Maha Hussaini | Middle East Eye | Tercüme: Mepa News
İsrail quadcopterleri Filistinlileri hedef alabilecekleri yerlere çekmek için ağlayan bebeklerin ve kadınların ses kayıtlarını dinletmek gibi "tuhaf" yeni bir taktik uyguluyor.
Pazar ve Pazartesi gecesi, Gazze'nin Nuseyrat mülteci kampının kuzey kesimlerinde yaşayanlar, ağlayan bebeklerin ve yardım isteyen kadınların sesleriyle uyandılar.
Çığlıkların kaynağını bulmak ve yardım etmek için dışarı çıktıklarında, İsrail quadcopterlerinin doğrudan üzerlerine ateş açtığı bildirildi.
Mülteci kampı sakinlerinden Semira Ebu'l Leyl Middle East Eye'a yaptığı açıklamada, Pazartesi gecesi birkaç dakika süren ve birçok kez tekrarlanan ses kayıtları sırasında ve kısa bir süre sonra İsrail quadcopterlerinin ateş açtığını duyduğunu söyledi:
"Bir kadının ağladığını ve yardım için çığlık attığını duydum. 'Yardım edin, oğlum şehit oldu' diyordu. Sesler sokaktan geliyordu ve tuhaftı. Bazı erkekler kurtarmaya koştu, ancak gece boyunca dolaşmaya devam eden quadcopterler tarafından vuruldular."
Görgü tanıklarına göre, gece boyunca en az 7 ila 10 kişi quadcopter ateşiyle yaralandı.
"Quadcopterler hareket eden her şeye ateş ettiği için" bölge sakinleri yaralılara yardım edemedi. Ancak bir ambulans bölgeye ulaşmayı ve yaralıları hastaneye nakletmeyi başardı.
Ebu'l Leyl sözlerini şöyle sürdürdü:
"Geceleri sokaklar genellikle boştur ve erkekler evlerinin içindedir. Quadcopterler ateş açtığında sadece çatıları ve sokakları vuruyorlar, vuracak insan bulamıyorlar. Bu yüzden bu sesleri çalıyorlar çünkü toplumumuzun tabiatını biliyorlar. Erkeklerin yardım etmeye çalışacağını biliyorlar. Onları vurabilmek için dışarı çıkmalarını istiyorlar.
Dün ve önceki gece evimizin çatısına, kapısına ve önündeki sokağa quadcopter mermileri isabet etti. Ancak dün sabah, mahallemizin her yerine şarapnel parçaları saçan bir tür patlayıcı bomba ateşlediler ve birçok mahalle sakininin yaralanmasına neden oldular."
Quadcopter saldırıları artıyor
Quadcopterler, 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'nde Filistinli savaşçılara ve sivillere karşı yaygın olarak kullanılan uzaktan kumandalı insansız hava araçları.
Bu teknoloji giderek kara birliklerinin yerini alıyor. Gedef tespitine, bireysel hedeflemeye ve İsrail askerlerinin konuşlandığı bölgelerin güvenliğini sağlamaya yardımcı oluyor.
Ayrıca, quadcopterler ileri mevzilerde keşif yapabiliyor, konutlardaki bireyleri hedef alabiliyor ve kalabalıkları dağıtabiliyor.
Quadcopterlerin kullanıldığı önemli bir olay, 11 Ocak'ta Gazze Şehri kıyı şeridine yakın Reşid Caddesindeki "un katliamı" sırasında meydana geldi. Çok sayıda tanık, yardım kamyonlarının gelmesini bekleyen yüzlerce kişinin üzerine quadcopterler tarafından ateş açıldığını anlattı.
19 yaşındaki Muhammed Ebu Yusuf MEE'ye Pazartesi günü saat 2 sularında bebek ağlamaları duyduğunu söyledi. Ancak insanlar bu seslerin kaynağı konusunda farkındalık yaratmak için sosyal medyada paylaşımlarda bulunduğu için dışarı çıkmamayı tercih etmiş:
"Quadcopterlerden gelen farklı sesler vardı. Sesler çıkarıyorlardı, bazı kayıtlar anlaşılabilirken bazıları anlaşılmıyordu. Yaklaşık 30 ila 60 dakika sürdü, sonra quadcopterler ateş açmaya ve mahalleye bomba atmaya başladı. Dışarı çıkmadık, çünkü bunların sadece bizi dışarı çıkmaya ikna etmek için quadcopterler tarafından oynatılan kayıtlar olduğunu öğrendik."
Nuseyrat mülteci kampında yaşayan bir kişi tarafından kaydedilen ve sosyal medyada dolaşan bir videoda ağlayan bebeklerin sesleri yer alırken, kamp sakini bunların İsrail'e ait quadcopterler tarafından önceden kaydedilmiş sesler olduğunu açıkladı:
"Son üç gün içinde, quadcopter ateşi nedeniyle en az 12 yaralanma oldu. Sadece bu sabah mahallede yaralanan altı kişiyi kurtardık. Yaralanmalar ciddiydi. Bazıları doğrudan başlarından vurulmuştu."
Mahalle sakinlerine göre ses kayıtları arasında İbranice ve Arapça şarkılar, çocuk şarkıları, çatışma ve hareket halindeki tank sesleri, Filistinli silahlıların sesleri ve Gazze sakinlerinin aşina olduğu yerel temizlik ürünleri satıcılarının sesleri de yer alıyor.
İsrail ordusu bir haftayı aşkın bir süredir Nuseyrat'ın kuzeybatı kesimine yoğun bir askeri saldırı düzenleyerek topçu, hava ve deniz bombardımanının yanı sıra quadcopter atışlarıyla insanları, evleri ve mahalleleri hedef alıyor.