İsrail'in İran saldırısıyla ilgili bilinmesi gerekenler

Saldırının hedefleri neydi ve İran karşılık verecek mi?

Fotoğraf: Arşiv

Sondos Asem | Middle East Eye | Tercüme: Mepa News

İsrail, İran'ın kendisine yönelik şimdiye kadarki en büyük saldırısını gerçekleştirmesinden 25 gün sonra, Cumartesi günü erken saatlerde İran'a yönelik uzun zamandır beklenen saldırısını düzenledi.

İsrailli politikacıların daha önceki iddialarının aksine, saldırı nükleer ya da diğer stratejik tesisleri hedef almadı.

Uluslararası Kriz Grubu İran Projesi Direktörü Ali Vaez, “İsrail'in bu tepkisi, İran'ın Nisan ayındaki bir önceki saldırısına verdiği tepkiden çok daha güçlü, ancak kilit altyapıyı ya da nükleer tesisleri hedef alacak kadar ileri gidilmedi” dedi.

Middle East Eye'a verdiği demeçte Vaez, “Şu anki sorular, ilk olarak, bunun cevabın tam kapsamı olup olmadığı ve ikinci olarak Tahran'ın darbeyi absorbe edip bu değişimin altına bir çizgi çekmeye mi çalışacağı yoksa karşı bir yanıtla tekrar çıtayı yükseltip yükseltmeyeceği” dedi.

İşte Cumartesi günkü saldırı hakkında şu ana kadar bildiklerimiz:

İsrail İran'a neden saldırdı?

Geçtiğimiz yıl 7 Ekim'de ayında Hamas öncülüğündeki saldırı ve ardından başlayan Gazze savaşından bu yana İsrail'in İran ve müttefiklerine yönelik saldırıları Tahran'ı tarihinde ilk kez İsrail ile doğrudan çatışmaya sürükledi.

İsrail, saldırılarının İran'ın 1 Ekim'de düzenlediği büyük balistik füze saldırısına bir cevap olduğunu söyledi.

İran ise söz konusu saldırıları Tahran'da Hamas lideri İsmail Heniye ve Beyrut'ta Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah ile İranlı bir komutanı öldürmesine karşılık olarak gerçekleştirdiğini açıklamıştı.

Saldırının hedefleri neydi?

İsrail ordusu, uçaklarının bu saldırıda ve Nisan ayındaki benzer saldırıda Tahran'ın ateşlediği füzeleri üretmek için kullanılan “füze üretim tesislerini vurduğunu” söyledi.

Ayrıca “karadan havaya füze sistemlerinin ve İran'ın ilave hava kabiliyetlerini vurduğunu” da ekledi. İsrail ordusu operasyonun sona erdiğini açıkladı.

Ordu İlam, Huzistan ve Tahran'da birkaç saat içinde yaklaşık 20 noktanın vurulduğunu söyledi.

İsrail ordusu, “İran'daki rejim yeni bir gerilim başlatma hatasına düşerse, karşılık vermek zorunda kalacağız” dedi.

Daha önceki spekülasyonların aksine, saldırılar nükleer tesisleri ya da üst düzey İranlı liderleri hedef almadı.

Ne tür hasar ve kayıplara neden oldu?

İran haber ajansı IRNA tarafından yayınlanan İran ordusunun açıklamasına göre saldırıda iki İran askeri öldü.

Açıklamada, “İran İslam Cumhuriyeti ordusu, İran'ın güvenliğini savunmak, halkı ve İran'ın çıkarlarını korumak için, suçlu Siyonist rejimin saldırılarına karşı koyarken iki savaşçısını feda etti” denildi.

İran, hava savunma sistemlerinin devreye girdiğini ve saldırıların birçoğunu başarıyla püskürttüğünü, diğerlerinin ise “sınırlı hasara” yol açtığını söyledi.

Saldırı sonrasında ne oldu?

Saldırıdan kısa bir süre sonra İran ve Irak ikinci bir emre kadar uçuşların askıya alındığını duyurdu.

Ancak her iki ülke tarafından yapılan açıklamalara göre uçuşlar Cumartesi günü yeniden başlatıldı.

İran hava sahasının yeniden açıldığını ve uçuşların normal seyrinde devam ettiğini söyledi.

Yarı resmi Tasnim haber ajansı “İmam Humeyni ve Mehrabad havaalanları da dahil olmak üzere başkent Tahran'da durumun normal olduğunu” bildirdi.

İran yanıt verecek mi?

İran Dışişleri Bakanlığı Cumartesi günü geç saatlerde bir açıklama yayınlayarak İran'ın İsrail saldırısına karşılık verme hakkı olduğunu savundu.

Açıklamada “İran İslam Cumhuriyeti, BM Şartı'nın 51. Maddesinde öngörülen meşru savunma hakkına dayanarak, kendisini yabancı saldırı eylemlerine karşı savunma hakkına ve görevine sahip olarak görmektedir” denildi.

