1992 yılından bu yana Lübnan Hizbullahı'nın liderliğini yürüten Hasan Nasrallah, dün İsrail'in başkent Beyrut'ta düzenlediği hava saldırısında öldürüldü.
Hizbullah'ın bugün Nasrallah'ın ölümünü açıklamasının ardından, grubun yeni liderinin kim olacağı tartışmaları da başladı.
1992 yılında göreve gelen Nasrallah, Hizbullah'ın üçüncü lideriydi. Grubun ilk lideri Subhi Tufeyli 1989-1991 yılları arasında görev yapmış, ardından liderliğe Abbas Musavi getirilmişti. Musavi'nin 1992 yılında İsrail saldırısında öldürülmesi sonrasında koltuğa Nasrallah oturmuştu.
Son saldırılarda birçok siyasi ve askeri liderini kaybeden grubun başına geçecek isimler de saldırı tehdidi altında bulunuyor.
Bu doğrultuda, Hizbullah'ın başına geçebileceği düşünülen iki isim bulunuyor: Naim Kasım ve Haşim Safiyeddin.
Naim Kasım
1953 yılında Lübnan'ın güneyindeki Kefr Fila yerleşiminde doğan Naim Kasım, Muhammed Hüseyin Fadlallah gibi Şii din adamlarından dersler aldı. Ayrıca Lübnan Üniversitesi'nde Kimya Bölümü'nden mezun oldu.
1970'lerden itibaren Şii siyasi hareketinin içerisinde aktif olan Kasım ilk olarak Emel Hareketi'ne ve ardından kurulan Hizbullah'a katıldı. Zaman içerisinde yükseldi ve grubun Genel Sekreter Yardımcısı oldu.
Naim Kasım, Nasrallah'ın ardından ikinci adam olarak anılıyordu.
Haşim Safiyeddin
Nasrallah'ın kuzeni olan Safiyeddin 1964 yılında Lübnan'ın güneyindeki Deyr Kanun en Nehr'de dünyaya geldi.
Irak'ın Necef ve İran'ın Kum havzalarında Şii dini eğitimleri aldı, buralarda Nasrallah ile beraber bulundu.
1994 yılında Nasrallah'ın daveti üzerine Lübnan'a geri dönerek Hizbullah'a katıldı ve 1995'te grubun Şura Meclisi'nin bir parçası oldu. 2006 yılında İran tarafından "Nasrallah'ın muhtemel halefi" olarak görülmeye başlandı. Safiyeddin aynı zamanda 2020 yılının Haziran ayında oğlunu İranlı general Kasım Süleymani'nin kızıyla evlendirdi. Bu beraberliğin kendisini İran açısından daha önemli bir figür haline getireceği düşünülüyor.
Naim Kasım ve Haşim Safiyeddin'in halen hayatta olup olmadığı bilinmiyor. Bu iki ismin de Beyrut'taki saldırıda hedef alınanlar arasında bulunuyor olabileceği belirtiliyor.
Hayatta olmaları halinde söz konusu iki isimden birinin Hizbullah'ın başına geçebileceği vurgulanıyor.
Kaynak: Mepa News