İslamın doğuşundan 19. yüzyıla zengin sanat koleksiyonunu barındıran müzede, Türkiye'den kaçırılan ve Ankara'nın resmen iadesini istediği eserler dikkat çekiyor.
Onlar arasında Diyarbakır Sfenks Figürü, Akşehir Seydi Mahmud Hayrani Türbesi'ne ait sanduka, Hacı Bayram Veli Türbesi şamdanı da var. Osmanlı İmparatorluğu fermanı, el yazmaları, seramik, minyatürlerin bulunduğu serginin en ilgi çeken bölümü, İslam-Türk-Arap coğrafyasında o dönemin liderleri adına basılmış madeni paralar koleksiyonu. Selahaddin Eyyubi'den Fatih Sultan Mehmed'e, Gazneli Mahmud'tan Selçuklu hükümdarı Alparslan'a, Şah İsmail'den Memlük Sultanı Baybars dönemine kadar kullanılmış paraları görmek mümkün.
David Koleksiyonu'nda dikkat çeken eserler
Müze ahşap eserler, seramik ve cam, maden sanatı, etnografya, taş sanatı, halı, el yazmaları, minyatür ve hat sanatı bölümlerinden oluşuyor.
İslam eserleri bölümü girişinde Müslümanların kıblesi Kabe'in 1880'lerde Hollandalı Snouck Hurgronje'nin çektiği fotoğraf yer alıyor.
David Koleksiyonu: Kabe'in 1880'lerde Hollandalı Snouck Hurgronje tarafından çekilen fotoğrafı
Osmanlı İmparatorluğu, Selçuklular, Emeviler, Abbasiler, Fatimiler, Safeviler gibi bir döneme damga vuran devletlerin liderlerine ait zengin madeni para koleksiyonu dikkat çekiyor.
David Koleksiyonu'nda yer alan Osmanlı padişahı III. Selim dönemi madeni parası
Onlar arasında Emeviler'in kurucusu Muaviye, Selçuklu sultanları Tuğrul Bey, Alparslan, Melikşah, Kılıçarslan, Alaaddin Keykubat, Gıyaseddin Keyhüsrev, Abbasi halifesi Mansur, Fatimiler'in kurucusu Abdullah El Mehdi, Türk tarihinde ilk sultan unvanını alan Gazneli Mahmut, Eyyubi hanedanının kurucusu Selahaddin Eyyubi, Harzemşah hükümdarı Alaaddin Muhammed, Sadi hanedanı sultanı Ahmed el-Mansur, Aleviyye hükümdarı Mevlay İsmail, Safevilerin kurucusu Şah İsmail, Artuklu sultanları Necmeddin Alp, Yuluk Arslan, Osmanlı padişahları Orhan Gazi, I. Murat, I. Beyazıt, I. Mehmet, II. Murat, Fatih Sultan Mehmet, II. Beyazıd, I. Selim. II. Süleyman, II. Selim, IV. Murat, III. Ahmet var.
David Samling Müzesi
Yahudi asıllı iş adamı ve sanat koleksiyoncusu Christian Ludvig David'in (1878-1960) bir dönem yaşadığı evi 1945'te müzeye dönüştürdü.
David Koleksiyonu: Osmanlı padişahı 2. Selim'in mührünün bulunduğu ferman
David Samling Müzesi, İskandinavya’nın en büyük İslam eserleri koleksiyonu olarak nitelendiriliyor.
Koleksiyon 1960 yılında ölen David'in kurduğu vakıf tarafından muhafaza ediliyor.
2005 ve 2009'da restorasyondan geçen 'hazine sandığı', “Danimarka’da en seçkin müze” olarak tanımlanıyor.
Evin her odasının kapısını açtığınızda zengin İslam eserleriyle karşılaşıyorsunuz.
Ücretsiz ziyaret edilebilen müzede konuklara verilen tabletlerle bütün eserlerin izini sürebilirsiniz.
Müzede ayrıca Danimarka Altın Çağı ve erken modern sanat Avrupa sanatından koleksiyona da ev sahipliği yapıyor.
Türkiye hangi eserlerin iadesini istedi?
Avrupa'da sergilenen İslam coğrafyası eserleri ana vatanlarından 'kaçırıldığı' iddiasıyla uzun yıllar tartışma konusu oldu.
David Koleksiyonu da yıllar geçtikçe azaldı. Bunun sebebi eserlerin diğer müzelere ve şahıslara satılması. Müzede Türkiye'den çıkarılmış çok sayıda değerli eser bulunuyor.
Türkiye Kültür ve Turizm Bakanlığı, bugün David Koleksiyonu'nda bulunan 7 eserin iadesini istiyor. Onlar, "Diyarbakır Sfenks Figürü, Akşehir Seydi Mahmud Hayrani Türbesi'ne ait sanduka, Cizre Ulu Camii'ne ait kapı tokmağı, Nuruosmaniye Kütüphanesi'ne ait Kur'an-ı Kerim yaprakları, Hacı Bayram Veli Türbesi şamdanı, Eşrefoğlu Camii halısı.
Ancak David Samling Müzesi, eserleri iade etmeyeceği yönündeki görüşünü bakanlığa iletmişti.
David Koleksiyonu'nda Türkiye'nin iadesini istediği eserler arasındaki Akşehir Seydi Mahmud Hayrani Türbesi'ne ait sanduka
Beyşehir Eşrefoğlu Camii’nden çalınan ahşap kapı panoları, 1999 yılında David Koleksiyonu tarafından Türkiye'ye iade edilmişti.
Ankara ayrıca Fransa'dan I. Mahmut Kütüphanesi, Sultan III. Murad Türbesi ve II. Selim Türbesi Çinileri'ni istiyor.
Yurt dışında kaçırılan Türk eserleri
Kültür ve Turizm Bakanlığı 17 farklı ülkedeki ve 55 parça eserin Türkiye'ye iade edilmesini istiyor.
En fazla tarihi eserin bulunduğu ülkeler Amerika Birleşik Devletleri, Almanya, Bulgaristan ve Danimarka.
Ayrıca Rusya, İngiltere, İsrail, İrlanda Cumhuriyeti, İskoçya, İtalya, Macaristan, Moldova, Polonya, Portekiz'den eserlerin geri gönderilmesi için talepte bulunuldu.
İade süreci nasıl işliyor?
Araştırmalar sonucunda, Türkiye topraklarından çıkarıldığı saptanan eserler için ülkelere ve eserlerin sergilendiği kuruluşlara, yazışma ve görüşmeler yoluyla iade talepleri iletiliyor.
Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’na göre, devlet malı niteliğindeki eserlerin çalınması durumunda durum Interpol Çalıntı Sanat Eserleri bölümüne kaydettiriliyor.
Kaçak kazılarda bulunan eserlerin yurt dışına çıkarılması durumunda hazırlana akademik raporlarla ilgili kuruma başvurularak iade görüşmeleri yürütülüyor.
Eseri elinde bulunduran kişi ya da kurum iadeye yanaşmazsa dava yolu seçiliyor.
Türkiye'ye iade edilen tarihi eserler
Türkiye'den kaçırılan eserler özellikle 1980'li yıllardan sonra geri getirildi. Onlar arasında Herakles lahidi, Afrodisias eserleri, Elmalı sikkeleri, Boğazköy tabletleri, Marsyas Heykeli, Eşrefoğlu Camii ana giriş kapısı süsleme panoları var.
1960’ta ABD’ye kaçırılan ‘Kanatlı Denizatı Broşu’ 2013 yılında yurda getirildi. İngiltere 2002'de Dionissos Heykeli'ni geri gönderdi.