Son elli yıldır kadim ve güzel Musevilik, Siyonist hareketi, aileleri bin yılı aşkın süredir Akdeniz ile Ürdün Nehri arasında yaşamış olan milyonlarca yerli Filistinli Arap'a acı çektirmek, küçük düşürmek ve baskı altında tutmak üzere kullanmış olan siyasi haydutlar tarafından gasp edildi. Siyasi Siyonistler eylemlerini gerekçelendirmek için suni bir din bahanesini kullanıyorlar.
Özellikle hem ABD hem de Avrupa'da, Siyonizm'in Tanrı tarafından meşru kılındığı yönünde ahmak hükümetleri -ve onlarla birlikte İncil’e körü körüne bağlı milyonlarca ateşli Hıristiyan’ı ikna etmek için İncil’den bazı kısımları hatalı bir şekilde aktarıp kullanıyorlar. Hakikat şu ki; Yahudilerin dini spektrumunun -yani reformcular ve Ortodokslar- her iki kesiminden de birçok kişi Siyonist projeye karşı çıkıyorlar ve en başından beri de bu çizgilerini koruyorlar. Hakikat şu: Dini Musevilik ve Siyasi Siyonizm, birbirini dışlamaktadırlar. Birincisi; binlerce yıllık, dini ve ahlaki bir güçtür ve Hıristiyanlık da ondan türemiştir. İkincisi ise, sadece yanlış bir şekilde etnik bir üstünlük ve Filistin topraklarının tümünde hak iddiasında bulunmakla kalmayan, ayrıca birinciyi de onaylayan, modern bir siyasi harekettir. Altı yılı aşkın süredir Siyasi Siyonist hareket Gazze'yi dünyanın en büyük açık hava hapishanesine çevirdi. Burada İsrail hükümeti, temel tıbbi, gıda ve inşaat tedarikini abluka altına almak suretiyle iki milyon kişiyi hayatını idame ettirme düzeyinin birazcık üzerinde tutuyor kasıtlı olarak. Bu da rejim değişikliğine dönük kriminal ve beyhude bir çaba.
Şaşılacak bir şekilde, hem Amerikan hem İngiliz hükümetleri bu yasadışı ve insanlık-dışı programı görmezden geliyorlar. Aynı hükümetlerin beyni, bugüne dek Siyonist propagandayla yıkanmışa. Sadece bu hafta İngiliz hükümeti. İsrail'in işgal ettiği topraklardan gelecek mallara yönelik herhangi bir mevcut meşru boykotun gelecekte yasadışı kabul edileceğini ve sert yaptırımlara tabi tutulacağını açıkladı. Bugün 500.000'den fazla İsrail vatandaşı, hükümetleri tarafından Filistin topraklarına yasadışı şekilde yerleşmeleri için İsrail'deki evlerini terk etmeleri yönünde teşvik edildi. Bunun amacı ise, bir Filistin devletinin kurulmasını önlemekti. Söz konusu politika, uluslararası hukuku ve demokrasinin temel ilkelerini daha önce görülmemiş şekilde hiçe sayarak. İngiliz hükümeti tarafından zımni bir şekilde desteklendi.
İsrail hükümetinin suç teşkil eden gündeminin hem AIPAC'ın denetimindeki ABD kongresi hem de CFI'nin denetimindeki İngiliz hükümeti tarafından bu şekilde kabullenilme- sinin sonucu ise; üniversitelerde, kampüste, sokaklarda ve Avrupa çapında sosyal çevrelerde Yahudi karşıtı tutumlarda korkutucu bir artışın tetiklenmesidir. Keza sokaktaki insan artık Siyonist hareketin yerli bir halkın tümüne karşı gerçekleştirdiği korkunç adaletsizliğin farkında ve güçlü lobi çevrelerinin etkisi altında kaldığı bariz olan hükümetlerinin de bu durumu kabullendiklerini görüp hayretler içerisinde kalıyorlar. Modem Siyasi Siyonizm, dünya çapında ulusal parlamentolarla içli dışlı olan lobi çevreleriyle birlikte. Birleşmiş Milletler tarafından, etnik önyargı ve şiddeti artıran bir örgüt olarak yasaklanmalıdır. Diğer türlü tarihin tekrar etmesi ve herhangi bir hükümetin kontrol edebileceğinin ötesinde bir felaketin yeniden ortaya çıkması an meselesi.
Sonuç olarak, hükümetler-arasında acilen bir eyleme geçilmesi gerekmektedir ve bu eylem sadece Avrupa çapında değil ABD ve Kanada'da da olmalıdır. Montreal Universitesi'nden Profesör Yakov Rabkin'e göre; "Siyasi Siyonizm, ayrı bir Yahudi ulusuyla Yahudilerin ayrı siyasi çıkarlarının var olduğu anlamına gelmektedir. İşte bu yüzden Yahudi anti Siyonistler bireyselciliği ön plana çıkardılar; haklarının etnokratik devletler bir yana dursun dar görüşlü ve kendine hizmet eden etnik örgütler yerine liberal demokrasilere sahip hükümetler tarafından daha iyi korunacağını ileri sürdüler."
Turquie Diplomatique