Suudi Arabistan'dan 600 bin Filistinliye Hac engeli

Suudi Arabistan'dan 600 bin Filistinliye Hac engeli

Suudi Arabistan, geçici Ürdün pasaportu sahibi Filistinlilerin ülkeye girişini yasakladı.

Seyahat şirketleri, Riyad yönetiminin geçici Ürdün pasaportu sahibi Filistinlilere vize vermeyi durdurduğunu ve Doğu Kudüslülerin bu durumdan etkilendiğini açıkladı.

Suudi Arabistan, geçici Ürdün pasaportu sahibi Filistinlilerin ülkeye girişini yasakladı. Bu karar, yüz binlerce kişinin Hac ve Umre ziyaretlerini yapamayacak olması anlamına geliyor.

Birçok seyahat acentesi Eylül ayının başından itibaren kendilerine Ürdün pasaportuna sahip Filistinliler için vize başvurusunda bulunmamaları söylenildiğini aktardı. Ancak konu ile alakalı henüz resmi bir açıklama yapılmadı.

600 bin Filistinli etkilenecek

Alınan bu karar, Ürdün’de ve İsrail işgali altındaki Doğu Kudüs’te yaşayan 634 bin Filistinliyi doğrudan etkiliyor zira bu insanların başka bir seyahat dökümanına erişimleri yok.

Geçici Ürdün pasaportu, işgal altındaki Doğu Kudüs’ye yaşayan Filistinlilere, Amman’daki “Ahvali Şahsiye ve Pasaportlar Departmanı” tarafından 5 yıl geçerli olmak üzere veriliyor.

Bu pasaport, Gazze Şeridinden kaçıp Ürdün’de mülteci durumuna düşen yaklaşık 150 bin Filistinlinin yanı sıra, İsrail işgali altındaki Batı Şeria’da yaşayanlara da veriliyor.

Geçici pasaport sahiplerinin vatandaşlık numarası olmadığı için sıradan bir Ürdün vatandaşı ile aynı haklara sahip değiller.

Doğu Kudüs’te yaşayan Filistinliler bu pasaportu sadece bir ülkeden diğerine geçmek için kullanıyorlar çünkü Arap ülkelerinin çoğu ne İsrail devletini ne de İsrail devleti tarafından verilen seyahat belgelerini resmi olarak tanıyor.

Ürdün doğruladı

Ürdün Turizm ve Seyahat Acenteleri Topluluğu başkanı Kemal Ebu Diab kendilerine Amman’daki Suudi Arabistan elçiliğinden “telefonla sözlü olarak” durum hakkında bilgi verildiğini söyledi.

“Bize, vize başvurusu yapmak üzere geçici Ürdün pasaportlarını göndermememiz gerektiğini söylediklerini doğrulayabilirim. Suudi elçiliği yakın zamanda bize konu hakkında bilgi verdi ancak bu mesaj yazılı değil sözlü olarak yapıldı.”

Doğu Kudüs’te çalışan, el Udeh Turizm Acentesi sahibi Ebu Halid El Cimzevi, verilen söz konusu kararın, Ramallah’taki Vakıflar ve Dini İşler Bakanlığı tarafından kendilerine iletildiğini söyledi.

“Eylül başında bize karar alındığı söylenildi. Suudiler, hem Ürdünlü hem de Filistinli seyahat şirketlerine ve de Filistinli yetkililere, üzerinde vatandaşlık numarası olmayan bütün geçici pasaportların vize başvurularının reddedileceğini bildirdi.”

Hakların kaybedilmesi korkusu

Bu karar sonrasında Doğu Kudüs’teki Filistinlilere bir çıkış yolu olarak Filistin yönetimi tarafından verilen pasaportlardan almaları tavsiye ediliyor. Ürdün ve Filistin'deki seyahat şirketleri, Suudi Hac ve Umre Bakanlığı tarafından yayınlanan yasal zorunluluklara uymak durumunda. Kayıtlı şirketler bakanlık tarafından verilen kullanıcı adı ve pasaport ile vize başvurusu yapabiliyor ve gerekli dökümanları sanal ortamdan ulaştırabiliyor.

Filistin hükümeti tarafından verilen pasaportların ücreti 65$ civarında, bir gün içinde alınabilen pasaportlar bir yıl boyunca geçerli oluyor.

