Sağ popülist Almanya için Alternatif (AfD) partisinin seçim başarısına Yahudi kuruluşlarından sert tepki geldi. Dünya Yahudi Kongresi, demokrasinin geleceğinden endişeli olduklarını bildirdi.
Almanya'daki meclis genel seçimlerinde sağ popülist Almanya için Alternatif (AfD) partisinin kazandığı başarı dini kuruluşların temsilcileri tarafından endişeyle karşılandı. Almanya Yahudiler Merkez Konseyi Başkanı Josef Schuster, "Korktuğumuz maalesef başımıza geldi. Aşırı sağcı zihniyeti bünyesinde barındıran ve ülkemizdeki azınlıklara karşı halkı kışkırtan bir parti, eyaletlerden sonra şimdi Federal Meclis'te de temsil edilecek” dedi.
Demokratik partilerden AfD'nin gerçek yüzünü ortaya çıkarıp bu partinin boş ve popülist vaatlerinin maskesini düşürmelerini beklediğini belirten Schuster, "Demokratik siyasi partiler seçmene AfD'nin alternatif olmadığını göstermek ve partiyi layık olduğu yere, yani yüzde 5'lik oy barajının altına düşürmek hedefinde birleşmelidirler” diye konuştu.
Almanya Yahudiler Merkez Konseyi eski başkanı olan Münih ve Yukarı Bavyera İsrail Kültür Cemiyeti Başkanı Charlotte Knobloch ‘demokrasinin geleceğinden büyük endişe duyduğunu' dile getirdi. AfD'nin başarısını ‘bir kâbusun tecelli etmesi' olarak niteleyen Knobloch, partinin "yüzde 13 oranında oy kazanmasının Almanya'nın siyasi tartışma kültürünü değiştirip dünyadaki itibarını zedeleyeceğini" söyledi. Knobloch "demokratik güçlerin aşırı sağcı provokatörlerin sihrini bozamamasını büyük bir felaket" olarak niteledi.
Dünya Yahudiler Kongresi: Tiksindirici
Dünya Yahudi Kongresi Başkanı Ronald S. Lauder de New York'ta yaptığı açıklamada "AfD'nin Alman parlamentosunda iğrenç propagandasını yapma imkânına kavuşmuş olmasını tiksindirici bulduğunu" söyledi. AfD'yi "Alman tarihinin en kötü dönemlerini hatırlatan ve dışlanması gereken menfur ve gerici bir hareket" olarak nitelendiren Lauder İsrail'in ve Yahudilerin dostu olarak tanımladığı Angela Merkel'i ise seçimi kazanmalarından dolayı kutladı.
Alman Katolikleri Merkez Konseyi Başkanı Thomas Sternberg, seçim sonuçlarına atıfla "acı bir akşam" yaşadıklarını belirterek, "Bütün Avrupa'da AfD gibi aşırı sağcı partilerin bulunduğunu ve Almanların yüzde 87'sinin AfD'yi seçmediğini" vurguladı. Alman kiliselerinin diğer önde gelen isimleri de seçimlere katılım oranındaki artışın demokrasinin sağlamlığını gösterdiğini ve sosyal adalet ile Almanya'ya gelen yabancıların entegrasyonunun siyasi ajandadan eksik olmaması gerektiğini ifade ettiler.
Almanya Türk Toplumu Başkanı Gökay Sofuoğlu da genel seçim sonuçlarını değerlendirirken "göçün çeşitlilik ve açıklık açısından topluma yük olmadığının, aksine kalıplaşmış düşünce ve sistemlerden kurtulup fırsat eşitliğini gerçekleştirme şansı yarattığının gösterilmesi gerektiğini" söyledi.
DW Türkçe