Suriye'deki seçimlerde İran'ın ağırlığı
Esed rejiminin kontrolündeki bölgelerde meclis seçimleri için yapılan propaganda kampanyalarında, bağımsız aday olan çok sayıda iş insanının İran ile yakın ilişkilere sahip olması dikkat çekti.
Esed rejiminin kontrolündeki bölgelerde meclis seçimleri için yapılan propaganda kampanyalarında, bağımsız aday olan çok sayıda iş insanının İran ile yakın ilişkilere sahip olması dikkat çekerken, Rusya ile bağlantısı bulunan adayların sayısı oldukça düşük kalıyor. Nitekim rejim, Moskova’nın seçimlerle ilgili taleplerini reddetmişti.
Suriye’de, 19 Temmuz’da düzenlenecek seçimlerde, 250 sandalyeli Suriye Halk Meclisi için 8 bin 735 aday yarışacak. 2012’de parti delegelerinin uyguladığı ‘istinas sürecinden’ (parti delegelerinin düzenlediği ön seçimlerde aday adayları arasından bazı isimleri seçerek milletvekilliğine aday göstermesi) sonra Anayasa’nın 8’inci maddesinde yapılan değişiklikle birlikte artık iktidar partisi olması beklenmeyen Baas Partisi, adaylarını ve müttefiki olan İlerici Ulusal Cephe’nin adaylarını seçti ve Ulusal Birlik Listesi’ni yayınladı. Listede Baas Partisi’nden 166 aday, geriye kalan partilerden 17 aday gösterildi. Bu da Meclis’te geriye kalan 65 sandalye için iş insanlarının bağımsız olarak yarışa katılacağı anlamına geliyor. Ulusal Birlik Listesi yayınlandığında, birçok aday adayının istinas sürecinden geçmesine rağmen aday listesine dahil edilmediği görüldü.
İş insanları
Ticaret ve iş insanlarının seçimlere yönelik geniş katılımı dikkati çekti. En çok bağımsız aday başkent Şam ve Halep kentlerinde çıktı. Önde gelen bazı adayların isimleri şöyle: Muhammed Hamşu, Samir Dibs, Gazvan el-Mısri, Fahd Derviş Mahmud, Cemil Murad, Husam Katırcı, Hassan Azkul ve Hemmam Musveti.
Şam ilinde ‘Yasemin’, ‘Dımeşk’ ve ‘Şam’ isimleri verilen üç seçim listesinde ticaret ve iş insanları bağımsız aday olarak rekabet edecekler. Batı’nın yaptırım listesinde yer alan Hamşu, 7 adayın bulunduğu ‘Şam Listesi’ne liderlik ederken, Musveti ve Dibs ‘Dımeşk Listesi’ne ve Azkul da ‘Yasemin Listesi’ne öncülük ediyor.
Savaş yıllarında ön plana çıkan iş insanı Samir Fevz’in aday olmaması ise dikkat çekti. Ancak Fevz’in Şam Listesi’ne daha yakın olduğu ve Lazkiye’de bağımsız adayları desteklediği biliniyor. İş insanı Vesim Kattan da Şam Listesi’ni destekliyor. El-Harika ve El-Hamidiye çarşısındaki esnaf da Hamşu liderliğindeki Şam Listesi’ni destekliyor.
Şam Listesi seçim sloganını ‘Çemberi Birlikte Tamamlayalım’ şeklinde belirlerken, Dımeşk Listesi ‘Susma, Diren’ sloganını kullanıyor. İş insanı Katırcı ise ‘Hizmetinizdeyim’ sloganını seçerek, Halep’te büyük çaplı bir seçim kampanyası yürütüyor.
Bir seçim yatırımı olarak, yol üzerindeki ilan panolarında en çok alanı kaplayan afişler, bağımsız aday olan ticaret ve iş insanlarına ait. Geriye kalan bağımsız adayların seçim kampanyası ise biraz mütevazi seviyede kalıyor. Zira bu adaylar, cadde ve sokaklara şahsi fotoğraflarını asmakla yetiniyor. Diğer taraftan, savaş yıllarında rejim saflarında savaşan milislere verdiği mali desteklerle bilinen iş insanı Hudr Ali Tahir’e (Ebu Ali Hudr) ait İla Şirketi, rejimin kontrol ettiği bölgelerdeki tüm ilan panolarını satın aldı ve çıkarları doğrultusunda istediği adayları ön plana çıkarıyor.
Sosyal medya platformları, seçim kampanyalarında etkin bir şekilde kullanılıyor. Facebook’ta açılan Dımeşk, Yasemin ve Şam listelerinin sayfalarında yoğun bir şekilde seçim propagandası yürütülüyor.
Ağır ekonomik koşulların hakim olduğu rejim kontrolündeki bölgelerde (yüzde 90’ı yoksulluk sınırı altında yaşıyor) iş insanlarının seçim kampanyalarında çalışan kişiler arasında, oyların para karşılığı satın alınacağı yönünde iddialar dolaşıyor.
