Taliban'ın Siyasi Ofisi'nin sözcüsü Süheyl Şahin TRT World'e röportaj verdi. Şahin Afganistan'da barış sürecine dair önemli açıklamalarda bulundu.
TRT World muhabiri Ali Mustafa'nın Süheyl Şahin ile yaptığı röportaj Mepa News okurları için Türkçeleştirildi.
*
Ali Mustafa: Süheyl Şahin, TRT World'e konuştuğunuz için teşekkür ederiz. Birleşik Devletler ve Taliban arasında oldukça önemli görüşmelerin tam ortasındayız. Görüşmelerin beşinci turunda, şimdiye dek neler başarıldı?
Süheyl Şahin: Biz Afgan meselesini kendi görüşümüzde ikiye ayırmış vaziyetteyiz. İki yönü var. İlk yönü, meselenin harici yön, ki bu Amerikalılarla güçlerini Afganistan'dan çekmeyi görüşmek. Ve aynı zamanda onların endişesi, Afganistan topraklarının kendilerine ve müttefiklerine karşı kullanılmayacağından emin olmak.
Bundan sonra dahili aşama geliyor. Dahili aşamada Afganlarla konuşacağız.
Ali Mustafa: Fakat Amerikalılar diyor ki, bunların paralel olarak sürdürülmesi gerekiyor. Afgan hükümetinin bu diyalogun bir parçası olması gerekiyor. Siz henüz bunun için hazır değilsiniz.
Süheyl Şahin: Evet, bunu raporlarda görüyorum. Fakat Amerikalıların bu iki mesele üzerine bizimle oturup konuşuyor olması, bu iki mesele üzerinde anlaştıkları anlamına geliyor.
Ali Mustafa: Afgan hükümetini, Afganistan'ın halkını temsil eden meşru bir hükümet olarak görüyor musunuz?
Süheyl Şahin: Eğer bu hükümeti meşru bir hükümet olarak görsek, o halde neden savaşalım? Ortada bir amaç var. Biz onu işgal edilmiş görüyoruz, bu yüzden Amerikalılarla konuşuyoruz.
Ali Mustafa: Afgan hükümeti Taliban'ın meşru bir güç olmadığı, Taliban'ın Pakistan dahil olmak üzere harici güçlerin vekili, taşeronu (proxy) olduğunu söylüyor.
Süheyl Şahin: Bu iddiayı tamamıyla reddediyorum. Pakistan'ın kendi ulusal çıkarları var, bizim kendi ulusal çıkarlarımız var. Biz onların ulusal çıkarlarına saygı duyuyoruz. Ve biz aynı zamanda, Pakistan dahil tüm komşu ülkelerin bizim ulusal çıkarlarımıza saygı duymasını istiyoruz.
Ancak bizim Pakistan'ın kuklası olduğumuz, herhangi bir diğer ülkenin kuklası olduğumuz iddiası bir yalan ve bildiğiniz gibi boş iddialardan ibaret.
Ali Mustafa: Batılı medyada ve Afgan hükümetinde, eğer Amerikalılar Afganistan'dan 17 bin askerlerini Afganistan'dan çekerse Taliban'ın tüm ülkeyi ele geçireceği ve eski yollarına geri döneceğine dair bir endişe var. Buna nasıl karşılık verirsiniz?
Süheyl Şahin: Tamamen yanlış. Biz kurumları (devleti) dağıtmak, ortadan kaldırmak istemiyoruz. Bilakis, biz bu kurumları güçlendirmek istiyoruz. Ancak elbette, eğer reforma ihtiyaç duyuluyorsa, bu kurumlarda reform yapacağız. Bu doğal ve gerekli bir şey.
Fakat kurumları feshedeceğimiz iddiası yanlış bir iddia ve biz bunu reddediyoruz.
Ali Mustafa: Sizin aklınızdaki bu reform neleri kapsıyor? Nelerin reforme edilmesi gerekiyor?
Süheyl Şahin: Örneğin, ordu ülkenin sınırlarını savunmalı. Ve Afgan milli değerlerini, İslami değerleri savunmalılar, egemenliklerini, bağımsızlıklarını savunmalılar. Yani tüm bu değerleri.
Ali Mustafa: Peki ya kadın haklarına ne dersiniz? Kızların eğitimi hakkında örneğin.
Süheyl Şahin: Evet, biz kızların eğitimini ve kadın haklarını taahhüt ediyoruz.
Ali Mustafa: Yani bu hususta kimsenin aklında bir endişe olmamalı mı?
Süheyl Şahin: Evet. Biz Moskova konferansında ve geçmişte katıldığımız tüm konferanslarda açık ve umumi bir şekilde söyledik ki, biz tüm kadın haklarını İslami hükümlerin ışığında taahhüt ediyoruz. Çünkü, Allah'a hamdolsun bizler Müslümanız, ve Afgan halkının yüzde 100'ü Müslümandır. Bu sebeple biz taahhüt ediyoruz. Ve bu taahhüt onların eğitim hakkını ve çalışma hakkını beraberinde getiriyor.