Özbekistan İslami Hareketi'nin kurucu liderlerinden Tahir Yoldaşev (Bilinen diğer isimleriyle Muhammed Tahir Faruk, Tahir Can) (1967-2009), cihat yanlısı Özbek lider.
Hayatının ilk yılları
Tahir Yoldaşev, tam adıyla Tahir Abdulhaliloviç Yoldaşev veya kullandığı diğer ismiyle Muhammed Tahir Faruk, 2 Ekim 1967 günü Özbekistan'ın Fergana Vadisi'nde bulunan Namangan şehrinin Refik Mümin semtinde, yoksul bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Tahir Yoldaşev'in doğduğu dönemde Özbekistan, "Özbek Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti" adıyla Sovyetler Birliği'ne bağlıydı ve doğrudan Moskova'dan yönetiliyordu.
Fergana Vadisi, 19. yüzyıldan itibaren Rus işgaline karşı Orta Asya'da en önemli direniş odaklarından biri niteliğindeydi. İlerleyen yıllarda hem Fergana Vadisi hem de vadideki Namangan şehri bölgenin önemli İslami merkezlerinden biri olmayı sürdürdü, yüzlerce cami ve medreseye ev sahipliği yaptı.
Çocukluk yıllarını bu bölgede geçiren Yoldaşev, 1980'lerin sonlarında zorunlu askerlik görevi kapsamında Sovyet ordusu bünyesinde Afganistan'a gönderildi. Bu dönemde Afganistan'daki Sovyet işgali son günlerini yaşıyordu ve son Sovyet askeri de 1989 yılında ülkeden çekilecek, Afganistan'da alınan yenilgi Sovyetler Birliği'ni çöküşe sürükleyecekti.
Tahir Yoldaşev, askerliğinin sona ermesiyle birlikte, doğum yeri olan Namangan'a geri döndü. 1980'lerin sonlarında döndüğü ülkesi Özbekistan'da da Sovyetler Birliği dönemi sona ermek üzereydi. Ülkede İslami fikir ve hassasiyetler artmış, Özbek halkı yoğun bir şekilde İslami taleplerini dillendirmeye başlamıştı.
Yoldaşev böyle bir dönemde İslami düşünceyle yakından tanışmaya ve İslami eğitim almaya başladı. Kısa bir süre içerisinde kendisini yetiştiren Yoldaşev, Namangan ve çevresindeki İslami çevrelerde tanınan bir isim haline geldi. "Adolat Uyushmasi" (Adalet Topluluğu) isimli İslami bir yapı oluşturdu. Sonraki dönemlerde "İslom Lashkorlari" (İslam Askerleri) ve Tevbe gibi yapılar da tesis edecekti.
İlerleyen yıllarda beraber hareket edeceği isimlerden Cumabay Namangani ile de bu süreçte tanışarak yakınlık kurdu.
Yoldaşev'in gençlik yılları
Sovyetler Birliği'nin idaresinin çöktüğü ve ülkenin kaosa sürüklendiği dönemde Namangan'da yerel bir İslami yönetimin kurulmasında rol oynadı. Bölgede İslam şeriatını uygulayan mahkemeler tesis edildi. Sovyetler Birliği çökerken ve Özbekistan bağımsız bir ülke olarak yükselirken, yeni döneme ilişkin İslami taleplerde Yoldaşev'in de sesi duyuluyordu.
Bu süreçte İslam Kerimov da dahil olmak üzere çeşitli yetkiliere karşı bu talepleri dile getirdi. Dönemin en üst düzey Özbek Sovyet yetkililerinden olan Kerimov daha sonra, 1990-2016 yılları arasında Sovyetlerden bağımsızlığını kazanan Özbekistan'ın cumhurbaşkanı olarak görev yapacaktı.
Kerimov bu süreçte Aralık 1991 tarihinde, cumhurbaşkanlığı seçimleri için gerçekleştirilen mitinglerden birinde Namangan şehrini ziyaret etti. Halk İslami taleplerini dillendirirken Kerimov'a büyük tepki gösterildi, Yoldaşev burada Kerimov'un da bulunduğu bir etkinlikte hararetli bir konuşma yaptı. Kerimov oturarak Yoldaşev'i dinledi. Bu olaylar, Kerimov'un ilk kez doğrudan halkın taleplerini dinlediği bir oturum olarak anılmaktadır.
