Trump CIA'e karşı Prens Selman'ı savundu
ABD Başkanı Trump, Cemal Kaşıkçı cinayetiyle ilgili CIA'in yaptığı soruşturmanın henüz kesin sonuçlar içermediğini belirtti.
Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump, Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu binasında öldürülen muhalif gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetiyle ilgili CIA'in yaptığı soruşturmanın henüz kesin sonuçlar içermediğini belirtti.
Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump, Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu binasında öldürülen muhalif gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetiyle ilgili CIA'in yaptığı soruşturmanın henüz kesin sonuçlar içermediğini belirtti. Trump, Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ı cinayetle ilgili doğrudan hedef almadı. Suudi Arabistan ile yapılan silah ticaretini sürdürmek istediklerini söyledi.
Açıklamasında muğlak ifadeler kullanan ve Suudi yetkilileri doğrudan hedef almaktan kaçınan Trump, ABD'nin her şeye rağmen Suudi Arabistan'ın sadık bir dostu olarak kalmaya devam etme niyetinde olduğunu bildirdi.
Riyad'ın ayrıca Ortadoğu'da İran ve 'Radikal İslamcı terörle mücadeleye' milyarlarca dolar para harcadığını ileri sürdü.
CIA'in istihbarat raporlarını inceledikten sonra yaptığı, Beyaz Saray tarafından yayımlanan yazılı açıklamada Trump, "Amerikan istihbaratı Kaşıkçı cinayeti bilgilerini değerlendirmeye devam ediyor" ifadesini kullandı.
Cinayeti tirajik ve korkunç bir suç olarak tanımlayan ABD Başkanı, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Suudi Arabistan yetkilileri, Kaşıkçı'yı ‘devlet düşmanı’ olarak tanımlıyor, fakat bizim bu kabul edilemez cinayet konusundaki kararlarımızda bu tanımlamalar rol oynamadı. Kral Selman ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman, Kaşıkçı cinayetinin işlenmesi ya da planlanması konusunda bilgilerinin olduğunu sert bir şekilde reddediyor. Bizim istihbaratımız bilgileri toplamaya devam ediyor, fakat Veliaht Prens pekala bu trajik olay hakkında önceden bilgi sahibi olmuş olabilir, belki oldu, belki de olmadı."
Cumhuriyetçi Partinin ileri gelen isimleri de dahil Kongre üyelerinin Suudi Arabistan'a yönelik silah satışının askıya alınması çağrılarına kulak tıkayan ABD Başkanı, "Kongre üyeleri arasında, siyasi ya da başka sebeplerden dolayı farklı bir yöne doğru gitmek isteyenler var ve bunu yapmakta serbestler. ABD'nin güvenliğiyle aynı doğrultuda olduğu müddetçe bana sunulan bütün fikirleri değerlendireceğim. ABD’den sonra Suudi Arabistan en fazla petrol ihraç eden ülke. Bizimle yakın bir şekilde çalıştılar ve petrol fiyatlarını düşük tutmaları yönündeki isteğime karşılık verdiler, bu dünya adına önemliydi. ABD Başkanı olarak bu çok tehlikeli dünyada Amerika'nın ulusal güvenliğini sağlamaya ve bize zarar vermek isteyen ülkelere karşı durmak istiyorum. Basitçe söylemek gerekirse, önce Amerika."
"Silah satışını iptal etmek aptalca olur"
Riyad'la yapılan anlaşmaların iptal edilmesinin akıllıca olmayacağını da kaydeden Trump, geçen yıl Suudi Arabistan'a gerçekleştirdiği gezi sırasında Washgington ile Riyad arasında 450 milyar dolarlık rekor düzeyde bir anlaşma imzalandığına değindi.
Bu anlaşmaların ABD'de yüz binlerce kişiye iş imkanı yarattığını ve ülkenin ekonomik kalkınmasına katkıda bulunacağını salık verdi.
"Bu 450 milyar dolar paranın 110 milyarı Boeing, Lockheed Martin ve Ratheon gibi diğer dev ABD savunma şirketlerinden yapılacak olan askeri alımlar. Bu sözleşmeleri aptalca iptal ederseniz, Rusya ve Çin muazzam bir şekilde bu işten faydalanır." diyen Trump, "ABD'den onlara doğrudan bir hediye sunulmuş olur." açıklamasında bulundu.
Başkan Trump ayrıca, ABD, İsrail ve bölgesel ortakların çıkarları için Washington'ın Suudi Arabistan'ın yanında kararlı bir şekilde durmaya devam edeceğini de söyledi.
"Dünya ekonomisini mahvedemem"
ABD Başkanı Trump, daha sonra konuya ilişkin olarak Suudi Arabistan'ın petrol fiyatlarının düşük tutulmasından kendilerine yardımcı olduğunu söyledi. Trump ayrıca, Kaşıkçı cinayeti nedeniyle Riyad yönetiminin üzerine giderek kürsel ekonomiyi yıkıma uğratamayacağını kaydetti.