İran Ulaştırma ve Şehircilik Bakanı Abbas Ahundi, nükleer anlaşmanın ekonomik etkilerini görebilmek için İran'ın mutlaka Mali Eylem Görev Gücü'ne (FATF) üye olması gerektiğini söyledi.
Bakan Ahundi, başkent Tahran'da katıldığı bir konferansta, ülkede tartışmalara neden olan FATF üyeliği ve nükleer anlaşmayla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Dönemin Ekonomi Bakanı tarafından 2008 yılında İran'ın FATF üyeliği için bir tasarı hazırlandığını ve o zamanki Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri'nin de bir mektup yazarak FATF üyeliğinin zaruri olduğunu bildirdiğini aktaran Ahundi, aradan 10 yıl geçmesine rağmen bu sorunun çözülemediğini ifade etti.
FATF'a karşı çıkan muhafazakâr kesimi eleştiren Ahundi, "Birileri görünürde devrim yanlısı konuşmalar yapıyor fakat bedelini İran halkı ödüyor." dedi.
Nükleer anlaşma imzalandığında siyasilerin dünya bankalarıyla bağlantı kurabilmek için bir sonraki adımın FATF üyeliği olduğunu bildiğini söyleyen Ahundi, "Ondan sonraki kazanımlar FATF meselesini çözme şartına bağlıydı. Çünkü FATF üyeliği gerçekleşmeden nükleer anlaşma hiçbir zaman etkili olamazdı. Şimdi de bu anlaşmanın ekonomik olarak etkili olabilmesi için FATF üyeliğinin sağlanması gerekiyor. FATF üyeliği olmadan nükleer anlaşmanın etkisi olmaz." diye konuştu.
Ahundi, İran ve Kuzey Kore dışında dünyadaki 194 ülkenin bu kuruluşa üye olduğunu hatırlatarak, "FATF'ı uluslararası bir mekanizma olarak mutlaka kabul etmeli ve serbest piyasa kurallarına geri dönmeliyiz. Bu şekilde tüm dünya güçlerini ABD karşısında bir araya getirmeliyiz." değerlendirmesinde bulundu.
İran'daki FATF yasası tartışmaları
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) bünyesinde kara para aklamayla mücadele edilmesi için kurulan FATF, Kuzey Kore ile birlikte gri listede bulunan İran yönetimine, ülkenin finansal yapısını uluslararası normlara uygun hale getirecek reformları tamamlamak için ekim ayına kadar süre vermişti.
İran meclisi söz konusu yasa tasarısını salı günü, "uluslararası iş birliği ve bilgi paylaşımını" öngören maddeyi çıkararak onaylamış ve Düzenin Maslahatını Teşhis Konseyi'ne sunmuştu.
İran'da muhafazakâr kanat, FATF yasa tasarısının kabul edilmesi ve bu kuruma üye olunması halinde ülkenin gizli bilgilerinin "düşmana" açık hale geleceği iddiasıyla bu sürece şiddetle karşı çıkıyor.
Muhafazakârların önemli gazetelerinden Keyhan geçen hafta "FATF Ahvaz şehitlerinin kanına ihanettir" manşetini kullandı. Reformist gazete Aftabı Yezd ise Keyhan'a "FATF'a karşı çıkmak için şehitlerin kanının alet edildiği" suçlamasında bulundu.