ABD'den Çin'e Doğu Türkistan yaptırımı

ABD Hazine Bakanlığı, Doğu Türkistan'daki etnik azınlıklara yönelik ciddi insan hakları ihlalleri nedeniyle Çinli bir kurumla 4 mevcut veya eski hükümet yetkilisini yaptırım listesine aldı.

Magnitsky Yasası çerçevesinde alınan yaptırım kararı, Çin'in Doğu Türkistan Valisi Chen Quanguo, Çin Komünist Partisi Doğu Türkistan Parti Sekreter Yardımcısı Zhu Hailun, Doğu Türkistan Kamu Güvenlik Bürosu (XPSB) ile kurumun mevcut direktörü Wang Mingshan ve eski direktörü Huo Liujun'u kapsıyor.

Kurum ve kişilere getirilen yaptırımların, Uygurlar ve diğer Türki azınlıklar dahil Doğu Türkistan'daki halklara yönelik ciddi insan hakları ihlalleri nedeniyle uygulamaya konulduğu belirtildi.

Bakanlık, insan hakları ihlallerinin kitlesel keyfi gözaltıların yanı sıra ciddi fiziksel istismarı da içerdiğini aktardı.

Yaptırımlarla ilgili konuşan ABD Hazine Bakanı Steven Mnuchin "ABD, Sincan'da (Doğu Türkistan) ve dünyanın geri kalanında, insan hakları ihlalleri yapanları sorumlu tutmak için finansal güçlerinin tamamını kullanmaya kararlıdır." açıklamasında bulundu.

ABD'ye giriş yasağı

Öte yandan ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Çin'in Uygur Türklerine ve diğer Müslüman azınlıklara uyguladığı baskı ve şiddetten sorumlu bazı üst düzey Çinli yetkililere ABD'ye giriş yasağı getirdiklerini duyurdu.

Çin'in, Doğu Türkistan'daki baskı politikalarına devam ettiğini vurgulayan Pompeo, Pekin yönetimini "bölgede İslam dinini ve kültürünü silmeye çalışmakla" suçladı.

Pompeo açıklamasında, "ABD, Çin'in uyguladığı Uygur Türklerine ve etnik Kazaklara yönelik zorla çalıştırma, keyfi tutuklama, cebren nüfus kontrolü ve bölgede Müslümanlığı ve kültürünü silmek girişiminin de dahil olduğu baskı politikalarına sessiz kalmayacak." ifadesini kullandı.

AA'nın haberine göre Pompeo, ayrıca ÇKP'nin Doğu Türkistan Valisi Chen'in daha önce Tibet'te korkunç insan hakları ihlallerinde bulunduğunu, şimdi aynı ihlalleri Doğu Türkistan'da da devam ettirdiğini aktardı.

Bakan Pompeo açıklamada, "ABD, bugün Doğu Türkistan'daki korkunç ve sistematik suistimallere karşı harekete geçiyor ve Çin Komünist Partisinin (ÇKP) insan hakları ve temel özgürlüklere yönelik saldırıları hakkında endişelerimizi paylaşan tüm ülkeleri bu davranışları kınamaya çağırıyor." ifadesine yer verdi.