Somali oldukça çetin geçen bir geçmişe sahiptir. Yirmi yıllık iç savaş ile kuraklıklar ve seller dahil devam etmekte olan doğal afetler iki milyon insanı göç etmek zorunda bıraktı. Somali halkının neredeyse %70'i bugün hala ulusal fakirlik sınırı olan günlük 1.90 doların altında gelirle yaşamaktadır.
Ülke, uluslararası insani yardım programları ve yurt dışında çalışan Somalilerin ailelerine gönderdikleri ile dönmektedir. Hayvancılık ve tarım hala ülke ekonomisinin %70’ine tekabül ediyor.
Somali yönetiminin ilk önceliği fakirlik oranlarını düşürmek ve ekonomiye çeşitlilik getirmektir. Tıpkı yarım yüzyıl önce Avrupa’da Norveç, Asya’da Brunei ve Birleşik Arap Emirlikleri örneklerinde olduğu gibi petrol, gerçekleştirmek istenilen bu dönüşümde anahtar bir rol oynayabilir.
Biraz önce zikrettiğimiz ülkeler petrolden önce balıkçılık benzeri geleneksel endüstrilere bel bağlamışken sınırları içinde petrol keşfedildikten sonra dünyadaki en yüksek kişi başına düşen GSMH oranlarına ulaştılar.
İş savaş ve petrol anlaşmaları
Uluslararası petrol ve doğal gaz devlerinin Somali ile 1991 öncesinde keşif anlaşmaları mevcuttu fakat bu şirketler iç savaş nedeniyle ülkedeki faaliyetlerini sonlandırdı.
2012’de tüm üye eyaletlerin katılımıyla federal hükümet yeniden kuruldu ve yabancı yatırımcıları ülkeye tekrar çekmek için gerekli bütün yasal adımlar da atıldı. Bu adımların bir örneği de ülkedeki petrol gelirlerinin merkezi hükümet ve bölgesel yönetimler arasında paylaşılması hususunda varılan anlaşmaydı.
Geçmişte 1990-2008 arasında geçerli olmak üzere imzalanan bir ruhsat anlaşması çerçevesinde Exxon ve Shell şirketleri eski borçlarının 1.7 milyon dolarını ödedi. Bu miktar yeni Gelir Paylaşım Anlaşması çerçevesinde merkezi hükümet ile yerel yönetimler arasında pay edilen ilk ödeme oldu.
Hükümet 2020 yılında ise petrol ile alakalı bir yasa paketini onayladı. Bu yasa çerçevesinde ülkedeki petrol sanayisini düzenlemek ve uluslararası şirketlerle anlaşmalar yapılmasını sağlamak amacıyla Somali Petrol Otoritesi kuruldu. Yeni yapılan anlaşmalar ile petrol faaliyetleri gerçekleştirilmesi için hakkında ruhsat verilen yedi blokun Somali’nin bütünü için çok daha fazla gelir getirme potansiyeli bulunmaktadır.
Somali'nin petrol rezervi
Jeosismik araştırmalar Somali’nin en az 30 milyar varil petrol ve doğal gaz rezervine sahip olduğunu göstermektedir fakat bu gelir kapısının işlemeye başlaması biraz zaman alacaktır zira detaylı keşif süreci üç ila beş yıl sürmektedir.
Tam bu noktada iyi bir haber olduğunu söyleyebiliriz. Keşif ve imalat anlaşmalarındaki maddeler gereği Somali devleti ticari amaçlı petrol keşfinden önce bile belirli miktarda gelir elde edecektir. Örnek olarak uluslararası bir yatırımcı keşif işlemlerine başlamadan imza bonusu olarak ödeyeceği 1 milyon dolara ek olarak ayrı bir bonus ödemesi de yapabilir. Buna ilaveten keşif süreci boyunca lisans ücreti, ruhsat ücreti ve toprak kirası ücreti ve diğer vergilerden de gelir sağlanabilir.
Bu elde edilen gelirlerin tümü merkez hükümet ile yerel yönetimler arasında belirlenen oranlara göre pay edilmektedir. Ülkeye parasını getiren yabancı yatırımcı yaptığı elde ettiği karlar ile yaptığı harcamaları karşıladığı andan itibaren kazanacağı her kuruşu Gelir Paylaşım Anlaşması çerçevesinde Somali halkı ile paylaşmaya başlayacaktır.
Sağlık hizmeti ve su
Petrolden elde edilen gelirler Somali’de altyapı inşası için yatırım olarak kullanılabilir. Bu paralarla güvenilir bir su tedarik sistemi kurulabilir. Sağlık hizmeti iyileştirilebilir. Ülkedeki okur-yazar oranını arttırmak için yeni okullar kurulabilir. Uluslararası petrol yatırımcıları ayrıca mümkün olduğu kadar yerel halkları işe alarak eğitme ve üretim sırasında Somali menşeili ürünler kullanma hususlarında anlaşmalar çerçevesinde gerekeni yapmak zorundadır.
Halihazırda Somali, Ortadoğu'dan ithal ettiği petrol için yüksek fiyatlar ödemektedir fakat kendi sınırları içinde petrol üretilmesi ülkedeki enerji maliyetlerini düşürüp toplu taşımayı daha uygun hale getirecektir.
Hidrokarbon üretimi Somali halkının ucuz enerjiye erişim sağlamasını, iş imkanları yaratılmasını, zanaatın ve ticaretin gelişmesini, dönemlik gelirlerin artmasını ve altyapısının iyileşmesini sağlayacağı için ülkede ekonomik ve sosyal açıdan gelişmenin önünü açacaktır.
Gelişmiş ülkeler her ne kadar yenilenebilir enerjiye daha fazla odaklanmaya başladıysa da henüz gelişmekte olan Doğu Afrika bölgesi ilk önce sanayileşmenin ilk safhasını geçmek zorundadır.
Petrol Somali için bir dönüm noktası olabilir.
Petrol endüstrisi uzmanları, bazı ülkelerde petrol bulunmasının ardından “petrol laneti” diye adlandırılan bir sürece girildiği, bu yerlerde petrol gelirlerinin siyasiler tarafından iyi yönetilmemesi nedeniyle diğer sanayi kollarının gelişiminin olumsuz etkilendiği uyarısında bulunmaktadır.
Ancak Somali, elde edilecek gelirlerin kontrol edilerek federal, bölgesel ve yerel halklara adil bir şekilde dağıtılması amacıyla kurduğu Somali Petrol Otoritesi üzerinden işleyen iyi tasarlanmış bir sisteme sahiptir.
The Africa Report için kaleme alınan bu yazı Mepa News okurları için Türkçeleştirilmiştir. Yazıda yer alan ifadeler Mepa News'in editöryel politikasını yansıtmayabilir.