Rusya ve Çin, ABD’nin Birleşmiş Milletler’de (BM) sunduğu iki öneriye karşı harekete geçti. Söz konusu önerilerden ilki, BM’nin İran’a uyguladığı ve ekim ayında sona erecek olan silah ambargosunun süresinin uzatılması, diğeri de BM Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) İran’a yönelik tüm yaptırımların aktifleştirilmesi.
Tahran dün Rusya ve Çin’i ABD’nin çabalarına direnmeye teşvik etmek için harekete geçti. İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani dün İran resmi televizyonundan yayınlanan konuşmasında şunları söyledi:
“Hâlihazırda öfkeli ve gergin olan Amerikalılar, konuyu BGMK’ya taşımak istiyorlar. Özellikle iki dost ülke; Rusya ve Çin'in ABD’nin planına direnmesini bekliyoruz. ABD başaramayacak ve eskiden olduğu gibi, yaptırımlar altında dahi kendimizi savunma yeteneğimizi güçlendireceğiz.”
AFP’nin haberine göre Ruhani açıklamasında “BMGK’nın 2231 sayılı kararı uyarınca İran'a dayatılan her türlü silah ambargosunun kaldırıldığı bir noktaya geleceğiz” ifadelerini kullandı.
BMGK’da veto yetkisi bulunan Rusya ve Çin daha önce, İran'a yönelik ambargonun yeniden uzatılmasına karşı olduklarını açıklamışlardı. Ancak Washington, BM ile İran’a uygulanan ambargoyu uzatmaya ve sıkılaştırmaya yönelik daha sert bir tutum sergilerken söz konusu ambargonun kaldırılması halinde İran’ın Ortadoğu’daki çatışmaları tetikleyecek silahlara sahip olabileceğini öne sürüyor. Bununla birlikte ABD, ‘BMGK’nın ambargoyu uzatmaması halinde nükleer anlaşmada öngörülen bir prosedürü kullanarak silah ambargosu da dâhil olmak üzere İran'a yönelik tüm BM yaptırımlarını etkinleştirmeyi’ planlıyor.
Ne var ki Rusya ve Çin, Washington’ın İran’a karşı tüm yaptırımların BMGK nezdinde geri dönüşünü aktive etme kabiliyeti hakkındaki iddialarına karşı tavırlarını göstermeye başladılar. Reuters, Ruhani’nin açıklamasından birkaç saat önce Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi’nin, BMGK’nın 15 üyesine ve BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e ABD’nin girişimlerini protesto eden birer mektup gönderdiklerini bildirdi.
Lavrov, bu hafta açıklanan 27 Mayıs tarihli mektubuyla ABD’nin girişiminin ‘akılsızca ve sorumsuzca ve kesinlikle kabul edilemez’ olduğunu iletti. Öte yandan ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Kelly Craft geçen hafta yaptığı açıklamada silah ambargosu tasarı taslağının yakında BMGK üyelerine dağıtılacağını söyledi. BMGK’da veto yetkileri olan Rusya ve Çin, İran'a uygulanan silah ambargosunun süresinin uzatılmasına karşı olduklarını ve ABD'nin taslak tasarısını engelleyeceklerini daha önce de açıklamışlardı. Bu yüzden Washington, derhal yaptırımların yeniden uygulanmasını sağlama tehdidiyle ilerlemek zorunda kalacak.
Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ise 7 Haziran tarihli mektubunda, ABD’nin artık çekildiği nükleer anlaşmanın tarafı olmadığını ve BMGK’dan derhal İran’a yaptırımlar uygulanmasını talep etme hakkı bulunmadığını bildirdi.
İran'a uygulanan ambargo
ABD 2018'de İran ve P5+1 ülkeleri (BMGK’nın 5 daimi üyesi İngiltere, ABD, Çin, Fransa, Rusya ile Almanya) arasında imzalanan nükleer anlaşmadan çekilerek İran’a ülke ekonomisi felç eden yaptırımları yeniden uyguladı.
BM’nin 2231 sayılı kararı uyarınca İran’a uygulanan silah ambargosu, ekim ayından itibaren kademeli olarak hafifletilmeye başlayacak. Karara göre silah ambargosu tankları, savaş uçaklarını, savaş gemilerini, füzeleri veya füze sistemlerini kapsıyor. Ancak İran'ın balistik füze programında kullanabileceği malzeme, ekipman ve teknolojiye yönelik ambargo Ekim 2023'e kadar yürürlükte kalacak.
Diğer yandan Avrupa Birliği (AB), BM yaptırımlarının kaldırılmasının ardından İran’a yönelik kendi silah ambargosunu uygulamaya devam edeceğini duyurdu.
Bununla birlikte dünkü Bakanlar Kurulu toplantısında ABD yaptırımlarının İran’a yıllık 50 milyar dolarlık gelirine mal olduğunu açıklayan Ruhani, ‘herhangi bir hükümetin böyle bir ekonomik kayıpla karşı karşıya kalması durumunda çökeceğinin’ altını çizdi.