Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov Özbekistan'ın başkenti Taşkent'te Afganistan üzerine yapılan bir konferansta yaptığı konuşmada, Taliban'ın Afganistan'ın yarısını tamamen ya da kısmen kontrol ettiğini söyledi.
Taliban'ın Afganistan'daki saldırılarını sürdürdüğünü söyleyen Lavrov, Afganistan'da güç kullanılarak bir yere varılamayacağını, Taliban ve Kabil hükümeti arasında yapıcı bir diyaloğun başlaması gerektiğini ifade etti.
Taşkent'teki Afganistan konferansında konuşan diğer bir isim ise ABD destekli Kabil hükümeti devlet başkanı Eşref Gani oldu. Taliban'a karşı bölgesel işbirliği kurulması gerektiğini ve ortak çalışmayı öneren Gani, ülkesinde güçlü bir siyasi irade bulunması gerektiğini söyledi.
Ellerindeki toprağın yüzde 90'ını kaybetmişlerdi
ABD'nin 2001 yılında Afganistan'ı işgal etmesi sonrası iktidardan düşen ve kontrolündeki toprakların yüzde 95'ini kaybeden Taliban hareketi, 2009 yılı sonrası saldırılarında ciddi bir ivme kazandı. Obama yönetimi döneminde ABD askerlerinin Afganistan'ı terketmesi kararlaştırılmış ancak Taliban'ın ülkede yönetimi tekrar ele alma ihtimalinin kuvvet kazanması nedeniyle karardan geri adım atılmıştı.
Afganistan'da İslam hükümlerine dayalı bir yönetim kurmak isteyen Taliban hareketi, 2001 yılında 11 Eylül saldırılarını planlayan El Kaide lideri Usame bin Ladin'i teslim etmeyerek ABD'ye karşı cephe almıştı. Dönemin -kurucu- Taliban lideri Molla Ömer , "bir Müslümanın kafire teslim edilmesinin İslam dininde yasaklandığını" ileri sürerek ABD'nin tekliflerini reddetti.
Molla Ömer o dönem Amerika'nın Sesi'ne verdiği röportajda, "Bu, Usame bin Ladin’in meselesi değil. İslam’ın meselesi. Mevzubahis olan İslam’ın saygınlığı. Dünyevi işler açısından bakarsak Amerika çok güçlüdür. Velev ki iki kat veya iki kat daha güçlü olsa bile bizi mağlup etmek için yeterince güçlü olamazdı. Biz eminiz eğer Allah bizimle olursa bize kimse zeval veremez.Biz de endişe duyuyoruz. Büyük sorunlar önümüzde uzanıyor. Fakat Allah’ın rahmetine rağbet ediyoruz. Bizim için kader anı gelmiş gibi görünüyor olabilir fakat Allah’ın lütfu Müslümanlarla beraberdir." ifadeleri kullanmıştı.
Kaynak: Mepa News