Komunist Parti kabine sözcüsü yaptığı açıklamada ABD'li yetkililerle yapılan 11 ayrı görüşmede Çin'in sözünü tuttuğunu, ancak karşı tarafın 3 defa sözünden cayarak yeni gümrük tarifleri ve diğer şartlar öne sürdüğünü kaydetti. Çinli kabine sözcüsü "ABD'li yetkililere ne kadar fazla ültimatom verildiyse daha fazlasını istediler" dedi.
Yayınlanan raporda ABD'nin baskı ve zorlama yoluna gittiğini kaydedilirken "Bir ülkenin egemenliğine ve şerefine saygı duyulmalı. İki ülke arasında yapılan anlaşmalarda her iki tarafın çıkarları ve hakları korunmalıdır." ifadeleri yer aldı.
Pazar sabahı basın konferansında paylaşılan raporla Pekin yönetiminin ABD ile uzun süren sorunla alakalı çizgisini belli ettiği belirtiliyor. Çin'in, son günlerde diplomatlarını yurt dışına göndererek ticaret savaşlarıyla alakalı duruşunu uluslararası arenada da duyurmak istediği, ülke içerisinde yaptığı propagandayla da halk desteğini arkasına almayı amaçladığı ifade ediliyor.
ABD Başkanı Donald Trump’ın 1 Mart’ta ilan ettiği kararla çelik ve alüminyum ithalatında ek vergi uygulamalarıyla başlayan 'ticaret savaşı', Washington yönetiminin Çinli teknoloji devi Huawei ürünlerini yasaklaması ile iki ülke arasındaki krize yeni bir boyut kazandırmıştı.
ABD, Çin'den yaptığı 250 milyar dolarlık ithal ürüne yüzde 25 vergi getirdiğini açıklamış, Pekin yönetimiyse Beyaz Saray'ın bu kararlarına ABD menşeli 60 milyar dolarlık ürüne vergi getirdiğini duyurmuştu.
Çin geçtiğimiz yıl ABD'ye 423 milyar dolarlık ihracat yaparken, bu ülkeden 104 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirdi.