Yeni Zelanda saldırısı sonrası Avustralya göçmen alımını azaltıyor
Yeni Zelanda saldırısının failinin Avustralya vatandaşı olması çeşitli tepkilere neden olurken, ülke yönetiminin yıllık göçmen alımını yüzde 15 azaltacağı bildirildi.
Yeni Zelanda'nın 50 kişinin yaşamanını yitirdiği saldırının failinin aşırı sağcı bir Avustralya vatandaşının olması ülkede tepkilere neden olurken, Avustralya hükümeti yıllık göçmen alımının yüzde 15 oranında azalacağını açıkladı.
Ülkenin en büyük kentlerindeki nüfus yoğunluğunu kontrol altına almak amacıyla yeni gelen göçmenlerin üç yıl boyunca Melbourne, Perth, Sydney ve Camberra gibi büyük şehirlerde yaşamalarına engel getirilecek.
Gelecek mayıs ayında yapılacak federal seçimler için anketlerde geriye düşen Avustralya Başbakanı Scott Morrison, halkın en büyük sorunları haline gelen konut fiyatlarının pahalığı ile büyük kentlerindeki aşırı yoğunluğa çözüm arayışında.
Gelecek temmuz ayından itibaren ülkeye kabul edilen göçmen sayısın 190 binden 160 bine düşeceğini ifade eden Morrison, "Bu Avustralyalıların ele alınmasını istediği soruna bir çözüm olacak" yorumunda bulundu.
Morrison, "Nüfus ve göç programları tartışılırken, bu sorunların başka yere çekilmesi benim için büyük hayal kırıklığı" diye konuştu.
Avustralya İş Konseyi İcra Kurulu Başkanı Jennifer Westacott ise, ülkenin küçük kentlerinde iş gücüne ihtiyaç olduğunun altını çizdi.
Aşırı sağcı senatörün parlamentodan gönderilmesi için imza kampanyası
Avustralyalı senatör Fraser Anning'in Yeni Zelanda'nın Christchurch kentinde cuma namazı sırasında iki camiye düzenlenen saldırılara ilişkin yaptığı yazılı açıklama, ırkçı söylemi nedeniyle tartışma yarattı.
Sydney'de yaşayan doktor Kate Ahmed ve Melbournelu yazar Harris Sultan, sosyal medyada Anning'in parlamentodan gönderilmesi talebiyle imza kampanyaları başlattı.
Hem Ahmed hem de Sultan'ın ilk girişimleri olan dilekçeler bir araya getirildi. Dilekçeye ilk 18 saatte 250 binin üzerinde kişi imza atarken toplam destekçi sayısı bir milyon 380 bini aştı.