Suudi Prens: Kadınların vesayet yasalarını değiştirmek istiyorum
Suudi Arabistan veliaht Prensi Muhammed bin Selman (MbS), Suudi Arabistan'da kadınlara yönelik uygulanan vesayet kanunlarını değiştirmek istediğini açıkladı.
Eylül ayında kadınlara trafikte araba sürme yasağını kaldıran Muhammed bin Selman (MbS), Amerika merkezli The Atlantic dergisine verdiği röportajda kadınlar üzerinde erkek akrabalarının kontrolüne sebep olan vesayet yasalarını değiştirmek istediklerini söyledi.
MbS, İran devriminin gerçekleştiği ve Mescid-i Haram'a saldırılmasının ardından ülkedeki yasaların sertleştirildiği yıla atıfta bulunarak "1979'dan önce Suudi Arabistan'da toplumsal vesayet gelenekleri vardı, ancak vesayet yasaları yoktu." şeklinde konuştu ve ekledi "1960'larda kadınlar erkek akrabalarıyla seyahat etmek zorunda değildi. Ancak günümüzde tam tersi bu oluyor ve biz de bunu düzeltmek istiyoruz. Bu herhangi bir şekilde toplum kültürünü ve aileleri kötü etkilemez."
Haziran 2017'de veliaht oluşundan beri bir dizi reform getiren MbS, kadınlarla ilgili yaptığı yasal düzenlemelerle dikkat çekti. Bunlardan bazıları eğlence merkezi ve konserlere izin verilmesi, kadınların trafiğe çıkabilmeleri ve erkeklerle birlikte sportif faaliyetlere katılabilmesi şeklinde.
Suudi Arabistan yasalarına göre bir kadın, ailesinden birinin (Baba, erkek kardeş, eş) iznini almadan herhangi bir yere gidemiyor.
Temel sorun Suudi aile yapısında
Prense yasaları ne zaman kaldıracağı sorulduğunda ise şu cevabı verdi:
"Temel sorun ailelerin kültür yapılarıyla alakalı. Bazı aileler kızlarına özgürlük tanırken bazıları tanımıyor. Eğer hemen bu yasayı kaldıracak olursam bazı aileler için bu problem oluşturacaktır. Suudiler kültürlerini kaybetmek istemeyecektir ancak biz kültürümüzü küresel bir kimlikle birleştirmeyi istiyoruz."
Suudi Arabistan ne zaman demokrasiye geçecek?
MbS, monarşiyle yönetilen ülkesinin demokrasiye geçip geçmeyeceği sorusuna da şöyle cevap verdi:
"Kadın haklarını geliştirebiliriz, ekonomiyi geliştirebiliriz. Bu konuda gerilim olsa da bunu yapmalıyız. Benim bu konuda yapabileceğim şey hukuku güçlendirmek olacaktır. Aşırı fikirlere fırsat vermediğimiz sürece konuşma özgürlüğünü de mümkün olduğu kadar geliştirmek istiyoruz ."