IŞİD'de 'tekfir' çatlağı büyüyor

Başarısız IŞİD tecrübesi, örgüt içinde yöntemlere dair tartışmaları tekrar alevlendirdi.

Elindeki Musul ve Rakka gibi büyük şehirleri kaybetmesinin ardından Deyr ez Zor ve Irak'ın batı kırsal bölgelerinde tutunmaya çalışan IŞİD, iç tartışmalarla boğuşuyor. 

ABD'nin hava saldırısında hayatını kaybeden IŞİD'in eski sözcüsü Ebu Muhammed el-Adnani, 2015 yılının Ekim ayında bir ses kaydı yayınlayarak kendileri dışındaki tüm İslami cemaatlere savaş açtıklarını, dünya üzerinde tek bir cemaat kalana kadar savaşlarını sürdüreceklerini açıklamıştı. Adnani, Müslüman olsun veya olmasın diğer grupların hükmünün ölüm olduğunu ileri sürmüştü. Müslümanların zafer elde etmesinin grupların çokluğu nedeniyle geciktiğini iddia eden Adnani, muhalifler tarafından 'özgürleştirilen' bölgeleri de 'özgürleştireceklerini' söylemişti. Gelinen süreçte IŞİD büyük bir güç kaybı yaşarken, muhaliflerin önceden ele geçirdiği bölgeleri de rejim ve PKK'ya bıraktı. Irak'ta ise İran'ın etkisi daha da artarken, Sünni blok büyük güç kaybetti. 

Başarısız IŞİD tecrübesi, örgüt içinde yöntemlere ve duruşa dair tartışmaları tekrar alevlendirdi. Bu tartışmalar sonucunda örgüt yanlısı bazı grupların IŞİD'e olan desteğini çektiği ve örgüt içinde gözaltıların yaşandığı ileri sürüldü.

IŞİD'e yakınlığı ile bilinen İslam Bülteni sitesi, 2017 senesi içinde yapı içinde süre gelen tartışmaların serüvenine dair bir derleme çalışması gerçekleştirdi.

Buna göre;  IŞİD'in din işlerini düzenleyen Lecnetul Muffavvada (Alimler Şurası) adlı kurum, 17 Mayıs 2017'de "Helak olan açık bir şekilde helak olsun, yaşayan da açık bir delille yaşasın" adlı bir beyan yayınladı.

Bu beyanda 'zincirleme tekfir' benimsendi yani; IŞİD'in yorum yoluyla Müslüman olarak görmediklerini Müslüman gören kişilerin İslam dışı görüldüğü duyuruldu. 

IŞİD'in içinde bir dönem kadılık görevinden alınan Ebu Sufyan Es Sulemi (Turki Bin Ali) Mayıs ayı sonunda 20 sayfalık bir reddiye yazarak "Helak olan açık bir şekilde helak olsun, yaşayan da açık bir delille yaşasın" adlı akide beyanını sert bir dille reddetti.

IŞİD topraklarında yaşayan Ebu Bekir el Kahtani adlı din adamı da 17 Mayıs'taki bu beyana reddiye yazdı. Ayrıca, El Kahtani dışında, IŞİD'de yaşayan din adamı Ebu Muhammed el Ezdi de bir reddiye yayınladı.

DÖNÜM NOKTASI: YENİ BAŞKADI

IŞİD lideri Ebu Bekir el Bağdadi, Eylül ayının başında IŞİD'in Lecnetul Muffavvada (Alimler Şurası) adlı kurumuna başkadı olarak Ebu Abdurrahman ez Zerkavi adlı Ürdünlü bir din adamını atadı.

IŞİD'in yeni başkadısı Ebu Abdurrahman ez Zerkavi  10 Eyül 2017'de ilk iş ciddi olarak IŞİD'in 17 Mayıs'ta yayınladığı akide beyanını iptal ettiklerini ve "aşırılıktan tevbe ettiklerini" duyurdu.

Yayınlanan iptal bildirisinde; "müşriklerin tekfirinde duraksayan kimselerin hükmü, mumteni taifenin hükmü ve halkların hükümleri gibi konulardan dönüldüğün duyurarak tevbe etmenin (aşırılıktan dönmenin) ne kadar güzel bir fazilet olduğu" bildirildi.

NEBE GAZETESİ ÖZÜR DİLEDİ

IŞİD'in haftalık propaganda gazetesi En Nebe'nin 1 Muharrem 1438 (30 Eylül 2017) tarihinde yayınlanan sayısında "aşırıcı görüşlerden tevbe edildiği ve hakka dönmenin güzel bir fazilet olduğu" belirtildi.

İşte, Nebe gazetesindeki o yazı:

BEYAN RADYO YAYINLARINA BAŞLADI

15 Eylül'de IŞİD'in El Beyan radyosu, 17 Mayıs'ta yayınlanan ve 10 Eylül'de iptal edilen "Helak olan açık bir şekilde helak olsun, yaşayan da açık bir delille yaşasın" beyanatının 'yaralarını sarmak için' bir ders silsilesine başlattıklarını duyurdu.

Bu derslerde IŞİD'in orta bir yol belirlediği, tekfirin dinin aslı değil vacibi olduğu, bu konuda cehaletin mazur görülebileceği gibi iddialar yer aldı.

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.

Analiz Haberleri