Cem Sultan kimdir?

Cem Sultan kimdir?

Fâtih Sultan Mehmed’in üçüncü oğlu, Osmanlı şehzadesi Cem Sultan.

Fâtih Sultan Mehmed’in üçüncü oğlu olup 27 Safer 864’te (23 Aralık 1459) Edirne’de doğdu. İki lalası ile birlikte henüz on yaşında iken 1469’da Kastamonu’ya sancak beyi olarak gönderildi. Burada kısa bir süre kaldıktan sonra önce İstanbul’a, oradan da Rumeli’ye gitmesi emredildi.

Ağabeyi Şehzade Mustafa’nın Konya’da ölümü üzerine 1474’te sancak beyi olarak oraya gönderildi. Bu görevi sırasında Karamanoğulları ile iyi geçindi ve bu sayede onları engelleyebildi. Burada etrafına topladığı âlim ve sanatkârlarla bir kültür çevresi meydana getiren Cem, babasının ölümü ve Bayezid’in tahta geçmesiyle hak iddiacısı olarak ortaya çıktı.

Taht iddiaları

Babasının taht için kendisini seçtiğini, Bayezid’in haksız olarak başa geçtiğini ileri sürerek ordu topladı ve Bursa’ya gitti. On sekiz gün kadar şehirde kaldı, bu sırada adına para bastırdı, hutbe okuttu ve kendisini padişah ilân etti. Ancak 1481 Haziranında Yenişehir’de ağır bir yenilgiye uğradı; çekildiği Konya’da da yeterince destek bulamayınca Tarsus’a, Mısır sultanından aldığı davet üzerine de Kahire’ye gitti. Kahire’de büyük bir ilgi gördü ve orada kaldığı süre içinde Mekke’ye giderek hac vazifesini yerine getirdi.

Anadolu’dan gelen haberler onu taht yolu için tekrar ümitlendirdi. Fakat Ankara sancak beyi Mehmed Bey’in ısrarı ile giriştiği harekât bir sonuç vermedi. 1482’de Karamanoğlu Kasım ile anlaşıp Konya’yı almaya kalkıştıysa da geri püskürtüldü, taraftarları dağıtıldı. Artık Anadolu’da kalma imkânı ortadan kalkan Cem otuz kadar adamı ile Rodos’a gitti. Bundan sonra bir daha vatanına dönemedi ve böylece maceralı Avrupa hayatı başlamış oldu.

Avrupa'daki hayatı

29 Temmuz 1482’de Rodos’a varan Cem Sultan, Rodos şövalyelerinin İsbitâriyye reisi Pierre d’Aubusson tarafından büyük bir törenle karşılandı. Cem Sultan şövalyelerin yardımı ile Rumeli tarafına geçmeyi umarken şövalyeler onu Osmanlı Devleti’ne karşı bir koz olarak kullanmayı düşünüyorlardı. P. d’Aubusson papaya, Macaristan ve Napoli krallarına mektup yazarak durumu izah etti ve nasıl bir yol takip edileceğini sordu. İltica haberini öğrenen II. Bayezid ise Rodos şövalyeleriyle anlaşma yolunu seçti. Cem’e yardım edilmemesi için Venedik’le de anlaşan ve onlara vergi muafiyeti bahşeden II. Bayezid, şövalyelere 40.000 altın vermeyi kabul etti. Şövalyeler Cem’in Rumeli’ye gitme isteğini geri çevirdikleri gibi kontrollerini daha da artırdılar ve kendisini gizlice Fransa’ya gönderdiler.

15 Ekim 1482’de Savoia dukasına bağlı Villefranche’ye götürülen Cem, veba salgını sebebiyle Nice şehrine gönderildi. Burada dört ay kaldı, bu süre içinde Batı dünyasının sosyal yaşayışına şahit oldu, adı çeşitli söylentilere karıştı. 5 Şubat 1483’te Chambery’e götürüldü. Orada iken Macar kralına yolladığı adamlarının yakalanıp öldürüldüğünü haber aldı. Bu arada II. Bayezid de kardeşi ve Avrupa’nın durumu hakkında bilgi almak için sürekli olarak casuslar gönderiyordu.

Cem’in Avrupa’da bulunması ve II. Bayezid’in faaliyetleri, Venedik dahil olmak üzere Macaristan kralı, papa, Napoli kralı ve hatta Memlük sultanının konu ile ilgilerini canlı tutmaktaydı. Bütün bunları yakından takip eden II. Bayezid, Cem’in sağ olarak iadesi için çeşitli teşebbüslerde bulunuyor, öte yandan başta Barak Reis olmak üzere gizlice gönderdiği adamlarından onun hakkında bilgi almaya çalışıyordu.

