Irak'ın en zengin petrol yataklarından bir kısmı Kerkük'te bulunuyor. Büyük bir ekonomik gücü elinde tutan Kerkük, Irak'taki petrol üretiminin yaklaşık yüzde 40'ını sağlıyor.
Amerikan Enerji Bakanlığı verilerine göre, Kerkük’ün petrol rezervleri 8,7 milyar varil. Türkiye’nin bir günlük ham petrol ihtiyacı ise, günlük 700 bin varil.
2003 yılından bu yana demografik yapısında büyük değişimin yaşandığı ve 14 yıl içerisinde sistematik göç sonucu nüfusunun çoğunluğunu Kürtlerin oluşturmaya başladığı kentte, Türkmenler ve Araplar da yaşıyor. Tüm grupların üzerinde hak talep ettiği Kerkük, farklı etnik yapısı nedeniyle Irak'ta statüsü tartışmalı kentler arasında yer alıyor.
Kerkük'ün çevresindeki köylerle birlikte nüfusu 1,4 milyon. Kent merkezinde ise 900 bin kişi yaşıyor. Barzani yönetimi, kentin bir Kürt şehri olduğunu öne sürüyor. Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı (IKBY) Mesut Barzani, Kerkük’ü, "Kürtlerin Kudüs’ü" olarak tanımlıyor.
Irak'ta ABD işgali sonrası yazılan anayasa, Kerkük'ün statüsüne ilişkin kararın 2007 yılında yapılacak bir referandumla alınmasını öngörüyordu. Ancak bu referandum, 10 yıldır düzenlenmedi. Kerkük vilayet seçimleri de 2005 yılından bu yana yapılmıyor.
Özetle, bir çok grubu bünyesinde barındıran Kerkük'te yaşanacak bir çatışmanın, Irak ve bölge için ciddi sonuçları olmasından endişe ediliyor. IKBY Başbakanı Neçirvan Barzani bu endişeyi dile getirirken "savaş" uyarısı yaptı. "Erbil ve Bağdat arasında bir savaş, IŞİD'in tekrar güç kazanmasını sağlar" diyen Barzani, olası bir savaşın hem Irak hem de tüm bölge için direk ve ağır sonuçları olacağını söylemişti.
Kerkük'ün demografik yapısının değiştirilmesinden sonra kentin valiliğine 2011 yılında KYB'li bir Kürt olan Necmeddin Kerim getirilmişti. Kerim'in PKK'ya sempati ile baktığı ve şehirdeki PKK yapılanmasının önünü açtığı belirtiliyor.
Ankara çoklu etnik yapısı nedeniyle Kerkük’te tek bir unsurun baskın olmaması fikrini savunuyor. Ankara, Türkmenlerin güvenliği ve Türkmen nüfusun yaşadığı bölgelerde istikrarın sağlanmasına büyük önem veriyor. Ancak Türkmenlerin önemli bir çoğunluğu İran etkisinde bulunuyor ve Türkmen silahlı gruplar İran destekli Haşdi Şabi yapılanmasını destekliyor. Haşdi Şabi, bölgede Türkiye karşıtı bir politika izliyor.