Her 40 saniyede bir kişi intihar ediyor
Dünya Sağlık Örgütü'nün raporuna göre, dünyada her 40 saniyede bir kişi intihar ediyor.
Birleşmiş Milletler'e bağlı (BM) Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) yayınladığı rapora göre, dünyada her 40 saniyede bir kişi intihar ediyor. Buna göre her yıl yaklaşık 800 bin kişi yaşamını sonlandırıyor.
İntihar, 15-29 yaş arasındaki gençlerde yol kazalarının ardından en büyük ikinci ölüm nedeni olarak gösteriliyor. Bu gençlerin yüzde 90'ının düşük veya orta gelirli ülkelerde yaşadığı belirtiliyor.
2016 yılında en yüksek intihar oranlarının görüldüğü ülkelerin başında sırasıyla Hindistan, Çin, ABD, Rusya ve Japonya geliyor. Türkiye'de ise aynı yıl içinde 5 bin 795 kişinin intihar ettiği belirtiliyor.
Erkekler kadınlardan daha fazla intihar ediyor
183 ülkeyi mercek altına alan raporda dünya genelinde erkek intihar oranının kadınlara kıyasla daha fazla olduğu görülüyor. Kadınların erkeklerden daha fazla intihar ettiği ülkeler ise Bangladeş, Çin, Fas ve Myanmar olarak belirtiliyor.
Raporda yer alan bilgilere göre 70 yaşın üzerindeki kişilerde intihar oranının oldukça yüksek olduğu görülüyor.
İntiharların yüzde 79'u toplumun büyük kesiminin yaşadığı düşük veya orta gelirli ülkelerde gerçekleşiyor.
İntihar nedenleri neler?
İntihara sürükleyebilecek riskler arasında aile içi anlaşmazlıklar, akıl hastalıkları, ekonomik sıkıntı ve bunalımlar gösteriliyor. Çiftler arasında şiddet olaylarının yaşanması, iş kaybı, kişinin çocukluk döneminde psikolojik taciz ve baskıya maruz kalması, alkol ve esrar kullanımı da insanların yaşamlarını sonlandırmasına neden olabilecek faktörler arasında gösteriliyor.
Finansal sıkıntıların yaşandığı tarım sektöründe çalışan kişilerin de intihar girişiminde bulunmaya eğilimli olduğu belirtiliyor.
Zehirli kimyasallar can alıyor
Raporda 5 kişiden birinin zehirli kimyasallar kullanarak intihar ettiği belirtiliyor. Bu maddelere erişimin kısıtlanması intihar oranlarını düşürdüğü ifade ediliyor.
İntihar oranlarını azaltmak için ülkeler tarafından belli bir stratejinin uygulanması gerektiği ancak çok az sayıda ülkenin bu yönde adım attığı kaydediliyor.