Ölümü

Bu arada Macar kralı Cem’i kaçırma teşebbüsünde bulunduysa da başarılı olamadı. Memlük sultanı 1487’de 20.000 filori karşılığında Cem’in kendilerine verilmesi teklifinde bulundu. Papa VIII. Innocente bir haçlı seferi gerçekleştirmek için Cem’den faydalanmayı umuyordu. Pierre d’Aubusson ile anlaşarak Cem’i Roma’ya getirtti (4 Mart 1489). II. Bayezid durumdan haberdar olunca Cem’i muhafaza altında tutması için şövalyelere vereceği parayı papaya gönderdi. 30 Kasım 1490’da Roma’ya giden Osmanlı elçisi Mustafa Bey, papaya üç yıl için 120.000 altın verdi. Papa Innocente’in ölümünden sonra Fransa Kralı VIII. Charles, Cem’in Napoli’ye sevki için yeni Papa VI. Alessandro ile anlaştı. Fransa kralı onu siyasî emelleri için bir koz olarak kullanmak istiyordu. Ancak 27 Ocak 1495’te Roma’dan ayrılan Cem, Castel Capuana denilen yerde 29 Cemâziyelevvel 900 (25 Şubat 1495) tarihinde öldü. Onun, elindeki kıymetli rehineyi bırakmak zorunda kalan papa tarafından zehirlendiği rivayet edilmektedir.

Cem’in ölümünü haber alan Bayezid üç günlük yas ilân ettiği gibi gıyâbî cenaze namazını da kıldırtmıştır. Tahnit edilmek suretiyle sadık adamları tarafından Gaeta denilen yerde toprağa verilen cesedi 1499’da Napoli kralı tarafından Osmanlılar’a teslim edilerek Bursa’da Murâdiye Camii hazîresine defnedilmiştir.

Hayatı oldukça maceralı geçen ve Avrupalı devletlerin siyasî oyunlarına hedef olan Cem Sultan iyi bir şair olup Farsça ve Türkçe iki divanı vardır. Ayrıca adına birçok eser yazılmıştır. Doğu’da ve Batı’da portreleri yapılmış olan Cem Sultan’ın hayatı sonraki dönemlerde çok ilgi çekmiştir.

Kaynak: TDV İslam Ansiklopedisi

BİBLİYOGRAFYA

Haydar Bey, “Vâkıât-ı Sultan Cem”, TOEM ilâvesi (nşr. M. Ârif), İstanbul 1330.

Marino Sanudo, I Diarri, Venezia 1879, I, 21, 56, 94, 427, 437, 1007; II, 430, 436, 463, 596, 610, 660, 684, 697-698, 700, 714, 734, 1023, 1112.

Feridun Bey, Münşeât, I, 290-294.

Hoca Sâdeddin, Tâcü’t-tevârîh, I, 8-40.

L. Thuasne, Djem Sultan, étude sur la question d’Orient à la fin du XVe siècle, Paris 1892.

M. Koman, Şikârî’nin Karaman Oğulları Tarihi, Konya 1946, s. 199-204.

İsmail Hikmet Ertaylan, Sultan Cem, İstanbul 1951.

J. Lefort, Topkapı Sarayı Arşivlerinin Yunanca Belgeleri, Cem Sultan’ın Tarihine Katkı (trc. H. Gonnet), Ankara 1981.

G. E. Careetto, Un sultano prigioniero del Papa, Venezia 1989.

a.mlf., Gem Sultan. Pellegrino d’Oriente, Paese (Treviso) 1991.

H. Heidenheimer, “Die Korrespondeuz Sultan Bajazet mit Papst Alexander VI”, Zeitschrift für Kirschengeschichte, V (1882), s. 511-573.

İ. Hami Danişmend, “Vâkıât’a Nisbetle Gurbetnâme”, Fatih ve İstanbul, II/7-12, İstanbul 1954, s. 211-270.

İbrahim Artuk, “Fatih Sultan Mehmed ve Onu Müteakıb Bayezid’le Cem Adına Kesilen Sikkeler”, a.e., s. 39.

İ. Hakkı Uzunçarşılı, “Cem Sultan’a Dâir Beş Orijinal Vesika”, TTK Belleten, XXIV/95 (1960), s. 457-483.

Şerafettin Turan, “Barak Reis’in Şehzade Cem Meselesiyle İlgili Olarak Savoie’ye Gönderilmesi”, a.e., XXVI/103 (1962), s. 539-555.

M. İzzeddin, “Un Prince Turc en France et en Italie au XVe siècle: Djem Sultan”, Orient, nr. 30 (1964), s. 79-99.

Semavi Eyice, “Sultan Cem’in Portreleri Hakkında”, TTK Belleten, XXXVIII/145 (1973), s. 1-49.

Halil İnalcık, “A Case Study in Renaissance Diplomacy, The Agreement between Innocent VIII and Bajazıd on Djem Sultan”, JTS, III (1979), s. 209-230.

a.mlf., “D̲j̲em”, EI2 (İng.), II, 529-531.

A. Gallotta – G. Bova, “Venedik Devlet Arşivi’nde Osmanlı Şehzâdesi Sultan Cem ile İlgili Belgeler” (trc. Mahmut Şakiroğlu), TT, V/30 (1986), s. 19-27.

M. Cavit Baysun, “Cem”, İA, III, 69-81.

twtbanner-001.jpg

İlgili Haberler
Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.