Kavcıoğlu, Merkez Bankası'nın döviz rezervlerine değinerek swap ve reeskont kredileri gibi unsurların döviz rezervlerine olumlu katkılar vererek rezervleri 120 milyar doların üzerine çıkardığını ifade etti.
Konuşmasında gıda fiyatlarına da değinen Kavcıoğlu Türkiye'nin gıda fiyatlarında en çok artış yaşanan ülkelerden biri olduğunu ama fiyat artışlarının talep kompozisyonundaki normalleşme, arz kısıtlarının hafiflemesi ve baz etkilerinin devreden çıkmasıyla gerileme kaydedeceğini söyledi. Kavcıoğlu, gıda fiyatlarına ilişkin şunları kaydetti:
"Türkiye, ülkelerarası bir değerlendirme yapıldığında fiyatların en çok arttığı ülkeler arasında yer almaktadır. Tabloda, Ağustos ayında gıda enflasyonunun son üç yılın ortalamasından oldukça yüksek gerçekleştiğini görüyoruz."
Kavcıoğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar:
“Sonuç olarak gerek kapanma sürecinde gerekse hala içerisinde olduğumuz normalleşme sürecinde merkez bankalarının önemli rol üstlendiğini görüyoruz. Finansal sistemin işlemeye devam etmesi, gerek bankacılık gerekse reel sektörün salgın koşulları nedeniyle gördükleri hasarın en aza indirilmesi, kapanmaların ekonomik ve sosyal maliyetleri gibi konularda merkez bankası politikalarının oldukça etkili olduğu geride bıraktığımız dönemde açıkça görüldü”
2021 yılı ilk yarısına ilişkin açıklanan veriler, büyümedeki olumlu görünümün devam ettiğini gösterdi. Avrupa'daki aşılamaya ilişkin olumlu görünüm, turizm ve dış talep kanalları aracılığıyla ekonomimize yansıyor. Bu çerçevede net ihracat da büyümeye olumlu katkı vermeye devam ediyor. Yüksek frekanslı veriler, açılmanın etkisiyle işgücü piyasasında da toparlanmaya işaret ediyor.
Rezervlerdeki iyileşme öngörülerimiz ile uyumlu seyrediyor. Rezervlerimiz 85-90 milyar ABD doları seviyelerinden yaklaşık 30 milyar ABD doları artışla 120 milyar ABD doları seviyesinin üzerine çıktı.