“Filistinliler, Filistin hükümeti tarafından verilen pasaporta başvurmalarının sonuçlarından korkuyorlar çünkü bu pasaporta başvurmaları halinde Doğu Kudüs’te yasal olarak kendilerine tanınan haklardan ve oturma izninden artık yararlanamama ihtimalleri var.”

Filistin hükümeti tarafından Doğu Kudüslülere verilecek pasaportlarda vatandaşlık numarasının olup olmayacağı henüz bilinmiyor. Eğer bu olursa, İsrail İç İşleri Bakanlığı bu pasaportu alanların 1952 yılında yürürlüğe aldıkları “İsrail’e Giriş Yasası” çerçevesinde oturma izinleri iptal edilebilir ve yabancı uyruklu kişiler olarak sınır dışı edilmesinin önünü açabilir.

Ancak Filistin kabinesinde görev yapan bir yetkili adının verilmemesi şartıyla yaptığı açıklamada, Filistin hükümetinin resmi politikasının Doğu Kudüs’teki yaşayıp İsrail devletinin verdiği kimlik kartlarına sahip kişilere herhangi resmi bir döküman verilmemesi yönünde olduğunu, bu kişilerin İsrail’deki haklarını kaybetmeleri halinde dahi bunun değişmeyeceğini söyledi.

Suudi Arabistan yorum yapmadı

Londra ve Amman’daki Suudi elçilikleri ve Suudi Hac ve Umre Bakanlığı konu hakkında yorum yapmaktan kaçındı.

Ürdün’ün Basın İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Cumana Guneymat, kendisinin Filistinlilere vize verilmemesine yönelik herhangi bir karardan haberi olmadığını söyledi ve “resmi bir açıklama yapılmadı” ifadesini kullandı.

Ürdün Turizm ve Seyahat Acenteleri Topluluğu Başkanı Diab, eski kuralın değişme sebebinin açık olmadığını söylerken, Suudi Arabistan’ın geçmişte sürekli olarak mevzuatta değişiklikler yaptığını da ekledi.

Diab, bu ani mevzuat değişikliklerine örnek olarak, Suudi Arabistan tarafından 2016 yılında yürürlüğe alınan ve son iki yılda iki defa Mekke’yi ziyaret edenlerden 2000 Suudi Riyali tahsil edilmeye başlanılmasını ve 2011 yılında da bütün Ürdün vatandaşlarına biyometrik pasaport zorunluluğu getirilmesini verdi.

Geçtiğimiz yıl Doğu Kudüs, Batı Şeria ve Gazze Şeridinden 6600 Filistinli Hac için Suudi Arabistan’a gitmişti. Ayrıca, bu bölgelerden her yıl 50.000-70.000 arası kişi umre için Suudi Arabistan’a gidiyor.

1996 yılından önce Batı Şeria ve Doğu Kudüslüler sahip oldukları geçici Ürdün pasaportu ile Hacca gidebiliyorken sadece Mısır pasaportuna başvurma hakkı olan Gazze Şeridi sakinleri Ürdün pasaportu ile Suudi Arabistan’a giremiyordu.

Filistin Kurtuluş Örgütü ve İsrail arasındaki Oslo Görüşmelerinden sonra, Batı Şeria ve Gazze Şeridindeki Filistinliler Filistin Hükümeti tarafından verilen pasaportlar üzerinden vize almaya başlamıştı.

Yüzyılın Anlaşması iddiası

Bazı Filistinli ve Arap basın kuruluşları Suudi Arabistan'ın bu hamlesini, Donald Trump’ın henüz açıklanmayan “yüzyılın anlaşması” önerisine bağladı. 1948’de İsrail’in kurulması ve devamında yaşanan savaşlar sonrasında yerlerinden edilen Filistinlilerin geri dönüş haklarının iptal edilmesinin öngörüldüğü anlaşma için Washington’un Suudilerden destek istediği konuşuluyor.

Anlaşma çerçevesinde Lübnan ve Ürdün’deki Filistinli mülteciler bulundukları devletlerin vatandaşları sayılacak ve kimlik numarası alacaklar. Doğu Kudüs’de kalan Filistinliler ise İsrail pasaportuna başvurabilecek.

İsrailli politikacılar ayrıca Kudüs’deki kutsal yerlerin muhafızlığı sıfatının da Ürdün’deki Haşimi Hanedanlığından alınıp Suudi Arabistan’a verilmesi isteklerini dile getirdiler.

Kaynak: Middle East Eye, Mepa News

İlgili Haberler
HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.