Irak'ta 12 Mayıs'ta yapılması planlanan genel seçimlere az bir süre kala ülkenin diğer kentlerinde olduğu gibi başkent Bağdat'ın sokak ve caddeleri de aday posterleri ve seçim afişleriyle doldu. Sokaklardaki bu renkli görüntülere karşılık halk yeni dönemden umutsuz.
Bağdat'ta seçim propagandaları başlamadan önce bazı adaylar kutsal mekanları ziyaret edip halka yemek dağıtırken bazıları ise başkentin çevresindeki sığınmacı kamplarını ziyaret ederek yardım malzemeleri dağıtmayı tercih etti. Ancak adayların bu tür popülerlik sağlama çabaları halkta istenen tepkiyi yaratmadığı gibi olumsuz bir karşılık buldu.
Yolsuzluğa karışan siyasilerin yeniden aday olması
Önceki hükümetlerde görev alan ve haklarında yolsuzluk iddiaları bulunan bazı siyasilerin dev tanıtım posterleri ve afişleriyle yeni dönem için oy istemesi halkın kızgınlığına neden oldu. Söz konusu adayların seçim propagandaları için kullandıkları afiş ve diğer malzemelerin parasının devlet bütçesinden sağlanması da halkın tepkisini daha da arttırdı.
Bağdat'ta seçim propagandası için her bir adaya seçim bütçesinden 1 milyon dolar ayrıldığı iddia ediliyor. Adayların seçim posterlerinin yasal olmayan yerlere asılması da şiddet yorgunu Bağdat'ın pek çok yerinde görüntü kirliliğine neden oluyor.
Sorun sadece seçim listesi ya da adaylarda değil sistemde
Bağdatlı sivil aktivist Seccad el-Gerravi, sorunun sadece seçim listesi veya liderle sınırlı olmadığını belirterek yolsuzluğa karışanların yeniden aday olmasına imkan tanıyan sistemi eleştirdi.
Gerravi, şöyle konuştu:
"Seçim yaklaşırken propaganda afişlerinin sokakları doldurması, oluşturulacak meclis ve kurulacak hükümetin halkın ihtiyacını karşılayacağı, halka gereken hizmeti götüreceği anlamına gelmiyor. Sorun sadece seçim listesinde ya da bu listelerin başını çekenlerde değil. Burada, yolsuzluk yapanların yeniden mezhepçi ve partizan bir siyaset yapmasına izin veren bir sistem sorunu var."
"Geçmiş dönemdeki siyasiler ne yaptıysa bunların da yapacağı o"
Şehed Basın ve Yayın Kurumu Başkanı Amir Şammari ise seçim propagandaları için harcanan paralara dikkati çekti.
"Geçmiş dönemdeki siyasiler halka ne kadar hizmet götürüp verdikleri vaatleri ne ölçüde yerine getirdiyse bunların yapacağı da o." diyen Şammari, "Yaptıkları onca propagandaya karşılık iktidara geldiklerinde halkın en basit ihtiyaçlarını dahi karşılayamadılar. Bugün de bu seçim propagandaları için yapılan harcamalar halkın cebinden çıkıyor. Bunlar (siyasetçiler) halkın parasını çaldı." değerlendirmesinde bulundu.
"Ne yazık ki yeni dönemden de umutsuzuz"
Iraklı yazar Nuri el-Musavi de seçim propagandasında kullanılan afiş ve posterlerin sayısındaki abartıya işaret ederek tüm bunların halkın nezdinde hiçbir anlam ifade etmediğini söyledi.
Musavi, şunları kaydetti:
"Halk, ilk baktığında belki anlık olarak adayın afişini beğenebilir. Ancak burada asıl önemli olan afişteki kişinin yaptıkları ve vatandaşın zihnindeki yeri. Eğer bu aday daha önce yoksul ailelere yardımda bulunmuş insani kariyer sahibi bir kişiyse seçilme şansı olabilir. Biz halk olarak günlük geçimimizi sağlamada güçlük çekiyorken bazı adayların propaganda için dünya kadar para harcaması insanların kafasında soru işaretleri oluşturuyor. Bunlar, kendilerini kamu malını gasp eden hırsız olarak ele veriyor. Ne yazık ki yeni dönemden de umutsuzuz."
Abadi'den "Tek başıma yapamıyorum" itirafı
Irak'ta halihazırda en önemli sorunlardan biri olarak görülen yolsuzluk, halkın çözülmesini istediği öncelikli problemlerden biri. Siyasette hala aktif rol alan pek çok ismin yolsuzluğa karıştığı, ülkede hiç kimse için sır değil.
Başbakan Haydar el Abadi'nin daha iki gün önce bir grup yerel televizyon kanalına verdiği röportajda, yolsuzluk dosyalarına ilişkin soruya verdiği cevap Başbakan'ın içinde bulunduğu çaresizliği gözler önüne seriyor. Abadi, söz konusu röportajında ülkedeki yolsuzluk meselesi hakkında şunları kaydetti:
"Başbakan olarak benden yolsuzluk yapanları tutuklayıp hapse atmam isteniyor. Bir başbakan tek başına bunu yapamaz. Kaldı ki bu iş o kadar kolay da değil. Başbakan olarak yolsuzluk yapanları yakasından tutup hapse atma yetkim yok. Bu, aşamalı olarak gerçekleşecek bir durum. Bunun önce tutuklama emri ardından da bir mahkeme süreci var. Yine de devletin önemli kademelerinde bulunan ve yolsuzluğa karışmış oldukları tespit edilen bazı isimleri yakalayıp cezalandırdık."
Irak'ta 12 Mayıs'ta yapılacak genel seçimlerde 7 bin 376 aday yarışıyor. Yaklaşık 37 milyon nüfuslu Irak'ta 24 milyon kayıtlı seçmen bulunuyor.