Suriye'de acil yardım çalışmaları yürüten ancak 'Esed rejimine karşı siyasi propaganda yapıyor' eleştirileri de alan Beyaz Baretliler grubunun destekçisi Mayday Rescue Vakfı'nı kuran İngiliz vatandaşı James Le Mesurier, yaşadığı İstanbul'da öldü.
Bir Beyaz Baretliler çalışanı, Le Mesurier'in cansız bedeninin, Karaköy'deki Mayday Rescue Vakfı'nın ofisinin yakınlarında, sokakta bulunduğunu, bedenin ilk olarak çevredeki caminin müezzini tarafından fark edildiğini söyledi.
Mayday Rescue Vakfı'nın en önemli projesi, Beyaz Baretliler'e desteğiydi.
Vakıf çalışanı, bu ofiste Le Mesurier'in bir odası bulunduğunu ifade etti.
İstanbul Valiliği de Le Mesurier'nin ölümüyle ilgili soruşturma başlattıklarını açıkladı.
Le Mesurier kimdir?
İngiliz vatandaşı Le Mesurier, İngiliz ordusunun eski bir askeri istihbarat görevlisiydi.
2014 yılında, amacını 'çatışma ve doğal afet bölgelerinde acil yardım müdahalesi' olarak tanımlayan Mayday Rescue Vakfı'nı kurdu.
Vakıf, Lübnan ve Mogadişu'da bazı projeler geliştirmekle birlikte asıl olarak Suriye'yle ilgili faaliyet yürüttü.
Vakfın Suriye projeleri için 2015'te İstanbul'da bir ofis kurdu. Le Mesurier, Mayday Rescue Vakfı'nın başkanlığını yürütmeye devam ediyordu.
Mayday Rescue'nün sitesinde vakfa maddi destekte bulunan ülke ve kurumlar şöyle sıralanıyor: Birleşmiş Milletler, Danimarka, Almanya, Hollanda, İngiltere, ABD ve Kanada hükümetleri, Katar Kalkınma Fonu ve birçok hayırsever.
İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth 2016 yılında, "Suriye'deki sivil savunma ve sivillerin korunmasıyla ilgili yaptığı hizmetlerden ötürü" Le Mesurier'ye şövalyelik unvanı verdi.
Geçen hafta Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zakharova, Le Mesurier'nin eski bir MI6 (İngiliz Gizli İstihbarat Servisi-SIS) ajanı olduğunu, yıllarca Balkanlar ve Orta Doğu'da görev yaptığını iddia etti.
Zakharova, Le Mesurier'nin Kosova'da görev yaptığı dönemde "terör örgütleriyle" bağlantısının olduğunun bildirildiğini de öne sürdü.
Beyaz Baretliler kimdir?
Mayday Rescue Vakfı'nın sitesinde en büyük program olarak Suriye'deki Beyaz Baretliler grubunun desteklenmesi gösteriliyor.
Beyaz Baretliler'in internet sitesinde, Suriye'nin yerelinde sivil, acil yardım gruplarının 2013'te oluşmaya başladığı, 2014'te bunların bir araya gelerek Beyaz Baretliler'i kurduğu ve grubun demokratik bir şekilde seçilen bir yönetimi olduğu belirtiliyor.
Grup, birçok Batı ülkesinde insani yardım yönüyle öne çıkıyor ve önemli destek görüyor.
Türkiye'deki Beyaz Baretliler gönüllülerine Arama Kurtarma Derneği de (AKUT) eğitim desteği verdi.
2016'da Beyaz Baretliler yetkilileri, "belki de öleceklerini bile bile insanların yardımına koştuklarını" söylemişti.
Grup, 2016'da alternatif Nobel ödülü olarak görülen Right Livelihood ödülü alan kurumlar arasında yer aldı.
Grubun çalışmalarını anlatan Netflix yapımı 'Beyaz Baretliler' belgeseli 2017 yılında en iyi kısa belgesel film ödülünü kazandı.
Beyaz Baretliler'in Halep kentindeki çalışmalarını anlatan 'Last Men in Aleppo' (Halep'teki Son Adamlar) ise aynı yıl Sundance Film Festivali'nde belgesel dalında Büyük Jüri Ödülü'ne layık görüldü.
Bununla birlikte gruba çok ciddi eleştiriler de yöneltiliyor.
"Propaganda yapıyor" eleştirisi
Grubu eleştirenlerin başında Esed rejimi ve onun Rusya gibi müttefikleri geliyor.
Bu eleştirilerin temelinde grubun 'insani yardım kılıfını kullanarak Esed rejimi karşıtı propaganda yaptığı' iddiası yer alıyor.
Grubu eleştirenler Beyaz Baretlilerin 'El Kaide bağlantılı grup üyeleri dâhil birçok militana bünyesinde yer açtığını, sahada onlarla işbirliği içinde hareket ettiğini' öne sürüyor.
Grubun bazı videolarının 'gerçek değil mizansen olduğu' da iddialar arasında.
2017 yılında Halep'teki bir saldırıdan sonra çekildiği belirtilen, beş yaşındaki Ümran adlı çocuğu ambulansta gösteren ve 'kurgu' eleştirileri alan video, Beyaz Baretliler'in bu konuda en fazla tartışılan görüntülerinden oldu.
Ayrıca yine grubun, Esed rejimi rejiminin 'kimyasal silah saldırısı düzenlediği' iddialarını, 'teyitli edilmiş bir bilgi' gibi kamuoyuna yayarak Suriye'ye yönelik olası bir 'dış müdahaleyi meşrulaştırmaya çalıştığı' da iddia ediliyor.
Bu tip durumların son örneği, 2018 yılında Suriye'nin Doğu Guta bölgesindeki Duma'da kimyasal saldırı kullanıldığı iddiasının,grubun bir videosuyla yayılması oldu.
Bu arada İsrail, 2018 yılında grup üyelerini Golan Tepeleri üzerinden İsrail'e alıp oradan Ürdün'e göndererek tahliye ettiğini duyurdu.
İsrail ordusu IDF, Beyaz Baretlilerin tahliye edilmesi talebinin ABD ve Avrupa ülkelerinden geldiğini söyledi.
Bu da grubun İsrail devleti ile de yakın ilişkileri olduğu yönündeki iddiaları gündeme taşıdı.