Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es Sisi, video konferans yoluyla düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) 75. Genel Kurul oturumunda yayınlanan videoda, “Nil Nehri bir tarafın tekelinde değil ve Nil suları diğer kardeşlerin haklarını zedelemeden Mısır’ın hayatta kalması için bir gereklilik” dedi.
Sisi, konunun ciddiyeti ve önemiyle birlikte uluslararası barış ve güvenliğin korunmasıyla doğrudan bağlantısı nedeniyle 29 Haziran’da Mısır’ın konuyla ilgili bir istişare toplantısı yapma çağrısına BM Güvenlik Konseyi’nin yanıt verdiğini de söyledi.
Sisi, ülkesinin Nahda (Rönesans) Barajı ile ilgili endişelerini ayrıca şu ifadelerle dile getirdi;
“Nahda Barajı hakkında, Mısır ulusunun, komşu ve dost bir ülkenin binlerce yıldır milyonlarca insana hayat veren bir nehir üzerinde inşa ettiği bu projeyle ilgili artan endişesini iletmek istiyorum. Yaklaşık on yılımızı Sudan ve Etiyopya’daki kardeşlerimizle, barajın doldurulması ve işletilmesinin yanı sıra dost Etiyopya halkının kalkınma gereksinimleri ile Mısır’ın su çıkarlarının korunması arasında gerekli dengeyi sağlayacak bir anlaşmaya varmak için özenli müzakerelerde geçirdik.
İçinde bulunduğumuz yıl boyunca, ABD’nin Dünya Bankası’nın yardımıyla sponsor olduğu görüşmelerle üç ülkenin pozisyonlarını yakınlaştırmak amacıyla birbirini izleyen yoğun müzakere turlarından geçtik. Kardeşim Sudan Başbakanı’nın girişimiyle ve ardından Afrika Birliği’nin şu anki başkanı olarak Güney Afrika Cumhuriyeti tarafından çağrılan müzakere turlarına da samimiyetle katıldık. Ne yazık ki, ancak bu çabalar istenen sonuçları vermedi.”
Sisi Libya konusuna da değinerek, Mısır’ın Suheyrat’ta imzalanan siyasi anlaşma, Berlin konferansının sonuçları ile Temsilciler Meclisi Başkanı ve Libya Ulusal Ordusu komutanı tarafından başlatılan Kahire Deklarasyonu temelinde BM önderliğindeki siyasi çözüm yoluna bağlı kaldığını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Sisi konu hakkında, “Uluslararası toplumun, bir avuç ülkenin para, silahla ya da güvenli sığınaklarla birlikte medya ve siyasi platformlar sağlayarak ve hatta terörist unsurların Libya ve Suriye gibi çatışma bölgelerine hareketini kolaylaştırarak verdiği desteği görmezden gelmeye devam etmesi üzücü. Mısır’ın uluslararası barış ve güvenliği tesis etme hevesi, ilgili BMGK kararlarında yer alan referanslara dayanan kapsamlı siyasi süreçler başlatarak halkları silahlı çatışmaların belasından kurtarmaya kadar uzanıyor” dedi.