Lübnan siyasi tarihinin önde gelen isimlerinden Refik Hariri, 1 Kasım 1944 tarihinde Lübnan'ın liman şehirlerinden Sayda'da doğdu.
Sünni kesimden gelen, yoksul bir çiftçi ailenin oğluydu. İlk ve orta öğrenimini Sayda'da alan Hariri, daha sonra Beyrut Arap Üniversitesi'nde İşletme Fakültesi'nde okudu.
Kısa bir süre sonra, 1966 yılında Suudi Arabistan'a yerleşti. Burada öncelikle özel dersler verme ve muhasebecilik gibi işlerle meşgul oldu. Ardından iş dünyasına girdi.
1970 yılında kendi inşaat şirketini kurarak, gelişmekte olan Ortadoğu ülkelerinde inşaat alanında çok sayıda yatırımda bulundu, bu süreç içerisinde servetini ve konumunu artırdı. Zamanla bankacılık, telekomünikasyon, emlak gibi alanlara da girdi. 1983 yılında Hariri Vakfı'nı kurarak Lübnanlı öğrencileri yurt dışına gönderdi.
Bu yıllarda devam eden Lübnan İç Savaşı'na son verilmesi için Taif'te toplanan konferansa katılan Lübnanlı rakip tarafların masraflarını cebinden ödeyerek, Lübnan'da barışa katkı sağlamak istediği mesajını verdi. İç savaş esnasında da Lübnan halkına ve altyapısına önemli maddi yardımlarda bulundu.
İç savaşın sona ermesinin ardından Lübnan'da siyasi faaliyetlere başlayan Refik Hariri 1992'de meclise seçildi ve kısa bir süre sonra başbakan oldu. Hariri'nin başbakanlığı sırasında en büyük zorluk, 16 yıla yakın süren iç savaşın izlerini silmekti. Hariri altyapı açısından, siyasi ve sosyal açıdan bu yönde bir politik ajandayı sürdürdü.
1998 yılında, siyasi rakibi olan ve Cumhurbaşkanı seçilen Emile Lahoud ile yaşadığı anlaşmazlıklar dolayısıyla başbakanlık görevini bıraktı.
2000 yılında tekrar başbakan seçildi. Yeni başbakanlık döneminde de ülkenin ekonomisini düzeltmek, iç savaş sürecinde İsrail'in işgal ettiği ve 2000 yılında askerlerini çektiği Güney Lübnan'ın yeniden inşası gibi meselelerle meşgul oldu. Bu dönemde her ne kadar Lübnan iç savaşın izlerini silmeyi büyük ölçüde başarıp ülke turizmini canlandırdıysa da, Suriye'nin Lübnan işgali bir numaralı siyasi gündem maddesi olacaktı.
Hariri Birleşmiş Milletler'in kararı doğrultusunda tüm yabancı güçlerin Lübnan'ı terk etmesi gerektiğini savunuyordu. Elbette bunların en önde geleni Suriye'ydi.
Hariri, devlet başkanı Lahoud'un görev süresinin, Suriye'deki Esed rejiminin destek olduğu bir anayasa değişikliği ile uzatılması sonucu bir kez daha, 2004 yılı Ekim ayında istifa etti. Bu Hariri'nin son siyasi hamlesi olacaktı.
14 Şubat 2005 tarihinde Refik Hariri Beyrut'ta, konvoyunun geçtiği sırada yaklaşık 2 tonluk patlayıcı yüklü bir aracın infilak ettirilmesi sonucu yaşamını yitirdi.
Hariri suikastının failinin Esed rejimi ve Hizbullah olduğu ifade edildi. Ancak olay halen tamamen aydınlatılamadı.
Hariri'nin ölümünün ardından, özellikle 2006 savaşı sonrası Lübnan, büyük ölçüde İran destekli Hizbullah'ın hakimiyetine geçecekti.
Kaynak: Mepa News