Konuşmaların ardından Kerimov, aralarında Yoldaşev'in de bulunduğu Müslüman liderlerle, bölgedeki Müslümanların ele geçirdiği Komünist Parti bölge binasında bir araya geldi. Kerimov'a karşı çeşitli talepler ileri sürüldü, bunlar arasında ülkede İslami bir yönetim kurulması da vardı. Kerimov bu talepleri kabul etse de Kur'an üzerine yemin ederek göreve başlamak dışında hiçbir talebi yerine getirmedi ve İslami kesimi hedef alan, etkileri uzun yıllar sürecek olan kapsamlı bir baskı kampanyası başlattı.
Afganistan'a gidişi
İslami kesimden Kerimov'un baskılarına karşı direnemeyen birçok Özbek gibi Yoldaşev de Afganistan'a gitme düşüncesi içerisindeydi. Afganistan'da bu dönemde Sovyetler Birliği'nin desteklediği komünist rejim çökmüş, silahlı gruplar arasında iç çatışmalar başlamıştı. Ancak ülkede İslami bir yönetim kurulacağı düşüncesiyle birçok cihat yanlısı kişi ve grup buraya yöneliyordu.
Kerimov yönetiminin baskıları karşısında ve bu beklentilerle Tahir Yoldaşev, kendi çevresinden birçok kişiyle beraber 1993 yılında Afganistan'ın kuzeyine giderek buraya yerleşti ve İslami faaliyetlerini bu bölgeye taşıdı. Zaman zaman Özbekistan içerisine girmeyi de sürdürdü. Kerimov'a karşı tüm İslami muhalefeti birleştirmeye çalıştı.
Özbekistan İslami Hareketi
Yoldaşev, 1998 yılında Cumabay Namangani ile birlikte Özbekistan İslami Hareketi'ni kurdu. Grubun kurulma nedeninin Tacikistan İç Savaşı'ndaki rejim muhaliflerinin silah bırakarak rejimle uzlaşma kararı alması olduğu belirtilmektedir. Yoldaşev, Namangani ve diğerleri ise savaşa devam etme kararı almıştı.
Silahlı bir mücadeleyi benimseyen cihat yanlısı grup Afganistan'ın yanı sıra Özbekistan, Tacikistan ve Kırgızistan'da da faaliyet gösteriyordu. Grup Özbekistan'daki saldırıların yanı sıra Kırgızistan-Özbekistan sınırında çeşitli çatışmalara ve Tacikistan İç Savaşı'na da dahil oldu. Yoldaşev daha çok Afganistan ve Özbekistan'a, Namangani ise Tacikistan'daki iç savaşa odaklandı.
Tacikistan İç Savaşı Dosyası (1992-1997)
Bu süreçte Yoldaşev ve Namangani'nin grubu, Taliban'ın kurduğu Afganistan İslam Emirliği yönetimine ve lideri Molla Muhammed Ömer'e biat ederek bu yapının bir parçası haline geldi. Özbekistan İslami Hareketi 2001 yılı ortalarında İslam Emirliği yönetimi tarafından Özbekler ve Türkistanlılar başta olmak üzere farklı etnik gruplardan cihat yanlısı yabancı güçlerin birleştirilmesiyle kurulan "21. Tugay"ın ana omurgasını oluşturacaktı.
Yoldaşev ve grubu 1996-2001 arası dönemde bir yandan Özbekistan ve Tacikistan'daki saldırılara yoğunlaşarak Özbekistan'da "İslami devrim" gerçekleştirmeyi hedefledi. Diğer yandan da Taliban ile beraber bölgedeki Kuzey İttifakı unsurlarının saldırılarına karşı koydu ve Taliban'ın kurduğu "İslam Emirliği" için adeta kuzeyde bir duvar oluşturdu.
Yoldaşev, Özbekistan'daki faaliyetleri sebebiyle 2000 yılında Kerimov yönetimi tarafından idama mahkum edildi.
Afganistan'ın işgali ve sonrası
Tahir Yoldaşev, bu dönem boyunca Cumabay Namangani ile beraber Özbekistan İslami Hareketi'ni yöneterek İslam Emirliği yönetimi güçleriyle beraber savaştı. Grup bünyesinde Özbeklerin yanı sıra Çeçenler, Uygurlar, Tacikler, Kırgızlar, Kazaklar ve diğer milletlerden savaşçılar bulunuyordu.
