturuyor.

Türk güçleri, Başika’da kalmaya devam eder veya güçlerini Musul’a kadar genişletmeye çalışırsa Türk birliklerini hedef almakla tehdit ettiler.

PMF sözcüsü Ahmad al-Assadi, “ Bu birliklerin Irak’taki varlığı, illegal ve ayrıca Irak hükümeti, parlamentosu ve halkının isteği dışındadır” dedi.

“Bunları işgal güçleri olarak görüyoruz ve onlara bu doğrultuda davranacağız. ” dedi ve“ Onları işgalciler olarak gördüğümüz sürece işgalcilerle başa çıkmak için elimizdeki tüm imkânları seferber etmeye hakkımız olacaktır” diye ekledi.

Assadi ayrıca, Türk birliklerine karşı başlatılacak bir saldırının da Iraklı güçler tarafından seçeneklerden biri olarak görüldüğünü doğruladı.

2014’ün Haziran ayında IŞİD tarafından ele geçirilinceye kadar Musul, Irak’ın nüfus ve kültürel çeşitlilik bakımından en büyük şehriydi. Şehir, Hıristiyan, Yezidi, Şii Türkmenler, Şii Şabaklar ve Kürtler olmak üzere birçok dini ve etnik azınlığa ev sahipliği yapıyordu.

IŞİD ve IŞİD’in Musul ve Irak’ın diğer şehirlerindeki sempatizanları, bu azınlıkları öldürdü, göçe zorladı ve birçoğunu da esir aldı.

Musul’u kurtarma operasyonu başarıya ulaşırsa 2014 yılındaki hezimetten sonra Irak ordusunun en büyük zaferi olabilir.

Analistlerin söylediğine göre bu operasyon, IŞİD efsanesinin Irak’taki sonu olabilir.

Bağımsız siyasi analist Abdulwahid Tuama MEE’ye “Musul’un kurtarılması askeri açıdan çok manevi bir başarı olacaktır.” dedi. 

MEE yazarı Suadad al-Salhy tarafından kaleme alınan bu analiz Mepa News okurları için tercüme edildi.

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.

Haberler Haberleri