İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze'de tutulan rehinelerin serbest bırakılması ve çatışmaların durdurulması için içeride ve dışarıda baskılar artarken yoğun siyasi manevralar yapıyor.
İsrail'in Filistin topraklarındaki saldırılarına ara vermesi karşılığında rehinelerin serbest bırakılmasını öngören bir teklif İsrail, Katar, Mısır ve Amerika Birleşik Devletleri tarafından masaya yatırıldıktan sonra Hamas liderleri tarafından değerlendiriliyor.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'in yakında İsrail'e giderek Netanyahu ile teklif üzerine görüşmeler yapması bekleniyor.
Ancak İsrail'deki iktidar koalisyonunun aşırı sağcı üyeleri, teklifin kabul edilmesi halinde Netanyahu hükümetini düşüreceklerini söyledi ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir Çarşamba günü parlamentoyu uyardı: "Tehlikeli bir anlaşma hükümetin dağılması anlamına gelir."
AFP'ye konuşan uzmanlar, rehineler konusunda kamuoyunun öfkesi giderek artarken Netanyahu'nun aşırı sağcı müttefiklerinin çekilme tehditlerine rağmen onları yanında tutmaya çalıştığını söyledi.
Ben-Gurion Üniversitesi'nden İsraela Oron, Filistinli tutuklular karşılığında İsrailli rehinelerin serbest bırakıldığı önceki bir anlaşmaya atıfta bulunarak, "İsrail kamuoyunun hükümet üzerindeki baskısı nedeniyle... hükümetin bir tür tutuklu takasını kabul edeceğini düşünüyorum" dedi.
"Netanyahu koalisyonunu bu rehine anlaşmasına hazırlamaya çalışıyor."
Muhalefet lideri Yair Lapid Çarşamba günü başbakana alternatif bir seçenek sunarak, rehinelerin serbest bırakılması anlamına gelmesi halinde partisinin çatışmaların durdurulmasını destekleyeceğini söyledi.
İsrail yayın kuruluşu Channel 12'ye konuşan Lapid, "Rehinelerin siyasi nedenlerle serbest bırakılmaması için hazır değilim, bu yüzden ne gerekiyorsa yapacağız, hükümete girmemiz gerekiyorsa hükümete gireceğiz" dedi ve Netanyahu'nun parlamento çoğunluğunu korumak için koalisyona katılmayı teklif etti.
Koalisyon tehdidi üzerine şüpheler
Ancak uzmanlar, Perşembe günü yapılması planlanan Lapid-Netanyahu görüşmesinin son anda iptal edilmesinin, iki güç arasındaki siyasi açılımların bir sonuca ulaşıp ulaşmayacağı konusunda şüphe uyandırdığını söyledi.
Ben-Gvir ve diğer aşırı sağcı liderlerin hükümeti düşürme tehditlerini hayata geçirecekleri yönündeki iddialar uzmanlar tarafından reddediliyor.
Kudüs İbrani Üniversitesi'nde siyaset bilimi profesörü olan Reuven Hazan, "Aşırı sağcıların kendi hayalleri olan bir hükümeti parçalayacaklarını düşünmüyorum, bu şimdiye kadarki kariyerlerinin en yüksek noktası ve bir daha tekrar etmesi pek mümkün değil" dedi.
Kasım ayında çatışmalara verilen ara bir hafta sürerken, son anlaşma altı haftalık bir duraklamanın önünü açmayı hedefliyor.
AFP'ye konuşan bir Hamas kaynağı üç aşamalı planın bu duraklamayla başlayacağını ve Gazze Şeridi'ne daha fazla yardım ulaştırılacağını belirtti.
Görüşmelerin hassasiyeti nedeniyle isminin açıklanmasını istemeyen kaynak, bu aşamada sadece Gazze'deki "kadın, çocuk ve 60 yaş üstü hasta erkeklerin" İsrail'deki Filistinli tutuklular karşılığında serbest bırakılacağını söyledi.
Ayrıca "İsrail güçlerinin geri çekilmesine ilişkin müzakerelerin" de yapılacağını ve olası ek aşamaların daha fazla rehine-tutsak takasını içereceğini söyleyen kaynak, bölgenin yeniden inşasının da anlaşmada ele alınan konular arasında olduğunu sözlerine ekledi.
Uzmanlar Netanyahu'nun rehinelerin serbest bırakılmasının aciliyetini kabul etmekle Hamas'ın taleplerine boyun eğmiş görünmemek arasında hassas bir denge kurmak zorunda olduğunu belirtiyor.
"Bedeli ne olursa olsun olmaz"
Başbakan Çarşamba günü yaptığı açıklamada hükümetinin "rehinelerimizi serbest bırakacak bir anlaşmaya varmak için çalıştığını ancak bunun bedelinin 'ne olursa olsun' olmayacağını" söyledi.
Netanyahu, "Gazze'den asker çıkarmayacağız, savaşı sona erdirmeyeceğiz ve binlerce teröristi serbest bırakmayacağız" dedi.
Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları öncülüğündeki Filistinli gruplar 7 Ekim’de İsrail’in güneyine yönelik saldırıda yaklaşık 250 kişiyi rehin almıştı.
Kaynaklar Gazze’de 132 rehinenin olduğuna inandıklarını ve bunlar arasında en az 27’sinin İsrail tarafından düzenlenen saldırılarda öldüğüne inanıldığını belirtiyor.
Gazze’deki Sağlık Bakanlığı verilerine göreyse İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne yönelik devam eden aralıksız ve hiçbir hedef gözetmeyen saldırılarında yarısından fazlası kadın ve çocuk olmak üzere ne az 27.000 kişi hayatını kaybetti.
Uzmanlar Netanyahu ve aşırı sağcı koalisyon üyelerinin, yeni bir rehine anlaşması yapılsa bile, savaş boyunca aynı çizgide kalmaya devam edeceklerini söylüyor.
Kudüs İbrani Üniversitesi'nden Hazan, "Netanyahu'nun kendisi için önemli olan konularda kendisini desteklemeye istekli olanları birden bire bir kenara atacağını düşünmüyorum" dedi.
Kaynak: Mepa News, AFP