İran’ın adayları
Aday olan iş insanları arasında en çok dikkati çeken husus, bu adayların İran ile olan sıkı bağlarıdır. İran, 9 yıldan bu yana rejimin yanında savaşıyor. İran ile yakın ilişkilere sahip olan adayların başında Hamşu geliyor. Hamşu’nun İran ile büyük ticari bağlarının yanı sıra Tahran adına Suriye’de savaşan milis gruplarla yakın ilişki içinde olduğu biliniyor. Hamşu ayrıca Şam’ın El-Emin, El-Cevre ve Zeynel Abidin mahallelerinin yanı sıra Halep’in Seyyide Zeyneb ve Nubul Zehra kırsalı ile İdlib’in Keferya ve El-Feva kırsalında yaşayan ailelere büyük ölçekli yardımlarda bulunuyor. Derviş Mahmud ve Masan Nuhas da İran ile yakın ticari ilişkilere sahip adaylar arasında yer alıyor.
İki farklı listede yer alan Mahmud ve Nuhas arasındaki rekabet giderek kızışıyor. Mahmud, Hamşu’nun liderliğindeki Şam Listesi’nde yer alırken, Nuhas, Dibs’in öncülüğündeki Dımeşk Listesi’nde bulunuyor. Mahmud, Nuhas’ın Dımeşk Listesi adına El-Emin Mahallesi’nde seçim kampanyası yürütmesine itiraz ediyor. Buna tepki gösteren Nuhas’ın konuyu rejime açması üzerine Mahmud, bütün listelere ve adaylara karşı eşit mesafede durduğunu belirten bir açıklama yapmak zorunda kaldı.
Şam’da gerçekleşen çatışmalarda İranlı milislerin saflarında yer alan Mahmud, halihazırda İran-Suriye Ortak Ticaret Oda Başkanı Yardımcılığı görevini yürütüyor.
İran’ın büyük otomotiv şirketi SAIPA’nın Sıveco modeli aracını Suriye’de üreten Armada Şirketi’nin sahibi olan Mahmud, ‘Özgür Bölgeler’deki yatırımcıların bir araya geldiği Yüksek Komite’nin başkanlığını ve İran merkezli El-Bereket Şirketi’nin Suriye kolu El-Bereket İlaç Şirket Kurumu’nun Müdürlüğünü sürdürüyor. Mahmud ayrıca Şam’daki “Özgür Bölge’de” İran’a ait bir merkezin yöneticileri arasında yer alıyor. Merkez bünyesinde İranlı 22 şirket bulunuyor.
Nuhas’ın halihazırda yürüttüğü görevler ise şöyle:
- Şam’daki İran-Suriye Ticaret Odası Genel Sekreterliği
- Uluslararası Yatırım Şirket Müdürü
- Kayser Yatırım Şirket Müdürü
- Michelangelo Reklam Şirket Müdürü
- İranol Oil Şirket Müdür Yardımcısı
- Elektronik Medarat Şirketi Yönetim Kurulu Üyesi
- Hayır Kalkınma Derneği Başkanı
Nuhas Hayır Kalkınma Derneği aracılığıyla Keferya, Feva Nubul Zehra’dan Seyyide Zeyneb kırsalına gelen binlerce Şii aileye yardım ulaştırıyor.
Öte yandan Rusya’nın bu seçimlerde büyük bir etkisi görülmüyor. Rusya’ya yakınlığıyla bilinen iş insanlarından Ali Hussam Katırcı ve Haseke’den Kürt uyruklu Pervin İbrahim bağımsız aday olarak seçimlere girecek.
2014 yılı Anayasa’nın 5’inci maddesi ve düzenlemeleri, 18 yaşına giren tüm vatandaşlara seçme ve seçilme hakkı tanıyor. Seçmenin vekaleten oy kullanma hakkı bulunmuyor. Ülke dışına yasa dışı yollarla kaçan Suriyeli vatandaşlar oy verme hakkına sahip değil. Zira yasada Suriye dışında ikamet eden vatandaşların Cumhurbaşkanlığı Seçiminde oy kullanma hakkı olduğu kabul edilirken, Meclis Seçimleri için benzer bir ifade yer almamaktadır.
Böylece yurt dışında yaşayan Suriyeli mülteciler seçim denkleminin dışında kalıyor. Çünkü bu kişilerin diğer ülkelerdeki Suriye Büyükelçiliklerinde resmi kayıtları bulunmuyor.
Seçmen kitlesinin en büyük kısmını yaklaşık 1.6 milyon ile devlet memurları ve ardından sayıları yüz binleri bulan askerler oluşturuyor. 2014 yılında çıkarılan yasa uyarınca oy kullanmaları yasaklanan askerler, 2016’da yapılan yeni düzenlemeyle birlikte oy kullanma hakkına sahip oldular.