Tasnim'e göre açıklamada ayrıca “İran, çıkarlarını ve güvenliğini korumak için İran ulusunun tüm fiziksel ve manevi yeteneklerini kullanacaktır” denildi.

Uluslararası Kriz Grubu'ndan Ali Vaez'e göre “İran'ın yanıt vermek için her biri büyük riskler taşıyan birkaç seçeneği var.”

MEE'ye konuşan Vaez, “İsrail'e karşı yeniden saldırılar başlatabilir ve muhtemelen daha büyük bir misillemeyle karşılaşabilir” dedi ve ekledi:

“Vekilleri aracılığıyla dolaylı olarak faaliyet göstermeyi deneyebilir ancak bunlar geçtiğimiz ay içinde önemli ölçüde zayıfladı. Bölgenin başka yerlerinde ABD çıkarlarının olduğu yerlerde -ABD üslerine ya da Körfez'deki ABD müttefiklerine karşı- karşılık verebilir ama o zaman da sadece İsrail'le değil ABD'yle de karşı karşıya kalacaktır.”

Dünya nasıl tepki verdi?

Suudi Arabistan İsrail'in saldırılarını İran'ın egemenliğinin ihlali olarak kınadı. Dışişleri Bakanlığı, krallığın “ülkelerin ve halkların güvenliğini ve istikrarını tehdit ettiğini” söylediği “bölgedeki çatışmanın tırmanmasını reddeden kesin tutumunu” vurguladı.

Saldırının başlamasından kısa bir süre sonra bir açıklama yayınlayan Beyaz Saray, İran'ın bu ayın başlarında gerçekleştirdiği balistik füze saldırısına karşılık olarak İsrail'in saldırılarını “meşru müdafaa uygulaması” olarak nitelendirdi.

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin Cumartesi günü İsrailli mevkidaşı Yoav Gallant ile yaptığı telefon görüşmesinde “ABD'nin İsrail'in güvenliğine ve meşru müdafaa hakkına olan sarsılmaz bağlılığını bir kez daha teyit etti”.

Bakanlıktan yapılan açıklamada, “Bakan, İran ve İran destekli terör örgütlerinden gelen tehditler karşısında ABD personelini, İsrail'i ve bölgedeki ortaklarını korumak için ABD'nin güçlendirilmiş kuvvet pozisyonunu ve ABD'nin herhangi bir aktörün bölgedeki gerilimleri istismar etmesini veya çatışmayı genişletmesini önleme konusundaki kararlılığını vurguladı” denildi.

İngiltere Başbakanı Keir Starmer ise şunları söyledi: “Bölgesel gerilimin daha da tırmanmasını önlememiz ve tüm tarafları itidalli olmaya çağırmamız gerekiyor. İran karşılık vermemelidir.”

Fransa da tüm tarafları “aşırı gerginlik ortamını tırmandıracak her türlü tırmanıştan ve eylemden kaçınmaya” çağırdı.

Pakistan saldırıyı “zaten istikrarsız olan bölgede tehlikeli bir tırmanma” olarak nitelerken, Malezya “uluslararası hukukun açık bir ihlali” olduğunu söyledi.

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) İran'a yönelik saldırıyı kınadı ve azami itidal çağrısında bulundu.

BAE Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada “BAE, İran İslam Cumhuriyeti'nin askeri olarak hedef alınmasını şiddetle kınamakta ve tırmanışın devam etmesinden ve bunun bölgesel güvenlik ve istikrar üzerindeki etkisinden duyduğu derin endişeyi ifade etmektedir” denilerek “risklerden ve çatışmanın genişlemesinden kaçınmak için en üst düzeyde itidal ve bilgeliğin kullanılmasının önemi” vurgulandı.

Irak, “saldırgan politikalarını sürdürdüğünü ve cezasızlıkla gerçekleştirdiği bariz saldırılarla bölgedeki çatışmayı genişlettiğini” söylediği “işgalci Siyonist varlığa” karşı küresel eylemsizliği kınadı.

Bu arada Filistinli İslami Direniş Hareketi Hamas, Cumartesi günü İsrail'in İran'a yönelik saldırısını kınayan bir açıklama yayınladı.

Gruptan yapılan açıklamada, “İslami Direniş Hareketi Hamas, Siyonistlerin İran İslam Cumhuriyeti'ne karşı birçok ildeki askeri bölgeleri hedef alan saldırısını şiddetle kınamaktadır” denildi.

Açıklamada ayrıca, “Bunu İran'ın egemenliğinin açık bir ihlali ve bölgenin güvenliğini ve halkının emniyetini tehdit eden bir tırmanma olarak görüyor, Amerika Birleşik Devletleri tarafından desteklenen bu saldırganlığın sonuçlarının tüm sorumluluğunu işgale (İsrail'e) yüklüyoruz” denildi.

Kaynak: Mepa News

Yorum Yap
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Haberler Haberleri