CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı İnce, seçim sonrası beklenen açıklamayı gerçekleştirdi.
İnce'nin açıklamasından satır başları şöyle:
-Bu asparagas haberlerle başlayayım. Bunların hepsi yalan, beni kimse tehdit etmedi. Beni tehdit edecek adam da henüz yeryüzüne gelmedi. Yok eşimi kaçırmışlar, beni tehdit etmişler…
-İkincisi, 15 milyon yurttaşımız bana oy verdi. Bir kere hedefimiz bu 15 milyonu 30 milyon yapmak. Eğer 15 milyon insan cumhurbaşkanlığı seçiminde oy veriyorsa bu kısa sürede 30 milyon yapılabilir ve bunun için uğraşacağım.
-Bir diğeri, sayın Erdoğan'a. Sayın Erdoğan, lütfen, artık bugünden sonra AK Parti Genel Başkanı gibi davranmayınız, 82 milyonunun cumhurbaşkanı olunuz. Benim sloganımı kullanmanızı tavsiye ederim. Artık hepimizin cumhurbaşkanı olun. Artık herkesi kucaklayın, ben seçilseydim öyle yapacaktım.
-Ülkemizin ve demokrasimizin ve bizlerin gelecekteki yaşamını etkileyecek bir seçim yaşadık. Bu seçim ilan edilme biçiminden sonuçlarının açıklanmasına kadar her şeyiyle adaletsiz bir seçim oldu. Seçime kan bulaştı. Suruç ve Erzurum'da yaşananlar, bu seçimi kan bulaşan seçim olarak tarihe kaydolmuştur. Yaşamını yitirenlere bir kez daha başsağlığı diliyorum.
-Seçim sonuçlarına dönük elbette açıklanmaya yönelik noktalar bulunmaktadır. 16 Nisan'da 'hayır' ve 'evet' olarak bir şekillenme çıkmıştı. Hayır blokunun 16 Nisan'dan geride bir oy alması, açıklanmaya muhtaçtır. Sandıklarda çeşitli usulsüzlükler yaşandığını gördük. Görevli arkadaşlarımız, mücadale ettiler bunlarla. Onları kutluyorum, kendi adıma ve ülkemiz adına teşekkür ediyorum.
-Seçimde her sandıkta ıslak imzalı tutanak tutulur. Bizim için gerçek seçim sonuçları bu tutanaklarda yazan sonuçlardır. Görevlilerimizin bize ulaştırdığı tutanaklarda YSK'nın açıkladığı rakamlarda anlamlı bir farklılık yoktur. Toplam sonucu değiştirecek nitelikte değildir. Dolayısıyla, seçim sonuçlarını kabul ediyorum. Elbette söyleyeceğimiz çok şey var öncesi ve sonrası için.
-(Seçim sistemine ilişkin) Bunu yaşayacağız ve bedelini ödeyeceğiz. Türkiye, 143 yıldır parlamenter sistemle bağını koparmıştır. Bir süre daha kurumlara ve kurallara dayalı bir toplum olmayacağımız anlaşılmıştır.
-Tam anlamıyla bir tek adam rejimine geçilmiştir. Sistemin içinde bir mekanizma yoktur. Geleceğimize dair her zaman kaygılarımız olmaya devam edecektir. Biz durum ne olursa olsun mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu seçim sürecinde her 3 vatandaşımızdan birinin onayını almış biri olarak tüm vatandaşlarımın taktidirini kazanma sürecine devam edeceğim.
-Bize düşen, söylediklerimizin takipçisi olmak ve seçimde birlikte yaşadığımız heyecanı, inancı büyüyerek devam ettirmektir. Türkiye, Tayyip Erdoğan ve kadrolarıyla, yönetim anlayışıyla içinde bulunduğumuz koşullarla yaşamını sürdüremezler. Kendileri, sorunlarımızın nedenleridir. Onlardan sorunların çözmelerini beklemek doğaya aykırıdır.
-Bu seçimden çıkaracağımız sayısız dersler bulunnmaktadır. Yapılan her şey bir şekilde eksiklikler içerebilir. Bunları tamamlamak zorundayız. Bize duyulan güveni güçlendirmek, güvensizlikleri ortadan kaldırmak zorundayız. Türkiye, herkesin Türkiyesi olana kadar mücadelemiz sürecektir. Birbirimize güvendiğimizde çok şeyler başardığımızı bu seçim göstermiştir.
-15 milyon insan bana güvenip oy vermiştir, 15 milyonda gençlerin payının çok yüksek olduğunu biliyorum. 50 günlük yerine 500, 5000 günlük kampanya ile devam edeceğiz. Sizlerin bana güveni devam ettiği sürece, ben bu mücadeleyi sürdüreceğim.
-Beni yalnız bırakmayan yurttaşlarımıza, bayraklarımızı asan gençlerimize, broşürlerimizi dağıtan kadınlarımıza, basın mensuplarına, güvenlik güçlerine… Hepsine teşekkür ediyorum.
-(CHP Genel Başkanlığı'na aday olacak mı) Parti içi konuları tartışmayacağım sizinle, istediğiniz kadar sorun cevap vermeyeceğim. Mücadele etmek için illa milletvekili olmak gerekmez. Mücadelenin çok çeşitli yolları var, siyasi kadrolarda bulunmuş bir insanın onun yolunu bulacaktır.
-(CHP seçimlerde ne yapmalı?) Ben tek başıma CHP'ye akıl verecek konumda değilim. Ortak akılla ortak iyi bulunmalıdır. CHP'ye yön biçecek konumda değilim.
-Bir hatam oldu, kabul edeyim. Ben İsmail Küçükkaya'ya arkadaşça bir mesaj attım, haber yapacağını tahmin etmedim. Benim gibi deneyimli bir siyasetçinin bunu yapmaması gerekirdi. Vatandaşlarımızın bunu benden öğrenmesini gerekirdi.
-Takip ediyordum sonuçları, her şey netleşsin açıklama yapacaktım. Ekrana çıkacaktım. Gazetecilerle dost olurken daha dikkatli olmak gerekiyormuş. Hata benim. Özür diliyorum.