Ekonomi gazetesi The Marker'da yer alan yeni bir habere göre İsrail hükümeti, ülkenin savunma bütçesi konusunda tavsiyelerde bulunmak üzere birkaç ay önce kurulan Nagel Komisyonu'ndan, büyük silah anlaşmalarının onaylanmasını kolaylaştıracak hızlı kararlar vermesini talep etti.
Daha önce İsrail'in askeri istihbarat biriminde araştırma müdürü olarak görev yapan emekli general Yossi Kuperwasser'in ülke ordusunun karşı karşıya olduğu zorlukların büyüklüğüne dikkat çektiği bir dönemde geldi bu talep.
Israel Hayom gazetesinde yayınlanan bir makalesinde Kuperwasser, Tel Aviv'in stratejisinin “İran eksenini zayıflatmak ve kuzeyden gelen tehdidi ortadan kaldırarak kuzey sakinlerinin evlerine güvenle dönmelerini sağlamak, rehineleri kurtarmak ve Gazze'den İsrail devletine yönelik tehdidi ortadan kaldırmak” üzerine kurulu olduğunu belirtti.
Tüm bunlar, askeri kabiliyetlerin arttırılmasını gerektirecek uzun vadeli bir savaş anlamına geliyor.
İsrail Merkez Bankası'nın tahminleri Lübnan'la ve potansiyel olarak İran'la savaşı tırmandırmanın maliyetinin yüksek olacağını gösteriyor ki bu da İsrail'in 2024 ve 2025 yılları için artan askeri harcamalarına kısmen yansıyor.
İsrail'in savaş bütçesi ayrıntılı olarak yayınlanmamış olsa da (merkez bankası rakamları yayınlıyor ancak ayrıntılı bütçeyi yayınlamıyor), merkez bankasının yeni tahminleri bir ipucu veriyor ve cari harcamaların bu yıl yaklaşık 30 milyar şekel (8 milyar dolar) artacağını gösteriyor ki bu rakam esas olarak askeri teçhizat, mühimmat ve yedek askerlere hizmet günleri için ödenen tazminatı içeriyor.
Bu rakam, eski ulusal güvenlik danışmanı ve emekli general Jacob Nagel başkanlığındaki Nagel Komisyonu tarafından denetlenen İsrail'in askeri yeteneklerini güçlendirme planlarının öngörülen genel maliyetiyle kıyaslandığında oldukça mütevazı bir miktar.
Komisyonun tavsiyelerinin ayrıntıları gizli kalırken, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun hükümeti, kurumun gelişmiş silah sistemlerinin acilen tedarik edilmesini hızlandırmasını ve kolaylaştırmasını istiyor.
Devasa harcamalar
İsrail Merkez Bankası'nın tahminleri, İsrail'in Orta Doğu'daki savaşlarının uzayacağı ve en azından 2025'in ilk çeyreğine kadar süreceği varsayımına dayanıyor. Banka, Lübnan ve İran'daki gerilimin tırmanmasından önce bile ülkenin askeri harcamalarının tüm beklentileri aştığı sonucuna varmıştı.
Bu durum merkez bankasının İsrail'in 2024 bütçesindeki mali açık tahminini yüzde 0,6 oranında artırarak toplamda gayrisafi yurtiçi hasılanın yüzde 7,2'sine çıkarmasına neden oldu.
İsrail'in bu yılki güncellenmiş askeri harcamaları 130 milyar şekel (35 milyar dolar) tutarındayken, sınır bölgelerinde yaşayanların yerlerinden edilmesinin maliyeti üç milyar şekelden beş milyar şekele yükseldi.
Ayrıca, 7 Ekim 2023'ten bu yana zarar gören mülkler için ödenen tazminat 1,5 milyar şekele (404 milyon dolar) ulaştı.
Raporlar, yerel vergilerden elde edilen devlet gelirindeki önemli bir artışın, askeri harcamaların genel bütçe üzerindeki baskısını bir miktar hafifletebileceğini gösteriyor. Ve bunların hiçbiri gelecek ABD mali yardımını hesaba katmıyor.
Bu arada, bütçe açığı artarken, İsrail Maliye Bakanlığı uzun vadeli planında Savunma Bakanlığı'na 2023 ve 2024 yılları için toplam 83 milyar şekel (22 milyar dolar) ek bütçe ayrıldığını belirtiyor. Bunun 16 milyar şekeli şu ana kadar, özellikle de ABD'den ek askeri destek almak için kullanıldı.
Nagel Komisyonu'nun ara raporu (nihai rapor Aralık ayında yayınlanacak) mevcut bütçe çerçevesinde mevcut teçhizat ve mühimmatın kullanımını optimize edecek ve aynı zamanda silah tedarik anlaşmalarına izin verecek bir politika oluşturmayı amaçlıyor.
İsrail'in askeri yeteneklerinin geliştirilmesi için önerilen uzun vadeli ve birkaç yılı kapsayan planın, en azından 2028 yılına kadar yıllık 30 milyar şekel (8 milyar dolar) harcama artışı içermesi ve bu sürenin uzatılması bekleniyor.
Ancak birçok mali öngörü, yıllık 55 milyar şekellik (14,5 milyar dolar) bir harcama artışının daha olası olduğunu gösteriyor.
Kısacası, İsrail'in bölgesel hedefleriyle uyumlu uzun vadeli savaşlara dayalı olarak ordusunun yapısında köklü bir değişime doğru gittiği oldukça açık.
Basında yer alan haberlerde de belirtildiği üzere, uzun vadeli bölgesel savaşlara öncelik verilerek hem kara hem de deniz kuvvetlerine odaklanılacaktır.
İsrail'in kuzey cephesindeki savaş, "direniş eksenini" dağıtmak ve “cephelerin birliği” stratejisini baltalamak için ABD tarafından desteklenen bölgesel planının sadece bir parçası.
İsrail'in öncelikli hedefi, Tahran'daki rejimi zayıflatmak ve nükleer ve füze programlarını etkisiz hale getirmek amacıyla İran'dır.
Gazze'ye yönelik savaşın uzun süre devam etmesi ve bölgenin kuzey kesiminde etnik temizlik operasyonlarına dayalı kalıcı bir işgal bekleniyor.
İsrail ekonomisinin ve rezerv varlıklarının gücüne rağmen Tel Aviv askeri, mali ve diplomatik konularda ABD'nin desteğine giderek daha fazla bağımlı hale geliyor.
Tel Aviv Filistin meselesini "bölgesel bir savaş ihtimalini tamamen sona erdirmek" için yok etmeye çalışırken, İsrail'in gerçekleştireceği herhangi bir bölgesel savaş bu sebeple Amerika'nın da savaşı haline gelecek.
Middle East Eye'de yayınlanan bu değerlendirme Mepa News okurları için Türkçeleştirilmiştir. Değerlendirmede yer alan ifadeler yazarın kendi görüşleridir ve Mepa News'in editöryel politikasını yansıtmayabilir.