Bu süreçte ABD, Ekim 2001 tarihinde Afganistan'ı işgale başladı. Ülkenin kuzeyinin ABD, NATO ve desteklediği yerel güçlere karşı savunulmasında Tahir Yoldaşev ve Cuma Namangani komutasındaki yabancı savaşçılar rol oynayacaktı. Namangani kuzeydeki cephenin baş komutanlarından biri oldu.
Çatışmaların sürdüğü bir dönemde, Kasım 2001 tarihinde Cumabay Namangani ABD savaş uçaklarının düzenlediği bir bombardımanda hayatını kaybetti. Namangani'nin bölgede yüz yüze yaşanan çatışmalarda hayatını kaybettiği de ifade edilmektedir. Bunun ardından grubun komutası tamamen Yoldaşev'e geçti.
Afganistan tamamen işgal edilirken "21. Tugay"ın savaşçıları da ağır kayıplar verdi. Bunlardan bir bölümü Kale-i Cengi'ndeki katliamlarda, bir kısmı da cephe hattındaki çatışmalarda yaşamlarını yitirdi.
Tahir Yoldaşev, beraberindeki bir grup savaşçı ile birlikte önce Afganistan kırsalına, buradan da Pakistan sınırına geçmeyi başardı. Ancak bu tarihten itibaren Özbekistan İslami Hareketi'nin Orta Asya'daki etkinliği neredeyse tamamen son bulacak, grup Afganistan-Pakistan sınırındaki kabile bölgesi olan Veziristan'da varlık göstermeye başlayacaktı.
Yoldaşev Afganistan'da bir mescitte konuşma yaparken
Ölümü
Yoldaşev Veziristan'da da grubunu organize ederek savaşı sürdürdü. Taliban, El Kaide ve Pakistan Talibanı'nı (TTP) yanı sıra diğer yabancı savaşçılarla da ilişkilerini geliştirdi.
Grubuyla beraber yerleştiği bu bölgede çeşitli yerel unsurlarla, özellikle Pakistan yönetimine yakın duran taraflarla çatışmalar yaşadı. Özbekistan İslami Hareketi, bölgedeki bazı yerel unsurlarla yaşadığı çatışma ve gerilimlerin ardından, Afganistan-Pakistan sınırındaki Veziristan'da da yerini değiştirmek durumunda kaldı. Benzer şekilde kendi grubundan ayrılanlara karşı sert tavrıyla ve bunlardan bazılarının öldürülmesiyle gündeme geldi.
Bu gerilimlere ve iç çekişmelere karşın Tahir Yoldaşev komutasında Özbekistan İslami Hareketi, Afganistan'daki ABD güçlerine ve Kabil yönetimi birliklerine, ayrıca Pakistan ordusuna yönelik birçok saldırı tertip etti. Özellikle Pakistan ordu güçlerine yönelik çok sayıda saldırı gerçekleştiren grubun lideri Yoldaşev bölgede en fazla aranan yabancı savaşçılardan biri haline geldi.
Tahir Yoldaşev, 27 Ağustos 2009 tarihinde ABD'nin Güney Veziristan'da düzenlediği bir insansız hava aracı saldırısında vurulması sonucunda ağır yaralandı. Yoldaşev'in hayatını kaybettiği bilgisi Ekim 2009 tarihinde medya tarafından, 2010 yılının Ağustos ayında ise Özbekistan İslami Hareketi'nce resmen doğrulandı.
Tahir Yoldaşev'in ölümünün ardından damadı Osman Adil Özbekistan İslami Hareketi'nin lideri olarak seçildi. Osman Adil'in Ağustos 2012'de yine ABD tarafından düzenlenen bir insansız hava aracı saldırı sonucu hayatını kaybetmesiyle grubun liderdliğine Osman Gazi getirildi.
Osman Gazi döneminde IŞİD'in ortaya çıkmasıyla grup parçalandı. İçlerinde IŞİD'e biat edip Afganistan'da örgüt saflarına katılanlar oldu. Yine gruptan bir kısım savaşçının Suriye'deki IŞİD yapılanmasına katıldığı da biliniyor.
Tüm bu sürecin sonunda bugüne gelindiğinde Özbekistan İslami Hareketi'nin varlığı da fiilen sona ermiştir.
Kaynak: Mepa News